7.BÖLÜM "NE DİLEDİĞİNE DİKKAT ET"

317K 13.8K 9.2K
                                    

KEYİFLİ OKUMALAR💐

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

KEYİFLİ OKUMALAR💐

Zihnimde onlarca kelime, cümle birbirini kovalarken ben sadece bakıyordum. Nasıl oluyordu da beni her seferinde bu şekilde etkisiz bırakabiliyordu, anlamıyordum. Sözleri sinir hücrelerimi titreterek bir araya itecek kadar şiddetliyken tepkisiz kalabiliyordum.

Hayır, kesinlikle dalga geçiyordu... Tedbirimi almak için bir adım geri çekildiğimde sağ dizim titremişti. Rüzgârın sesi kulaklarımda bir ninni edası bırakarak titrerken saçlarımı uçuşturan tanelere lanet etmiştim.

Mesih'i göz hapsime tuttuğumda çok güçlü gözükmüştü, fazla güçlü. Nedense insanda sığınma, saklanma hissi uyandırıyordu... Ah, hadi ama! Kaç kişinin ağzından onu dinledin de hemfikir oluyorsun? Bu bal gibi de senin fikrin! Bal mı?

Lanet, lanet! Lanet!

Tepkilerimi kısık bakışlarıyla izlediğinde dudaklarımı aralayarak zorda olsa bir şeyler zırvalayabilmiştim.

"Senin evinde kalmak mı?" Kafasını dimdik tutmaya devam ederken ellerini siyah kot pantolonun cebine sokarak omuzlarını dikleştirdi.

"Korkma, ısırmam." Bu herif... Buz mavisi gözleri en tehlikeli tonunda üzerimde gezinirken sanki bir bıçak gibi tenimi kesiyordu. Değdiği her yeri acımadan doğruyordu. Anlamlıydı, belki de gördüğüm en anlamlı bakan adamdı! Peki ya neden bu kadar anlamsız davranıyordu? Suratındaki ciddiyet yerini korurken kaşlarını kavisle havaya kaldırdığında nefesim kesilirken devam etti. "Tabi, sen istemezsen." Öylece bakılı kalmamak için titrek gözlerimi etrafta dolandırdıktan sonra tekrar bakışlarımı üzerine sabitledim. O kararlı bakıyorken ben afallamamalıydım.

Mesih... Her haliyle baş belasıydı sanki. Sözleriyle karşısındakini alt edecek kadar zehirdi o. Tıpkı, sarı ve siyahın birleşimi kadar keskin ve netti. Arasında yumuşatma tonları yoktu. Birdenbire geçiş yapıp insanları alışkın olmadığı renk girdabının içerisine atıyordu.

Mesih, siyah ve beyaz kadar uyumlu ve alışıldık değildi.

Mesih, sarı ve siyahtı. Her haliyle aykırı ve uyumsuzdu. Zehrin renkleri olan sarı ve siyahtı...

"Pislik..." Elimde olmadan fısıldadığım da söylediklerimi umursamamıştı.

"Evet Elis, son kararın nedir?" Kaşlarımı çatarak hiddetli bir soluk çektim. Kollarım mahalledeki teyzeleri aratmayacak bir şekilde kalçalarımın üzerine konduğunda artık savaşa hazırdım. Bu adam resmen hayırdan anlamıyordu!

"Isırmayacaksın diyorum, nesini anlamıyorsun!" Sesim fazlasıyla yüksek çıktığında irisleri irileşmişti ardından dudakları aralanıp kahkaha atmaya başladığında önce kalbim tekledi... Ardından midemden ağzıma kadar hava mı yoksa yumru mu olduğunu anlamadığım bir sis yükselmişti.

ADALETSİZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin