Taksinin klimasından arabaya yayılan ısı bile ne beni ne de kalbimi ısıtıyordu.Islak olan giysilerim ile biraz daha üşütürken titrediğimi fark ettim.
Gereğinden fazla üşüyordum.Çok,çok fazla.
Taksi verdiğim adrese geldiğinde zorlukla parayı ödeyip araba'dan indim.Başım dengede duramayacağım kadar dönüyordu.
Otel'in girişine doğru yürürken tamamen kaybolan dengem ve dizlerimin titremesiyle siyah taşlı duvara tutundum.Bu halim kimsenin dikkatini çekmemişti.Ne yabancı,soğuk,katı bir ülkeydi burası.Biri sokak ortasında ölse kimsenin umurunda olmayacak herhalde.Boşverip asansöre doğru yürümeye başladım.9.katın düğmesine basıp beklemeye başladım.Mide öz suyum ağzıma gelince midemin de hastalık'dan nasibini aldığını anladım.
Daha önce de hasta olmuştum.Ama bu biraz fazla ağır bir soğuk algınlığı olacaktı.
Odamın önüne geldiğimde cebimdeki kartı okutup içeri girdim.Çantamı masaya koyup kendimi yatağa zar zor attım.Yorganı çeneme kadar çeksem de hala üşüyordum.
Buranın havası çok soğuktu belki de.Ya da beni bu halimle çöle koysalar yine üşürdüm herhalde.
Acımaya ve sızlamaya başlayan boğazlarım ağır hastalandığımı kesinleştirdi.Yağkurun altında üşütmüş olmalıydım.
Biraz uyursam kendime gelebilirdim belki.Bu yüzden en iyisi derin bir uyku çekmekti.
~Uraz~
Bindiği taksinin hemen arkasında başka bir taksiyle onu takip ediyordum.Eve dönmek isterken kendimi yine onun peşinde,Uzak durmak isterken yine yanı başında buluyordum kendimi.
Sözümü geçiremediğim kalbimi,beynimi sikeyim.
Taksi daha önce kaldığımız otelin önüne geldiğinde biraz daha geri Skype durup öyle indim taksiden.Beni fark etmemesi gerekiyordu.
Karanlık taksiden indiğinde yüzü solgun ve beyazdı.Ne olmuştu ki birden.Yağmur yüzünden üzerine yapışmış elbise ile titriyordu.Bİraz sonra dengesini kaybedip duvara tutunduğunda hemen atıldım.Ama dengesini tekrar kurabilmişti kısa sürede.
Otele girip asansörü beklerken ben kapıdan izliyordum.Gelen asansöre binip yukarı çıkmaya başladı.
Bende arkasından girip diğer asansöre bindim.
Asansör 9.kata geldiğinde karanlık odanın kapısını açıp içeri girdi.
Ondan hem uzak durup hem nasıl yardım edebilirdim ki...
Aklıma ali geldiğinde edeceği lafları düşünmeden telefonda numarasını bulup arama tuşuna bastım.Üçüncü çalışta ancak açabilmişti...
"Ali şu siktiğimin telefonunu yanında süs diye mi taşıyorsun hemen açsana."
"Hemen açtım zaten Uraz.Sakin ol birşey mi oldu yoksa."
"Karanlık çok hasta.Hemen otele gelmen gerekiyor."
Duraksadı.Ardından devam etti.
"Ben otel'den çok uzaktayım gelmem saatleri bulur"
"Ne demek lan uzaktayım ne olacak şimdi kıza saatlerce yağmurun altında bekledi."
Belki de yaptığın şeylerin bedelini ödemelisin Uraz.O kızın o halde olmasının suçlusu sensin.Nasıl bir şerefsizsin ki,Kızı elde edince hevesin kaçtı.Nasıl bir adam oldun sen jilet."
"Evetben şerefsizin tekiyim tamammı.Zor olanısevip elde edince bırakan bir şerefsizim.Peşimden koşan kadınları ne olarak gördüğümü iyi biliyorsun."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karanlık
AcciónBu Hikaye Ateş ile Barutun Hikayesidir... Uçak biletime tekrar bakıp uçağa doğru hızla yürümeye başladım.Ama güçlü bir kol kolumdan sertçe tutup kendine çevirdi.. "Beni bırakıp nereye gidiyorsun.."diye tısladı. "Bak biz olamayız anladın mı?Sen ateşs...