11.BÖLÜM "BANA SORDUN MU?"

265K 15.5K 5.2K
                                    

BENİM NOTUM

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

BENİM NOTUM

Bölümlerimi sizlerden yorum yada beğeni rica etmeden yayınlıyorum çünkü bunu benim isteğim için değil de kendi içinizden geldiği için yapmanızı tercih ederim. Onun dışında olumlu olsun, olumsuz yada ağır eleştirel yorumlarınız olsun hepsini seve seve okurum hiç sıkıntı yok sadece küfür yazmamanızı rica ediyorum. Bu yazıyı genel anlamanızı istemem. O an okurken bir reaksiyonla karakterlere karşı tepki niteliğinde yazılabiliyor ama ben hoşlanmıyorum arkadaşlar şimdi de ilerisi için de hep belirli bir düzeyde kalalım olur mu? Aynı şekilde spoi barındıran yorumlar yazmamaya da dikkat edelim. Anlayışınız için şimdiden teşekkür ediyor iyi okumalar diliyorum. 

-Şule

KEYİFLİ OKUMALAR💐

Acıyla suratına baktım. "Nereye yakışmak istediğimi bana hiç sordun mu Mesih?" İfadesi buz kestiğinde belki de ilk defa başından beri söylediklerimi ne kadar da derin hissettiğimi görüyordu. Değersiz ve ucuz hissettiğimi artık görüyordu. Ağlamaklı ifademle kafamı onaylamaz anlamda salladım. "Senin içinde her ne varsa bu beni pis hissettiriyor. Sen içindekini güzelce vermeyi bilmiyorsun Mesih." Ardından daha fazla dayanamadan saçma maskeyi sıyırıp arkamı dönüp çarşafı üzerime çektiğimde gözyaşlarım bana ihanet ederek hızla akmaya başlamıştı.

İlk defa tepki veriyor olabilirdi. İlk defa bir şeyler hissediyor olabilirdi ancak istediklerini almak için yaptıkları beni gerçekten de iyi hissettirmiyordu. Ona söylemeye gururum el vermese de kırılıyordum. Beni çok kırıyordu.

Belirsizlik, abartılı bir kalp ritmi ve... Baş ağrısı. Hepsini, her şeyi birden hissetmeye başlamıştım. Kulaklarımı tırmalayan uğultular artmaya başladığında beynim zonkluyordu sanki. Yaşananlar az önce yaşananlar birer birer gözümün önüne geldiğinde dişlerimi birbirine bastırarak sıkıca gözlerimi yumdum.

Kendimden nefret ediyordum.

Kendimden tiksiniyordum.

Kendimi berbat hissediyordum.

Kafamı olabildiğince yastığa bastırdım. Utançlarımın çarşafa akıp gitmesini diledim. Kasmaktan titremekte olan parmaklarımı yastığıma çıkarttım boğumlarım sızlıyordu. Derimin diken diken olduğunu hissediyordum. Çok üşüyordum, Mesih yataktan kalktığında gözyaşlarım akmıştı. İşi bitmişti, kalması için bir neden yoktu. Dişlerimi daha fazla bastırdım birbirine adımları uzaklaştıkça daha fazla üşüyordum. Odaya yayılan loş ışık kapandıktan sonra kapı açıldı ve... Mesih gitti. Derin bir iç çektikten sonra defalarca kez yutkundum. Tüm bunların olacağını tahmin etmeliydim, ona göre davranmalıydım fakat... Dakikalar öncesinden olan şeyler çok farklı ve fazlaydı.

İlk yakınlık duyduğum erkek Mesih'ti. İyi ya da kötü bir iletişimimiz olsa da aramızda bedensel anlamda ciddi adımlar oluşmuştu. Başkalarına göre bir şey ifade etmese bile bana göre önemliydi.

ADALETSİZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin