APTAL*1

623 42 30
                                    


"Beni bu güzel havalar mahvetti,
Böyle havada istifa ettim
Evkaftaki memuriyetimden.
Tütüne böyle havada alıştım,
Böyle havada aşık oldum;"

***

*Medyadaki, baş karakterlerimizden Dalya'nın fotoğrafı.

Dalya Kuday

"Dalya, bir proje için yeter bu kadar kendini hırpaladığın kızım." Oturma odasında, bilgisayar başında oturmaktan görmekte zorlanan bakışlarımla anneme döndüm. "Anne, çok önemli bir proje bu, ayrıca haftaya sunuma çıkacak." Bakışlarım tekrar önümde ki bilgisayar ekranına döndü. Saatte bayağı geç olmuştu, çizimleri kaydedip laptobu kapattım.

Bu projeyi bitirebilmem için sadece bir haftam kalmıştı ve ben her şeyimle bunun için çalışıyordum. Hatta şimdi yaptığım gibi gece yarılarına kadar bitap düşüyordum.

Laptobu sıkıca tutarak merdivenlerden yukarı tırmanmaya başladım. Açıp kapattığım göz kapaklarımın ağırlaştığını yürüdükçe hissetmeye devam ettim.

Kendimi uykunun kollarına bırakırken tüm kalbimle erken uyanabilmeyi diledim.

Ertesi sabah

Hızlıca hazırlanıp, kahvaltıyı ofiste yapma bahanesiyle annemi atlatarak siyah Range Rover'ıma atladım.

Babam, her şeye bu kadar sahipken neden hala kendi işi yerinde çalışmadığımı merak ediyor hatta evde rahatça oturmamın daha iyi olacağını söylüyordu ama ben, ne boş oturmayı ne de onun holdinginde çalışarak pış pışlanmayı istemiyordum. Herkes gibi bir çalışan olmak güzeldi.

Arabamı girişteki otoparka parkederken, hızlıca iş çantamı bagajdan kaptım ve 2. Katta ki ofisime doğru ilerledim.

Öyle dalgınlaşmıştım ki bana doğru gelen Sonat'ı farketmedim bile. "Bizden bir günaydını esirgemeyin matmazel." Aniden ona döndüm. "Üzgünüm, şu son iki aydır öylece bu proje için uğraşıyorum Sonat ve çok az bir zamanım kaldı, yetiştiremeyeceğimi düşünmeye başladım." Derdime ortaktı canım arkadaşım.

"Saçmalama, yapamayacak olsan Tardu Bey bu projeyi sana verir miydi hiç?" Sevecen bir halde yüzüne baktım. "Doğru, benim yapmamı istemezdi herhalde." Sonat yanımdan ayrıldı. Hızlıca ofisteki odama ilerlerken aniden Tardu Bey'i görünce canlandım, koridorda ki bitkin halimden eser kalmadı.

"Dalya." dedi onu görmemiş gibi yapmak istediğimi anlamış olacak ki "Buyurun Tardu Bey." Sesim olabildiğince güçsüzdü. "Proje nasıl gidiyor bakalım?" Eyvah yakalanmıştım. Tam ne diyeceğim diye düşünürken, Tardu Bey'in sekreteri Almina hızla arkasından koşarken önemli bir toplantı haberini verdi.

İlk defa Almina'ya minnettardım.

Ortalıktan sıvıştım ve odamda ki rahat koltuğuma varana dek bu gerginliğim sürdü. Benden önce gelenlerde olmuştu bugün, hayret! "Bugün erkencisin İzemciğim." Elindeki dosyalardan o da beni zor farketti. "Ha, evet." Ardından benimle birlikte Arden ve Çisil'de ofise girdiler.

"Projelerin kraliçesi Dalya." Arden'in benzetmesine gülmeden edemedim. "Deme şöyle, beni gözlerimin altı torbalanmış, oturmaktan yorulmuş halde görmekten zevk mi alıyorsun yoksa?" Gülüştük. Çisil odasına geçerken biz de kendi odalarımıza geçtik.

Tardu Bey disiplinli biriydi. Savsakladığımızı gördüğü an bizi ikaz eder ve bir daha yapmamamız konusunda uyarırdı. Neyse ki ben bu konuda onunla hiç sorun yaşamamıştım.

APTALHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin