Vee yeni bölüm umarım seversiniz.Sizi çok seviyorum.Güzel yorumlar alırsam bölüm ithafı yapacağım duyrulur.Multi bölümdeki bi andan:):)
İyi okumalar..
"Esila kalksan iyi olucak.Okula geç kalıyorsun." Babamın sesiyle sıcacık yatağımı ne kadar bırakıp okula gitmek istemesem de kalktım.Banyoya gidip aynadaki Esila'ya Günaydın dedikten sonra dolabın kapağını açtım.Kırmızı gömleğimi ve lacivert yüksel bel dar paçamı çıkardım ve giyindim.Saçımı tarayıp dağınık bıraktım.Rimel ve parlatıcı sürüp aşağıya kahvaltı yapmaya indim.Babam tam karşımda oturmuş,dikkatle kahvaltı yapıyordu."Dün konuşmadık ama nasıldı okul?Umarım sevmissindir." Hı baba hı çok sevdim.Bi çocuk var böyle taş ama herkes onu olmadığı biri gibi taniyor.Sevgilisi ölü.Düşmanı ölen sevgilisinin abisi.Ayrıca düşmanının sevgilisi şu an en yakın olduğum tek arkadaşım.Bi de sanırım bi hafta ders olmayacağına kızmazsın inşallah.Tabikide bunların hepsini içimden söylüyordum.Babama olaylara karışmayacağım konusunda uzun bi nutuk çekmiştim.Şimdi aynısını yapma zamanı değildi.
"Güzeldi.Birkaç haftaya kadar alışırım zaten.Sorun yok vee.." sözümü keserek "Olay da yok." dedi büyük bir sakinlikle.Evet baba olay da yok.Kahvaltı bitince telefonumu ve kısa kot ceketimi alıp pantolunumla aynı renk olan ayakkabilarimi giydim."Servise yazdırdım seni şoförle gitmene gerek yok.Bekle birazdan gelir servis." Başımı onaylar anlamda salladim ve kapının önünde beklemeye başladım.Çok geçmeden servis geldi.Bindiğimde boş yer bakmaya başladım.Boş koltuğu bulunca oturdum.Şanslıydım cam kenariydi.Okula gidene kadar dışarıyı izliyor olacaktım.
...
"Bugün bir parti vereceğim Esila sen de gelsene.Esin yalnız kalmaz hem.Burak'ı dün kü maçta yenmemin zaferini kutlayacağız." dedi memnun bir ifadeyle.Cidden bu kadar nefret ediyorlardı sanırım birbirlerinden.Esin ise bana lütfen gel anlamına gelen bakışlar atınca "Peki gelirim.Nerde?" diye sordum.Esin"Beraber gideriz sen merak etme.Ben seni yalnız bırakmam canım." diyince gülümseyerek karşılık verdim."Madem ders yok neden biz okuldayiz çok saçma." diye bir fikir attım ortaya."Sanırım sen kötü haberi duymadın.Müdire karar değiştirdi.Derslere başlanacak birazdan.Ve bizim ilk dersimiz Fizik."Ahh bayılırım fiziğe.(Çarpıldı.) Zil çalınca sınıfa çıktık.Artık Burakla karşılaşma vakti gelmişti.Aslında umursamıyorum ama onla çarpıştığım vakit ona.gıcık olmuştum.Fakat şimdi onun hakkındaki hikayesini öğrenince duygularım değişti.Aslında belirsiz ona hem gıcık oluyordum hem de hiç olmadığı biriymiş gibi tanınıyordu.Ilginçti.Kendisi böyle olmak istiyordu belkide böyle tanınmayı.Yani en azından onu görenlerin Hande'yi öldüren oymuş gibi bakmalarını engellemek için bir tür stratejiydi.Sınıfa girdiğimde yerime otururken Burakla göz göze geldik fakat bir tepki vermedi.Ancak yerime oturunca birden ayağa kalktı ve yanıma gelip hızlıca kolumdan tuttu."Napiyorsun sen oraya oturamazsin." diyince "Asıl sen napiyorsun?Bırak kolumu!Burası benim yerim boşmuş oturuyorum."Bi an kolları gevşedi bende hızla kolumu geri çektim."Orası boş evet haklısın neyse otur.Sen şu geçen bana ..." diyeceği sırada "Pardon anlamadım." dedim hatırlamadığımı belli eden tavırlarla."Yok bişi." diyip yerine geçti.Esin"Noldu? Iki dakka lavaboya gittim.Neler olmuş?Ne dedi?" Burakla olan bakismamizi yarıda bırakıp"Burada daha önce kim oturuyordu?" dedim sorularını cevaplamak yerine."Hm peki anladım ben.Hande oturuyordu.Aynı sınıftaydık." dedi ve yerine geçti bende yanına oturduktan sonra hoca geldi.Sınıfın oflamasi eşliğinde derse başladık.Öğle arasında ben,Esin,Hakan bankta oturmuş etrafı seyrediyorduk.Aslında ben seyrediyordum,onlar birbirlerine sarılmış gülerek birşeyler konuşuyordu.Okulun kapısından Burak'ın çıktığını gördüm.Arka bahçeye doğru ilerlerken birkaç çocuğa selam verdi.Çocuklarda Burak'a patron edasıyla başlarını eğdiler.Öğrenciler Burak'tan korkuyorlar mıydı yani?Ya da Hakan gibi onunda bir grubu vardı ve sanırım o grubun başıydı."Ben biraz dolaşayım diyorum siz keyfinize bakın." dedikten sonra çocuklara arka bahçeye doğru yürüdüm.Burak elinde sigara banka oturmuş öyle etrafı seyrediyordu.Bi an yanına gidip konuşmayı denesem mi diye afalladim.Aman canım beni öldürecek hali yok ya.Kendimden emin adımlarla,yani en azından ben öyle olduğunu sanıyordum,yanına gidip oturdum."Merhaba." dedim sakince."Ne var?" dedi benim aksime sakin değilde çok itici bir şekilde."Çok naziksin cidden.Ne var ne demek ya?" dedim alaylarcasina."Senden kurtulamayacağım sanırım.Akşam saat üçte burda ol.Gecikme yoksa diğer randevuma giderim." diyince çok şaşırdım.Esin'in söyledikleri doğruydu.Bu cocuk cidden yaşadıklarından sonra çok değişmiş beni bile o şırfıntı kızlardan sanıyordu."Aslında..Ya sen nasıl bi adamsın.Ben öyle biri değilim.Sadece konuşmaya geldim.Cidden hakkındaki söylentilerle tam uyuşuyorsun." dedim büyük bi sinirle.Yine beni şaşırtacak bir şekilde gülerek "Hm ne diyorlarmış hakkımda.Her gece başka kızlarlaysa.."sözünü keserek "Öyle ama ben inanmıyorum." dedim.Yüzünde bi anlikta olsa şaşkın bir ifade yakalamıştım.Şaşırdığı belliydi çünkü bu zamana kadar kimse ona böyle bisey söylememiştir eminim."Benim hakkımda ne biliyorsun?Hiçbirşey.Ayrıca beni sınıfta susturmaya çalıştın ama seni tanıdım.Geçen bana çarpan kızsın sen." Beni tanımıştı aslında buna neden şaşırdım ki.Sanırım hergece bir kızla olduğu için tanımaması gerekiyordu ama belkide hafızası güçlüydü.Öyle olmasa bile başka bir anlam yukleyemiyordum şu an için."Hangi kız ben mi?Yok sen karıştırdın belkide." dedim inanmasını umut ederek.Bi an gözlerime baktı sonra hemen önüne döndü.Birşeyler diyecek gibi oldu fakat susmayı tercih etti.Bi müddet sessizlik hakim oldu.Sigarası bitince yeni bitane yaktı.Dumanı beni rahatsız ediyordu.Bunu anlamış olmalı ki bana doğru üflüyordu dumanı.En sonunda dayanamayarak "Kes şunu.İgrenç bir kokusu var." diyebildim.Güldü vayy canına Burak Aykan bu sefer o kızların bahsettiği piç smile dan değilde gerçekten gülmüştü.Yani öylesine gülmüştü kızları tavlamak için değil.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
UKALA (Askıya Alındı)
Fiksi Umum"Kabul et taşıdığın o kalp beni görünce deliriyor." Dedikleri karşısında ona dönerek isterik bir kahkaha attım.Aramızda bir nefeslik yer kalırken elimi kalbinin üzerine koydum.Onun da kalbi hızlı atıyordu,fakat benimki her zamanki gibi daha fazlayd...