Beni eve bıraktıklarından beri düşünemiyorum. Yani neden karşılık verdiğimi düşünmekten başka, hiçbir şey düşünmüyorum. Onu seviyorum ama mutlu muyum bilmiyorum. Kötü hissetmiyorum. Onu öpmek iyi hissettiriyor ama şuan iyi hissetmiyorum. Aralarda bir yerde sıkışıp kaldım, boşluktayım sanki. Ben eve gelene kadar iyiydim. Yatağıma oturup duvarı izlemeye başladığımdan beri iyi değilim. Başım dönüyor. Ona güvenip güvenmemek konusun da kararsızım ama bunu düşünmek için geç kalmış olabilirim.
Telefonumdan bildirim geldiğinde, son bir saatte oturduğum yataktan kalkıp, masamdan telefonumu aldım. Bartu mesaj atmıştı. BARTU! Elim ayağım titremeye başladığında, kendi kendime göz devirdim. Hani ama aç şu lanet mesajı.
Bartu: İyi akşamlar.
İlkim: Yapma şunu.
Bartu: Neyi?
İlkim: İki saat önce beni öpmüş gibi davranmıyorsun.
Bartu: Açık sözlü olmandan nefret ediyorum.
Şoktayım hala.
İlkim: Bana sor birde.
Bartu: Bundan sonra ne olacak?
İlkim: Bu soruyu benim sormam gerek.
Bundan sonra ne olacak?
Bartu: 1. Mete ile görüşmek yok.
2. Artık hep elimi tutacaksın.
3. Ne zaman ararsam o telefonu açacaksın.
4. Mezuniyete benimle geleceksin.
İlkim: 5. beni hep seveceksin.
Bartu: Seni hep seveceğim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gerçeği Söyle Bana
Novela JuvenilHerkesin doğru olduğu bir zamanda tek biz mi yanlıştık? TÜM HAKLARI SAKLIDIR!