~7~

1K 94 18
                                    

Keyifli okumalar:

"Asiye nineee" diye bağırıp kapıyı yumruklamaya devam ettim. Tam iki dakikadır kapıdayız. Aslında iki dakika çoğu kişi için normal olabilir ama benim için değil. Çünkü asiye nine genellikle penceresinin önündeki sandalyeye oturup etrafı izler. Eğer biri onun evine geliyorsa, daha onlar kapıyı çalmadan o açar.iki dakikadır buradayız ve kapı hâlâ kapalı.

"Acaba birşey mi oldu tontişime?" dedi alev tedirgin bir ses tonuyla. Alev asiye nineye, asiye nine demek yerine tontişim demeyi tercih ediyor.

"Gel bahçe kapısından içeri girelim" deyip alevle beraber arka bahçeye gittik. Bahçe kapısının her iki yanında da dizili duran saksılardan soldan üçüncü saksıya doğru ilerleyip saksının altındaki bahçe kapısının anahtarını aldım. Anahtarı deliğine sokup iki defa çevirdim. Kapının kilidi açılınca kapıyı ittirip alevle beraber içeri girdik.

"Asiye ninee" diye bir yandan bağırıp diğer yandan da etrafa bakınmaya başladık.

"Tontişim eğer evde isen elma dersem çık,armut dersem çıkma. Elmaa"

"Alev biraz daha saçmalarsan gösteririm sana elma, armudu" deyip üst kata çıktım. Asiye ninenin odasının kapısını açtığımda asiye nineyi namaz kılarken gördüm. Namaz kılarken o kadar huzurlu görünüyor ki dünyayla bütün bağlantısını kesmiş gibi. Sadece ibadetine odaklanmış vaziyette. Asiye nineyi izlemeyi bırakıp, odasının kapısını yavaşça kapatıp tekrar aşağı indim.

"Asiye nineyi buldum"

"Nerede? Yoksa birşey mi oldu tontişime? Öldü mü? bak doğruyu söyle!!" dedi alev daha sonra yere çöküp ağıt yakmaya başladı.

"Alevcim, canım arkadaşım ne saçmalıyorsun kadın odasında namazını kılıyor. Bir sakin ol yaa"

"Hıı o zaman sorun yok" deyip ayağı kalktı. Harbiden ruh hastası bu kız az önce ağıtlar yakıyordu şimdi ise televizyonun karşısına geçmiş film izliyor.

merdivenlerde ayak sesleri gelince alevle beraber bakışlarımızı sesin geldiği yöne çevirdik. asiye nine titrek bacaklarıyla merdivenlerin korkuluklarına tutunarak merdivenlerden inmeye çalışıyordu. bende hemen asiye ninenin yanına gidip koluna girdim ve beraber merdivenlerden aşağı indik. asiye nineyi koltuğa oturtup sağına ben soluna ise alev oturdu.

'' ooyy kuzularım benim hoşgeldiniz'' dedi asiye nine. daha sonra önce benim sonra da alevin yanaklarını bir güzel sıktı.

''aç mısınız? durun size yemek hazırlayayım'' dedi asiye nine.

'' yok tontişim otur sen biz yemeğimiz yedikte geldik." dedi alev.

"Asiye nine sevgilim nerede?" diye sordum.Kolunu uzatıp işaret parmağıyla bahçedeki büyük çınar ağacını gösterip;

"En son şu ağacın altında uyuyordu." dedi.

Tamam deyip ayağı kalktım. Bahçeye çıkıp çınar ağacının yanına gittiğimde sevgilim'i göremedim. Biraz daha etrafıma bakındığımda sevgilim'i başka bir ağacın heybetli gövdesinin gölgesinde uyuduğunu gördüm. Sevgilimin yanına gidip çimenlerin üzerine oturdum. Yanına oturunca gözlerini hemen açıverdi. Bana alıştığı için benden kaçmıyor. Onu kucağıma alıp sevmeye başladım. Minicik birşey olduğu için insan eline almaya korkuyor.Başının üst kısmını kaşıdığımda boncuk boncuk bakan gözlerini kapatıp tekrar açıyor.

"Özledin mi beni?... Ben seni çok özledim....karnını doyurdun mu? hadi gel annenin yanına gidelim." deyip ayağı kalktım. Çevrede bakındım ama sevgilim'in annesini göremedim. Sevgilimi kucağımda tutmaya devam ederek asiye ninenin yanına gittim.

YETİMHANE GÜLÜ VE PİS SERSERİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin