Bölüm 12 ~Aşkın en sahte hali.

427 24 0
                                    

Araya yine zaman soktum ama bölümlerin tamamını düzenledim. Sık sık bölüm paylaşacağım :D
Keyifli okumalar :*
İyi /kötü yorumlarınızı bekliyorum. Benden fikirlerinizi ve şu, ufak yıldızı parlatmanızı esirgemeyin :)
Çokça öptüm!

***

İletişim:
Facebook Yazar Sayfası: Hayat-I Roman
Facebook Okur Grubu: Nurhayat Turna Okurları
Twitter: sonsayfasihayat
İnstagram: sonsayfasihayat
...

Zaman su gibi geçer derlerdi de inanmazdım. Ne garip değil mi? Gerçek hayatla kendinize kurduğunuz hayatın içinde sıkışmak.. Ben ve benim aptal duygularım, başına buyruk hırsım..Geçen zamana inat hayat devam ediyordu. Tek farkı eskisi kadar neşem yoktu. Karamsarlık abidesi olan Kate ise gaz verdikçe veriyordu. Sanki çok işime yarıyormuş gibi. O olayın üzerinden geçen koca bir hafta içerisinde çok şey değişmişti. Kararlar.. Hayatlar.. Seçimler.. Yapılması gereken seçimler ama seçilen olmamıştım bu sefer..Edmond ne istediğini anlamış olacak ki Amanda'yı okulun önünde öyle bir azarlamıştı ki gözlerinden saçtığı ateşle koca binayı yakabilirdi. Bana gelecek olursak, kimseyle konuşmuyorum. Zorunlu olmadığım sürece ağzımdan tek kelime çıkmıyordu.

Sabah lanet olası güneşle uyanmıştım. Eskiden olsa kapıya Sera dayanır, tüm sokağı inletirdi ama onunla konuşmadığım için Martin olacak cinsin eline kalmıştım. Beni okula o götürüp getiriyordu. Bu gün başka planlarım vardı, okula gitmek haricinde. Yatağımdan hızla kalkarak banyoya atmıştım kendimi. Yüzümü yıkayıp kuruladıktan sonra aynadaki yansımama dalga geçer gibi dönüp gitmiştim içeri. Üzerimdeki pijamalardan kurtulup sıradan, sıkıcı Mandy formuna bürünmem fazla zamanımı almamıştı. Kimseye görünmeden evden kendimi dışarı atmıştım sonrasında. Son zamanlarda uğrak yerim olan Jack'in barında almıştım yine soluğu. Bar kapısından içeri adımımı atar atmaz tanıdık yüzlerin gözüme çarpmasına aldırmadan bara yönlendirdim adımlarımı. Kısa yürüyüş sonrasında bar taburesine tırmandım.

"Merhaba.." yılışık bir şekilde karşımda duran gıcık barmene sırıtıyordum bu sefer.

"Ooo Mandy son zamanlarda buraya pek uğrar oldun.." dedi boydan boya beni süzerken. "Yüzünü gören cennetlik." baygın baygın baktıktan sonra iç çekerek etrafı kolaçan etmeye başladım.

"Boş versene... Cennet diye bir şey yok." dedim gözlerimi kısarken.

"O insanların uydurduğu hayal âlemi." her neyse der gibi elimi havada salladım.

"Baksana.. Şu geçen.." lafımı tamamlamama izin vermemiş hatta ağzıma tıkamıştı.

"Cin?" dedi soru cümlesi niteliğinde.

"Her ne haltsa işte, ondan ver" dedim yılışarak.

Bir...

İki...

Üç...

Beş...

Yedi, artık ben bile sayamamıştım kaç tane cin devirdiğimi. Kafamın dönmesinden anlamıştım zurna kıvamına geldiğimin. Hafif sırıtık halimde beni izleyen üç maymuna meydan okuyan bir bakış atarak önüme sonradan koyulan tekilayı hop dikmiştim kafama.

"Çok içiyorsun güzelim.." boynuma doğru gelen bir esinti sebebiyle yönümü değiştirerek sola doğru kırmıştım bedenimi. Karşımda bana aval aval bakan aptala sana ne derken içimden kıyametin kopacağıyla alakalı bir ses vardı.

"Ha!!"

"Ha değil güzelim.." diyerek yapışkan bir şekilde üzerime eğilen adama gözlerimi büyüterek baktım. Kendime gelmem için dibime kadar girmesi gerekmiyordu! Omuzlarından ittirmeye çalışma çabalarım ise belki de boştu, adam çok güçlüydü. Bende dengesiz bir sarhoş.

Sahte Sevgilim | Sahte Serisi #1Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin