UKALA (Askıya Alındı)

ÇİRKİN ÖRDEK YAVRUSU VE DAĞ AYISI

Oylarınızı bekliyorum. Keyifli okumalar:)

"İstanbul'a geldiğimizden beri böylesin Esila.Sürekli birşeyler oluyor ve benim haberim yok.Şimdi de ortağımın kızını dövmüşsün.Ne yapmaya çalışıyorsun işlerimi batırmak mı?"

Babam bilmem kaçıncı kez bana bağırırken bende dinlememezlikten geliyordum.Ne biliyordu,hiçbir şey.Neden böyle yaptığımı sormak,beni dinlemek yerine bağırıp çağırıyordu.Hala işini düşünüyordu,beni işini engelleyen bir sorun gibi görmesinden bıkmıştım.Ben onun kızıydım, sevdiği kadından bir emanettim ona.Bana böyle davranmamalıydı.

"İşine o kadar odaklanmışsın ki neden böyle bir davranışta bulunduğumu bile sormuyorsun bana.Sadece benimle ilgilenmeni istiyordum baba hepsi buydu."

"Ortağımın kızını dövünce seninle ilgileneceğimi mi sanıyordun?"

"O kız göründüğü gibi değil.Benimle uğraşan oydu, tanıştığımızdan beri.Evet dövdüm yalan söyleyemem ama haketti.Neden birazcık olsun bana güvenmeyi denemiyorsun?"

Babam kendine ait köşedeki raflardan bir kitap alıp koltuğuna oturduktan sonra kitabı incelemeye başladı.Harika, şimdide duymamazlıktan mı geleceksin baba?

"Sana güvendiğimde neler yaptığını çok iyi hatırlıyorum.Ne zamandı, Görkem denen arızaya bulaştığında.Ah evet kesinlikle o zamanlar."

Gözümden yaşlar akarken silmekle uğraşmadım.Beni yaptığım hatalarla suçlamaktan, yanlışlarımı her seferinde yüzüme vurmaktan zevk mi alıyordu bu adam? Beni bir kerecik olsun anlamıyordu.Görkemle yaptığım hataların farkındayım ama artık o yaşananların üzerinden çok zaman geçti.İstanbul'a geleli nerdeyse 3 ay olmuştu.Nedense babam bi türlü unutamıyordu bazı şeyleri, konu ben olunca.

"Okulun müdiresi Arzu hanımla görüştüm.Atılma veya uzaklaştırma gibi birşey olmayacak fakat bu ceza almayacağın anlamına gelmiyor. Önce Derin denen o suçsuz kızdan özürle başlayacaksın, sonra da.."

"Özür mü?"

"Evet özür, sonra da okul kütüphanesinde görevlisin.Kitap düzenler, öğrencilere yardımcı olursun.İstersen bunların hiçbirini yapma ve bende seni okuldan alayım, şirkette işe başlarsın."

"Pekâlâ haketmediğim cezamı çekmeyi kabul ediyorum ama bilki ben suçsuzum.Eninde sonunda öğreneceksin."diyerek hızlıca odama çıktım.Anne nerdesin? Neden ihtiyaç duyduğumda yanımda yoksun? Kime sarılıp derdimi anlatacağım? Babamın üzerime gelmesinden bana inanmamasından bıkmıştım artık.Son günlerde üzerime çok fazla geliyordu, zaten dersleri fena halde boşlamıştım.

Sinirden ne yapacağımı bilemedim.Bugünlerde herşey aleyhime gidip duruyordu.Burak bi anda dediklerim yüzünden benden uzaklaşmıştı, Derin benimle uğraşmaktan zevk alıyordu, Aras'la hala konuşamamıştım, babam beni dinlemek yerine o sürtük kıza inanıyordu.En önemlisi ise annem yanımda yoktu.Her zamanki gibi ihtiyacım olduğunda yoktu.Ama alışmıştım, en azından rüyalarımı süslüyordu.

Yatağıma uzanıp başucumdaki resme baktım.Annemin resmine.Onun kadar güzel gülemediğim için üzülüyorum.En azından saçlarım onunki gibi düz ve açık kahverengiydi.Çok güzel bir kadındı o.Babam şanslıydı,onu sevdiğinden bile şüpheliydim ama olsun.

Telefonuma gelen bildirimle yatağımdan kalktım ve bir dizi kitap dizili masama ilerledim.Sahi en son ne zaman ders çalışmıştım, hiçbir zaman.

Telefonumun şifresini girerken gelen bildirimle gözlerimi devirdim.İndirim mesajı.Başka ne olabilirdi ki? Ne bekliyordum?

Bıkkınlıkla telefonu yatağın başucunda bulunan komidinin üzerine bıraktım.Dağılmış vaziyetteki saçlarımı tekrar at kuyruğu yaptıktan sonra dolaba yönelip pijamalarımı giydim.