Merhaba, geri döndüm!!!! Ve sırf birkaç okurum yüzünden. Yorumlara baktım ve gülümsemeden edemedim. Bu kadar yb isteyen varsa bende hazır 15 tatile girmişken niye taslağımı bitirmeyeyim dedim. Ve işte karşınızda! Yb yazmaya devam eder miyim? Belki ama bu aralar değil, en azından kar yağışı devam ederken. Kara bayılıyorum da. Ve oturduğum yere fazla yağmaz normalde ama bu sene çok ağdı. Hatta şimdi daha yeni durgunlaştı diyebilirim.. Bu aralar sinirim bozulmuştu bu bana iyi geldi. Neyse yb'nin keyfini çıkarın J
Urano'nun Ağzından:
Olay olduğundan bu yana bir gün geçmişti. Dün tüm günümü Sakura'nın kafasını toplamakla geçirmiştim. Ben taraf tutamazdım, ikisi de yaralanmıştı ve ne kadar Sasuke'ye kızsam da onun da üzülmesini istemezdim. Nede olsa bu yıl boyunca Naruto ve Sasuke benim küçük erkek kardeşlerim gibi olmuşlardı. Ve Sakura'nın aklının da onda olduğunu az çok tahmin edebiliyordum. Onu en son o gece evine bıraktığımda görmüştüm. Fena bir haldeydi. Bu ikisinin hali ne olacaktı acaba hiç bilemiyorum demek yalan söylememle eş değer olur. İçleri paramparçaydı. Aynaya ve giydiğim tişörte baktım. İki kolumdaki dövmeler de ortaya çıkmıştı. Üstüme kolsuz kapüşonlu hırkamı alıp dışarı çıktım ve yürümeye başladım. Dışarıda yağmur yağıyordu, zaten hiç dinmemişti ki. Arada azalıp tekrar artıyordu sadece.
Sakura'nın Ağzından:
Hiç hayatta ne yapacağınızı bilmediğiniz bir an oldu mu? O anı aklınıza getirin ve içine bir de kararsızlığı ve acıyı ekleyin. İşte o zaman belki de beni anlarsınız. Ne yapmam gerektiğini bilmiyorum ya da ne söylemem gerektiğini. Şu an yaptığım tek bilinçli şey yatağa uzanıp, boş boş bakmaktı. Ağlama faslını geçmiş olmanın rahatlığı üzgün hissetmeme engel değildi. Sadece düşünüyordum. Hiç ses çıkarmadan , iç sesim bile bu gün durgundu ve kafamı karıştırmıyor ya da bana bağırmıyordu. Kendini belli etmiyordu. Bitap düştüğüm için istemesem de kendini uykunun kollarına bırakacaktım. Bu kaçınılmazdı. Bende daha fazla savaşmayıp uykunun kollarına yavaşça bırakıyordum kendimi. Zaten hem ruhen hem de bedenen yorgun düştüğüm için daha fazla direnmek doğru olmazdı. Düşüncelerimin ana kaynağı, küçüklüğümden beri sığınağım olan hayal alemime giriş yapmak... benim için şu an en mantıklı karardı. Belki orda mutlu olabilirdim.
❄❄❄
'' Uyan küçük tavşan. Böyle bir havada uyumak...Sana yakışır mı hiç, hadi gidip biraz gezelim. Yorganı çekmek zorunda bırakma beni. Kalk tatlı pembe tavşan,'' dedi birisi. Gözlerimi hafifçe araladığımda önümde beliren simayı görmeye çalışıyordum ama üzerimde hala dün akşamın yorgunluğu vardı. Üzüntüm bu zamana kadar neden hiç azalmamıştı ki, bir parça da olsa azalması gerek, en azından ben öyle düşünmüştüm. Yavaşça kalktım, esnedim ve daha net bir şekilde ortalığı görebildiğim zaman yanıma oturmuş, halime tebessüm eden Urano'yu gördüm.
Bu sahne bana küçüklüğümü hatırlattı. Yine üzgündüm ve yataktan kalkmak istemiyordum...Dört yaşındaki Urano beni yataktan kaldırmak için adeta savaş veriyordu ve ben ne dese de yataktan kalkmıyordum. İlk defa ailesiyle bize geldiği zamandı ve oynamaya dışarı çıktığımızda bazı çocuklar benimle dalga geçmişti tabii. Bu beni üzmüştü, hem de çok. 'Kalk hadi kuzen. Onların ne dediğine bakma, hepsi kötü çocuklar. Hadi kalk, hadi pembe tavşan. Hadi hava çok güzel. Hadi kalk ama. Hadi,'... Yorganımı çekiştirirken söylediklerin, benim için ne kadar endişelendiğini gösteriyordu. O zamanlar bile üzüldüğümde hep yanımdaydın, şimdiye bakarsak hala öylesin. Ama elindeki neydi, defter?
'' ..Moralimi düzelten o gülümsemeyle karşılaştım. O bunaltıcı , sıcak yaz günlerinde yardıma yetişen yağmur gibiydi benim için..'' diye okuduğu defterin benim günlüğüm olduğunu anlamam zaman almadı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Konoha Lisesi (AKLIMDA)
FanfictionSakura, Sasuke'nin gözlerine bakar ve sonra arkasına döner. Gitmeye hazırdır. " Sadece şunu merak etmiştim . Sen beni hiç sevdin mi," der ve koşarak odayı terk ederken Sasuke onu durdurur. " Ben seni hep sevdim Sakura,"der Sasuke. Sakura bu duydukla...