Aşk Beklemez #Wattys2015

Bölüm 35

        Gece kuşlarına merhaba, bölüm müziğimizi nerede açacağınızı tahmin edebilirsiniz sanırım , ipucu vermeyeyim..
Size sormak istediğim bir şey var; şimdiki gibi uzun bölümlerle 5-6 günde bir mi yoksa kısa kısa ama sık bölümler mi istersiniz? Yorum kısmına bunu da belirtirseniz memnun olurum. Hepinize keyifli okumalar arkadaşlar❤️

          Ben sana mecburum bilemezsin

          Adını mıh gibi aklımda tutuyorum

          Büyüdükçe büyüyor gözlerin

          Ben sana mecburum bilemezsin

           Ne vakit bir yaşamak düşünsem

          Bu kurtlar sofrasında belki zor

          Ayıpsız fakat ellerimizi kirletmeden

          Ne vakit bir yaşamak düşünsem

          Sus deyip adınla başlıyorum

          İçimsıra kımıldıyor gizli denizlerin

          Hayır başka türlü olmayacak

          Ben sana mecburum bilemezsin

                                               Atilla İlhan

   İkisi de özlemle öpüşüyorlardı. Birbirlerinin yüzlerindeki elleri yavaşça boyunlarına, sonra omuzlarına kaydı. Zeynep'in elleri okşayarak tekrar boynuna çıkarken, Kerem belinden tuttuğu kızı iyice kendine çekti.Öpüşleri çok tanıdıktı, öpüşleri ilk defa gibi tutkulu ve heyecanlıydı.Nefes almak için durduklarında da ayrılmadılar birbirlerinden ve tekrar birbirlerinin dudaklarına uzandılar.

Genç adamın elleri genç kızın belinden yukarı doğru çıkıp, elbisesinin açık olan sırtından tenine ulaşıp baştan çıkarıcı dokunuşlarlarla okşamaya başladı. Karşılığında ise kızın elleri gömleğinin düğmelerini bulmuştu bile.Kısa sürede gömleği tamamen açılmış ve Zeynep'in elleri çıplak tenine dokunmaya başlamıştı.

Kerem eğilmiş boynunu öperken yaprak gibi titrediğinin farkındaydı, kendisinin de ondan kalır yanı yoktu, güçlükle başını kaldırıp tutkudan siyaha dönmüş gözlere baktı, tekrar öpmeye doyamadığı dudaklara eğilmişti ki,

''Kapı..'' dedi genç kadın zor duyulan bir sesle.

''Nee?''

''Kapıyı kilitleyeyim''.

Kerem kendini zorlayarak ayrıldı ondan.Haklıydı, her an biri gelebilirdi ve artık evrenle uğraşmak istemiyordu. Zeynep'in hızlı hareketlerle kapıyı kilitleyip yanına gelmesiyle kollarının arasına aldı tekrar, dudakları bu kısacık ayrılığın acısını çıkarmak istercesine birleşti.

Öpüşmelerine ara vermeksizin havalandığını hissetti genç kız, Kerem aradaki mesafeyi bir kaç adımda katedip, yavaşça yatağa bıraktı, yanına uzandı, hafifçe uzaklaşıp dağılmış saçlarına, aralanmış dudaklarına, elbiseden görünen göğüs dekoltesine baktı.

''Çok güzelsin, şimdiye kadar delirmemiş olmam mucize'' diyerek eğildi ve boynuna öpücükler kondurmaya başladı, dudakları oradan aşağıya doğru inerken Zeynep'in titreyen elleriyle sırtını okşadığını hissedince gözlerini kapadı, nasıl sakin olacaktı bilmiyordu. Tekrar dudaklarına ulaştığında eli elbisenin fermuarına gitti, ama genç kadının birden durmasıyla gözlerini açtı, anlamaz bir şekilde.

''Şey, benim tuvalete gitmem lazım''

Oflayarak başını uzaklaştırıp yüzüne baktı, istemiyor muydu acaba, acele mi ediyordu? Genç kadın hızla altından sıyrılıp ayağa kalktı ve banyoya gitti.