Not: "•" işareti gördüğünüz yerde şarkıyı dinlemeye koyulun.
"ah kuş kardeş kuş
seviyorum bir kız
bu sorumsuz
bu delişmen yaşımda."***
*Medyadaki, baş karakterlerimizden Çağkan'ın fotoğrafı.
Dalya Kuday
"Uçağımızda 6 adet acil çıkış kapısı bulunmaktadır. Bunlardan 2 tanesi ön tarafta, 2 tanesi arka tarafta ve 2 tanesi de kanatların üzerindedir. There are 6 emergency exits on this plane. 2 of them are in the front, 2 of them are in the back, and 2 of them are over..."
Yanımda, Arden elinde ki kitaba dalmıştı, bense laptobumdan son dosyaları inceliyordum.
"Dikkatiniz için teşekkürler, iyi bir uçuş dileriz. Thank you for your attention, and we wish you a good flight." Hostes bitirdiği anonstan sonra gülümseyerek gözden kayboldu. Yaklaşık iki saatlik bir uçuştan sonra İtalya da olacaktık.
Kulaklığımı çıkarmaya yeltendiğim sırada Arden'in kafası omzuma düştü. İnmemize çok az kala kımıldamadan, biraz uyumasına izin verdim.
Celtemen Holding'ten gelip bize katılan iki kişi, Melsa'nın koltuğunun hemen arkasındaydı.
Laptobumu kapatarak Arden'e yaslandım. Gözlerimi yeniden açtığımda iniş için hazırlık yapılıyordu. El bagajına zorla yerleştirdiğim çantamı almaya çalışırken neredeyse düşecek kadar sendeledim, tekrar denemeye yeltendiğimde Çağkan tek eliyle bagajdan çıkardığı çantamı bana uzattı.
Çantamı elinden alırken, bırakmak yerine beni kendine çekti. Ona doğru ilerledim. "Bunu yapmak hoşuna mı gitti?" diye sordum. Sırıtırken beni serbest bıraktı. "Senin gitmedi mi?"
Kafamı iki yana sallayıp elimle deli olduğunu işaret ettim. Geçip yerime oturdum, oysa Melsa ve diğerlerine yardım ediyordu.
Uçağımız dakikalar sonra Alghero Sardinia havaalanına iniş yaptı. Birazdan bizi almaya gelen araca binip otelimize yerleşecektik.
Arden o sıra da Çisil'le konuşuyordu. Araba bizi fazla bekletmeden havaalanına geldi. Herkes sırayla binerken Çağkan en arkadaydı. Çantamı elime alıp ilerlerken kolumdan birinin tutmasıyla çıktığım basamaktan indim.
"Çağkan! Ne yapıyorsun?"
Ben onunla oyalanırken şoför arabanın kapısını kapatarak gittiğinde öylece bakakaldım. "Bırak gitsinler." dedi arkamdan Çağkan.
"Saçmalama!" Arabanın peşinden koşmaya başladım. "Durun, lütfen durun. Bekleyin!"
Ne yavaşlamış ne de durmuştu. Sinirden kaşlarımı çatarak Çağkan'a döndüm. "Ne halt ettiğini sanıyorsun? Nasıl gideceğiz otele, burayı bilmiyoruz bile. Kahretsin."
Çağkan sırtına attığı çantasını alarak yanıma geldi. Valizimin üstüne oturmuştum. Omzuma dokundu, elini hızla ittim. "Buluruz merak etme."
"Aptal mısın! Bizi götürecek bir araç vardı zaten, ne diye kendine eğlence arıyorsun. Tamam binmek istemiyorsan binme, beni neden sürüklüyorsun?"
Ofladı. "Yalnız pek eğlenceli olmuyor."
Ayağa kalktım. "Tamam bir taksi ayarlayalım Arden'den konum atmasını isteyeceğim." Elimden telefonumu aldı. "Olmaz."
Sert bir bakış attım. "Ver şu telefonu."
"Hadi ama Dalya, İtalya'ya geldik biraz tadını çıkarıp sonra otele dönebiliriz."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
APTAL
Teen FictionAdı sanı bir camiânın içinde doğan, birbirlerine tamamen tezat iki gencin yolları, her şeyin olağan akışında kesişirse? ∆ 23.04.17 "Bana bir çocukluk, kalbimi onaracak iyi bir ilaç ve sonsuza kadar dinleyebileceğim mırıltılar borçlusun." ~yazar