Bölüm 13 - Samanlık

3.8K 166 6
                                    

~Hatırlatma~

Ama telefonu yüzüme kapatmadan önce söylediği şey...Gözlerimin yuvalarından çıkıp, bir tur atıp geri gelmesine ve ağzımında yer çekimine yenik düşüp, yerle buluşmasına neden oldu.

"Hazırlan,oraya geliyorum."

Telefondan yükselen 'dıt dıt' sesleri eşliğinde hala şoktan çıkamamıştım.Duyduklarım küçük bir şakadan ibarettir değil mi? Kesin öyledir.Ama ya değilse? Buraya gelirse ne olacak? Yakalanırsak ne açıklama yapacağım? Off bir sürü cevapsız soru.

Hazırlan demişti.Ne için hazırlanacağım? Sanki beni götürecekmiş gibi konuşuyordu.Ama böyle bir şey yapamaz.Rica etmeyi geçtim zorlasa bile gitmem.Konuşur gider herhalde.

Aklımda cevaplayamadığım bir sürü soruyla tekrar eve girdim.Üzerimde eşofman ve askılı var en iyisi düzgün bir şeyler giymek.Bizim odaya girip çantamdan pantalon ve temiz mor bir t-shirt çıkardım.Banyoya girip üzerimi değiştirdim.Aynada ki yansımama baktım.Dağınık bir topuz,uyku isteyen gözler,çatlamış dudaklar...

Saçımı da at kuyruğu yapıp çıktım.Bizimkilerin yanına gidip oturdum.Eğer şaka yapmıyorsa Emir gelesiye kadar biraz wattpade girmeye karar verdim.Bildirimlerime baktım.Kütüphaneme yeni hikayeler ekledim falan derken telefonumun çalmasıyla yerimde sıçradım.Berke'nin bana dik dik bakmasıyla gülümsedim ve yanlarından ayrılıp dışarı çıktım.Arkalarından iş çeviriyormuşum gibi geliyor ama Berke'nin 'yanında erkek görmek hoşuma gitmiyor' laflarından sonra Emir'i yanımda görürse olucakları düşünmek bile istemiyorum.

Telefonu açar açmaz "Geldim, ev nerede?" diye sormasıyla evin nerede olduğunu söylemeyi unuttuğumu hatırladım.Eh iyiki de unutmuşum.Yakalanmaktan kurtulduk en azından."Sen nerede olduğunu tarif etmeye çalış ben gelirim yanına."

"Saçmalama, bu saatte olmaz.Başına bir şey gelir şimdi." dedikleri biraz garibime gitti.Beni umursuyor gibi söylemişti.Ama Emir'den bahsediyoruz ne umursayacak.

"Saat daha altı.Hem burası benim köyüm hiçbir şey olmaz." Hem boşuna mı judo öğrendim ben.Kendimi savunabilirim.

Bulunduğu yeri tarif etmesiyle telefonu yüzüne kapattım.Hep onlar mı cevap vermemi beklemeden telefonu yüzüme kapatıcak, biraz da ben yapayım.Aslında yolda biraz daha ilerleseymiş bizim evin önünde durucakmış.Bu saatte herkes ya evinde ya da ahır da hayvanlara baktığı için yol boş olur.Arabaya yaklaştığımda kapıda açıldı.Arabadan inmesiyle gözlerim üzerinde dolaştı.Baştan aşağı siyahlarla kaplıydı.Bu hali gerçekten yakışmıştı.Yanına gelince kollarımı göğsümde bağladım.

"Buraya gelicek kadar acil olan konu ne?"

Yüzümü incelerken ne diyeceğini düşünürmüş gibiydi.Ama gözleri gözlerimde kilitlenince en başa döndüğümüzü anlamıştım.Yine duvarlarını üstüne çekmiş hiçbir duygu okunmuyordu bakışlarından.Bir 10 saniye kadar sonra bakışlarımı kaçırdım.Gözlerine fazla bile bakmıştım.

"Annem seninle akşam yemeği yemek istiyor." demesiyle verdiğim tepki kayda değerdi gerçekten.

"Ha?" Dudaklarının uçları hafif yukarı kıvrılır gibi oldu ama hemen eski haline geri döndü.

"Annem sevgili olduğumuzu sanıyor ya.Seni daha yakından tanımak için akşam yemeği yemek istiyor."

"İyi de bu akşam olamıyacağına göre telefonda da söyleyebilirdin bunu.Ben de seni reddedip buralara kadar yormazdım."

"Bu akşam olmadığını kim söylemiş?" Sonra aklına gelen şeyle kaşlarını çattı. "Hem beni reddedemezsin."

"Hayatta olmaz.Ben sana borcumu ödedim.Gelmeyeceğim."

KAPIŞMA (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin