UKALA (Askıya Alındı)

ORTAM YARATIYORUZ

Multi:Aras Gündoğan.Keyifli okumalar:))

Not:Aslında birkaç gün sonra yayımlamayı düşünüyordum ama yazarınız dayanamadı:Dd

"Esila bu mu diğeri mi?"

  Im bi düşünelim bence diğeri.Siz şimdi bilmiyosunuz ben konuyu özet geçeyim.Esin'le konuştuk,konuştuk,konuştuk ve konuştuk.Artık az erkek çok alışveriş.Şu an ise sağ elinde straplez etek kısmı uçuş uçuş siyah mini bir elbise,sol elinde ise askılı süper mini olduğunu düşündüğüm göğüs dekoltesi iddialı başka siyah bir elbise vardı.Ben hangisini mi seçmiştimm??Sağ elindeki.Çünkü sol elindeki elbise tamamen özgüven istiyordu.

"Tamam bence sağdaki."

Sol elindeki elbiseyi fırlatırken sağ elindeki elbiseyi üzerine tuttu ve yüzü hiç olmayacak geniş bir gülümseme ile doldu.Ama bu sinsi olan türdendi.Birşeyler yapacağını biliyordum ama tam olarak ne olacağını kafamda kestiremiyordum.Esin'in fiziği güzeldi,ayrıca bu elbisenin ona yakışacağından adım gibi emindim.

"Sıra sende bence sana şu model olur.Ya da bu.Aaa bak bu da güzel hadi dene sen bunları.Ben de o arada ayakkabı bakayım."

"Esin yapma ya bi tane yeter napcam bu kadar elbiseyi?Hey ayakkabı mı dedin sen!!"

  Elindeki üç adet hepsi mini olan elbiseyi elime tıkıştırdıktan sonra beni sol taraftaki kabine soktu.Birşey dememe izin vermeden perdeyi de çekti ve gitti.

   İlk olarak şu askısı omuzlara düşen vücudu saran indigo rengi bir elbise giydim.Elbise o kadar dardı ki yürümekte zorluk çekiyordum.Perdeyi zar zor açıp çıkarken Esin'in beni kabine geri sokması bir oldu.

"Noluyo ya daha tam görmedin??"

"Sorun da bu ya Esila elbiseni göremiyorum."

"Demiştim sana ben!!"

"Neyse hadi diğerini dene bir de."

  Bu sefer elime toz pembe renkteki straplez etek kısmı dalgalı ve sırt kısmında küçük bir kurdelası bulunan başka bir elbiseyi aldım.Elbise dizimin bir karış üstünde bitiyordu.Bu sefer az önceki gibi kabine sokulmak istemezcesine dua edip öyle çıktım.

"Peki bu..."

"Ay bu çok güzel oldu.Şu ayakkabılarla çok güzel olur.Hadi gidelim daha kuaföre uğrayacağız."

Kuaför derken bir yere gidiyorduk da benim mi haberim yoktu??

"Nereye gidiyoruz ki kuaför..."

"Bara gideceğiz ve gönlümüzce eğleneceğiz ama içki içmek yok merak etme."

  Aslında içki yoksa iyi bir fikirdi çünkü biraz kafa dağıtmaya ikimizinde ihtiyacı vardı.

"Ben şunları ödeyip geliyorum.Sen de kıyafetlerini giyip gelince onu da öder gideriz."

  Başımı onaylar anlamda sallarken boy aynasında kendime bakıyordum.Elbise üzerime cuk diye oturmuştu.Boyum da uzun olduğundan kısa olması daha da uzun olmamı sağlamıştı.Altına bir de topuklu ayakkabılarımı giyeceğimi düşünürsek rus mankenler gibi boyum tavan yapacaktı kesin.İlgi odağı olmayı sevmiyordum.Umarım gittiğimiz barda böyle bir durumla karşılaşmazdım.

"Güzel elbise.Ayrıca fiziğin de güzel."

"Teşekkür ede..."

  Oha bu çocuk da kimin nesiydi??Kumralımsı sarı saçları ve mavi gözleriyle her kızın dikkatini çekebilecek kapasitede olduğunu farkettim.Elinde siyah renkte balık model ve sırt dekoltesi olduğunu tahmin ettiğim bir elbise tutuyordu.