"Sadece kelimelerle hoşçakal dedik,
Ve ben yüz kere öldüm.
Sen ona döndüğünde,
Ben karanlığa döndüm."***
*Medyadaki, baş karakterlerimizden Çisil'in fotoğrafı.
Dalya Kuday
"İyi bir sunumdu, tebrikler." Uzatılan eli sıktım. Tardu Bey, beni tebrik edenin yeni ortak adayımız olduğunu işaret etti. "Sağ olun."
"Umarım ileride beraber daha büyük projelere imza atarız." Arkamızda duran Tardu Bey'e döndü. "Öyle değil mi, Tardu Bey?"
Yanıma gelenlerin tebriklerini kabul ederek iki iş adamını sohbet etmek üzere yalnız bıraktım.
Ortaklarımızı, İtalyan müşterileri ve birkaç misafiri toplantı salonundan uğurladıktan sonra genel müdür, Tardu Bey'in emriyle tüm çalışanları toplayıp küçük bir duyuru yapacakları haberini verdi.
Çisil'i karşıdan bana kaş göz yaparken yakaladım. Ben de ona aynı şekil de neden çağırıldığımızı bilmediğimi anlatmaya çalışıyordum.
Sunumda görevli olan ekip ve kalanı da bu duyuruya icabet etti. Ortam kalabalıktı.
İzem sol taraftan curcunayı yararak bana yaklaştı. Ona doğru dönerken bir taraftan da kulağım genel müdürün sekreterindeydi. "Sen biliyor musun, neden buraya topladılar herkesi?" diye sordu.
İşte bir meraklı daha.
"Bize de bir şey demediler, aynı sizin gibi heyecanla bekliyorum."
Sekreter kürsüye çıkınca, kargaşanın hakim olduğu salon bir anda sessizliğe büründü.
"Eminim hepiniz büyük bir merak içerisindesiniz. Ama az sonra, hiç şüphesiz tüm bu merak yerini coşkuya bırakacak.
Biraz önce, haftalar verilerek uğraşılan ve şirket için büyük başarıların umudu olan projemiz heyet tarafından onay aldığı, bununla beraber başarımızın son 6 ayda %35 lik bir orana ulaştığını gösteren analizler sonucunda, şirket kurucularınca bir karara varıldı.
Çalışanlarımız için hem moral hem motivasyon açısından yararlı olacağını düşündüğümüz bir etkinlik düzenlemeye karar verdik.
Aklınızda daha bir çok soru var, bunun farkındayım ama hepimizin adına şunu söyleyebilirim ki, stresten olabildiğince uzak olacak." Yanındaki kürsüden bir kutu açarak içinden bir zarf çıkardı.
"Kesin bir şey belirlenmediğinden, zaman ve mekan kararlaştırılınca size mail yoluyla ulaşacaktır. Sorularınız varsa şimdi sorabilirsiniz, yoksa dağılabilirsiniz. Teşekkürler."
Yüzüm de gülümseme beklirdi. "Tam da Yetkiner Holding'e yakışır bir hareket olmuş. Tebrik ettim doğrusu."
İzem, "Uzun süredir yoğunluktan başımızı kaldıramıyorduk, bu bize ilaç gibi gelecek." dedi. Arden ve Sonat koridorda bizi yakaladılar ardından Çisil göründü, simâsını çıkaramadığım biriyle konuşuyordu. Sohbet bitince bize yanaştı.
"Harika olacak! Hissediyorum." Arden yüzü asık şekilde Çisil'e baktı. "Şu konuştuğun çocukta geliyor ya, herhalde ondan."
"Kim ki o?" Sonat meraktan soruyordu ama cevap ondan çok Arden'i ilgilendiriyordu. "Bilmem tanıdık değildi. Belki de stajyerdir İzem, senin ki gibi."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
APTAL
Teen FictionAdı sanı bir camiânın içinde doğan, birbirlerine tamamen tezat iki gencin yolları, her şeyin olağan akışında kesişirse? ∆ 23.04.17 "Bana bir çocukluk, kalbimi onaracak iyi bir ilaç ve sonsuza kadar dinleyebileceğim mırıltılar borçlusun." ~yazar