Bir daha çığlık atarak afişe sarıldım. Kartik yavaşca yanıma geldi.
~Ne oldu?
-Aamir Khan geliyormuş!Buraya!
~Bağırma,herkes bize bakıyor.
Tekrar çığlık attım ve cebimden telefonumu çıkardım.Önce afişin sonra afişle resmimi çektim.Resme bakıp güzelliğimi puanlandırdım ve %30 olduğunda karar kıldım.Boydan çekilmesi daha mı iyi olur diye düşünürken Kartik "Ver ver çekeyim." dedi.Heyecanla telefonu ona verdim.Afişin sağ ve alt kenarlarına ellerimi yerleştirdim ve afişi tanıtıyormuş gibi durdum.Bir bacağımı arkaya doğru havaya kaldırdım ve ağzımı azcık aralayarak gülümsedim.Kartik de ekrandaki görüntüye bakıp gülümsüyordu.
~Çekiyorum.
-Çek çek.Güzel çek.
Aynı pozda 3 saniye durmam ile resmimi çekti.
"Bakayım." diyerek hemen yanına gittim ve telefonu elinden kaptım.
-Yaa hiç güzel çıkmamış ki bu.
~İyi işte.Hadi açım ben,gidelim.
-Ya hayır birkaç tane daha...
~Tamam o zaman.Çabuk.
Tekrar aynı pozu verdim. Resmimi çektiğinde deminki heyecanla tekrar yanına gidip telefonu elinden aldım.
-Eh bu daha güzel ama bir pozla daha çekersin değil mi?
~Hadi amaa...
-Tamam ya hemen çekersin.
Bu sefer afişin önünde durup kollarımı açarak afişe sarılıyormuş izlenimi yaratan bir poz verdim ve yine tek ayağımı arkaya doğru havaya kaldırdım.
~Daha neler,dedi ve güldü.
-Ya lütfen.
~Tamam tamam çekiyorum.
3'ten geriye saydı ve çekti.Resme baktığımda ilk defa kendimi bu kadar beğendiğimi fark ettim.
-Teşekkür ederim,dedim ve telefona bakmayı sürdürdüm.Restoranta yürümeye başladık.
~Aamir Kahan hayranısın anlaşılan.
-Hayır.Çok daha ötesi!
Zaten Hindistan'a taşınmamın nedeni de o.
~Onu görebilme hayaliyle geldin yani?
-Aslında filmlerini izledikçe Hindistan'a olan empatim arttı.Göremesem de aynı havayı solumak isterim gibisinden bir düşünceyle geldim.
~Saçma.
-Değil,dedim ve açık büfedeki tüm salamları tabağıma doldurdum.O da cevap vermeden tabağına birkaç şey aldı.Tabaklarımızı bir tepsiye koyduk ve bir masaya oturduk.Konuşmadan yemeye başladık.Ben salamlara hücum ederken o İNSANCA yiyordu.Kartik'e baktığımda beni izlediğini gördüm.Uzun süre göz göze kaldık.
-Bir şey mi oldu?
~Hayır.Sadece...Değişik biriyle kahvaltı ediyorum.Yıllardan sonra farklı bir surat görüyorum.Garipsedim.
-Artık ben de yıllarca gördüğün aynı suratlardan biri olacağım,güldüm.
~Arkadaşız değil mi?
Tebessüm etti.
-E-evet?
~Sevindim.
-Ee neden sordun bunu?
~Arkadaş olduğumuza göre bazı şeyleri senle paylaşabilirim değil mi?
-E-evet öyle.
~Bundan dolayı.
-Paylaşmak istediğin şey nedir yani?
~Daha değil.
-Ee peki.
~Madem arkadaşız...
Arkadaş kelimesini vurgulamıştı.
~Bana kendi hakkına bir şey söyle.
Duraksadım.
-Ne gibi?
~Seni tanımlayacak bir şey gibi.
-Hindistan,animeler,kitaplar...
~Sevdiğin şeyleri söyledin.Ben kendini anlatmanı istiyorum.
-Kendimi ben de bilmiyorum bence sen anlat.
~Nasıl kendini bilmiyorsun?
-Bilmiyorum işte her neyse sen anlat.
~Eh.Peki.İyi biriyim mesela.
-Bu senin için büyük bir artı,diyerek güldüm.
O da güldü.
~Nasıl bir artı?
-Kafanı yastığa koyduğunda vicdan azabı çekmeden,huzurlu bir şekilde uyuyorsundur.
~Kesinlikle!Vicdan azabım bile olsa uyku profesyonellik alanım!
-İlk ortak noktamız!

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hint Kumaşı
Romance"Namaste India!" (Merhaba Hindistan!) diye bağırdım kendim duyabileceğim bir sesle.Hayallerim,mutluluğum,HAYATIM burada!Hindistan'da yeni bir yaşam.