Vera-Karanlık Dokunmasın müziği şiddetle tavsiye edilir..Hikayenin şarkısı gibi birşey..Bu şarkıyı dinlemeden hikayeyi okumaya devam etmeyin lütfen..Çünkü hep eksik kalır..
Utanarak bende kafamı başka yere çevirdim..Ama bir kazağın içindeydik.Kafamı kazağın içinden çıkardım.Ve etrafa baktım.Galiba gitmişlerdi.Urazın kafasını kazakdan çıkarıp yere ayaklarımı koydum ve atladım.
"Hadi gidelim..Gitmişler."dedim ve ben önde o arkada yürümeye başladık.Yolda yürürken cebimden telefonu çıkarıp Aliyi aradım..üçüncü çalışta açtı.
"Alo,ali neredesin yakalandın mı yoksa?."dedim.
"Ne yakalanması ya senin araba bende beş tane de kızdan numara aldım.Şimdi sahildeyim."dedi ama yanında yabancı bir kadın sesi vardı..
"Tamam.Yanına geliyoruz."
"Ne!ne gelmesi ya kızım benim işim var.Al urazı gezin biraz.Sakın gelmeyin buraya"diye bağırdı..
"Beraber gezeriz işte"
"Randevu kızım randevu gelmeyin buraya gidin gezin biraz.-"deyip suratıma kapattı.Ben şaşkınca telefona bakıyordum..Urazda bana ne oldu der gibi bakıyordu...
"Randevusu varmış.Sakın gelmeyin gezin dedi."
"Hayatında ilk defa beş kişinin numarasını aldı adını bile unutur o heyecandan."Ve devam etti.
"Neyse bende gideyim.Gezecek halimiz yok ya."
Deyip arkasını döndü ve sakince yürümeye başladı..İlk ve son kez.Bunu yapacaktım.Uraz küçük de olsa mutluluğu hakediyordu.
Koşup sırtına atladım."Çabuk beni eğlendir emrediyorum."dedim ve yanaklarını sıktım..
"E-eğlenmek mi?"diye kekeledi.
"Bugün öyle çok eğleneceğiz ki gülmekden ağlayacağız..Kabul mü ortak."deyip kulaklarını çekiştirdim bu sefer..
Dediğimde kıkırdadı."Uçmaya hazır ol o zaman ortak."deyip sırtında ben varken koşmaya başladı.
Biraz ilerde sırtından indim.Ve yürümeye başladık..Bir kadın bebek arabası kapıda merketten birşey alıyordu.Bebek arabasının arkasından bir anda çıkıp bebeği korkuttum ve o da ağlamaya başladı..
Uraz ağlayan bebeği görünce hemen kucağına aldı."Abla korkuttu mu seni."deyip pışpışlıyordu..Kadın bir anda marketten çıkıp Uraza çantasıyla vurmaya başladı.
"İmdat çocuğumu çalıyorlar."diye bağırıp, kafasını tutan uraza çantasıyla vuruyordu..Market torbalarındaki yoğurdu açıp kadının kafasından aşağı boşalttım..Kadın yüzündeki yoğurdu silerken kapıdaki manav reyonundan bir salatalık alıp biranda ağzına soktum..
"Cacık suratlı seni."dediğimde uraz beni kucaklayıp merket arabasının içine koydu..Ve yokuş aşağı inmeye başladık..Uraz ayaklarını yere sürtüp durduğunda park gibi biryerdeydik..Ama biraz aşağıda tüfek ile balon vurma yeri vardı..Urazın kolundan tutup oraya sürükledim..Adama parayı ödediğimizde tüfek Urazın elindeydi üç atış hakkı vardı..Bir kere attı.Vuramadı.Tekrar denedi ama yine vuramadı..Bu son hakkıydı..Adam uraza küçümseyerek bakıyordu.Arada da sinir bozucu bir şekilde kıkırdıyordu.
Uraz balona atacak zannederken adamın şeyine tam isabet atınca öyle bir kahkaha attım ki..Bazı insanlar dönüp bize baktılar..Uraz tüfeği yere attı ve kolunu omzuma atıp yürümeye başladı..Burnuma gelen koku ile titredim..Bu güzel kokuda neydi..Kafamı biraz daha ona yaklaştırınca sigara ile karışmış harika bir koku doldu burnuma..İçimde artık adını tohum koyduğum şey biranda ikiye bölündü ve çoğaldı..

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karanlık
ActionBu Hikaye Ateş ile Barutun Hikayesidir... Uçak biletime tekrar bakıp uçağa doğru hızla yürümeye başladım.Ama güçlü bir kol kolumdan sertçe tutup kendine çevirdi.. "Beni bırakıp nereye gidiyorsun.."diye tısladı. "Bak biz olamayız anladın mı?Sen ateşs...