Karanlık

"Başlatma İnadına"

Bahamaya adımımı atar atmaz,Havanın değişik kokusu genzimi yaktı..Galiba bu tatil bana iyi gelecekti..Hem birazda olsa sakinleşecek..Hemde hayattan biraz da olsa soyutlanacaktım..Bir nevi..

Bavulum Urazdayken bende gerekli işlemleri hallediyordum..Alinin nerede olduğu belli değildi..Karşıdaki görevli kadın beni görünce gülümseyerek"Welcome to Bahama"dedi..

"Thanks.." yapmacık bir şekilde gülümseyip Uraz ile Aliyi beklemeye başladım..Nerede kalmışlardı..Zaten yolculuk yorgunluğu kendini göstermeye başlıyordu..Uraz ile Aliyi görünce doğruldum..

"Nerede kaldınız..?"diye sordum..

Ali ensesini kaşıyarak " Bahama bir süre türk yolcu kabul etmiyormuş.."dedi..(kurgu)

"Nasıl ya..Neden havaalanı söylemedi bize peki.."diye sordum bu sefer..

Kaşlarını 'bilmiyorum' anlamında kaldırdı..Ve ellerini beline koydu..

Tamam..Ben buraya tatile gelmiştim..Hiç bir güç beni alıkoyamazdı..Kafamı çevirip görevliye baktım..Erkekti..Dünyanın neresinde olursak erkek erkekti sonuçta..Biraz cilveyle iş tamam olurdu..

"Siz taksi bulmaya çalışın..Ben işi halledip geliyorum.."Yanlarından ayrılarak saçlarımı bir omzuma attım..Bakalım paslanmış mıyız?.

Görevli çocuk beni görünce bile eğikken düz oturmaya başlamıştı..Erkek..Kesinlikle erkekti..

Çocuğun yanına gelirken cebimden telefonu çıkarıp bakınmaya başladım..Arada kafamı kaldırıp bana bakıyor mu diye bakıyordum..Ve her defasında göz göze geliyorduk..Türk erkeği daha zor olurdu herhalde..

Kolumun tekini masaya yaslayarak sandalyeye oturdum ve adama doğru döndüm..Yaka kartında 'Mike' yazıyordu..

(İngilizce konuşuyorlar)

"Merhaba"

"Merhaba bayan size nasıl yardım edebilirim?" dedi ve gözleri bacaklarıma indi..

"Ihmm şey vizede bir sorun çıktı..Ve biz geri dönemeyiz..Yardım edebilir misin?."

"Bir bakayım..Ama kesin birşey söyleyemem.."

"Demek öyle.."bacak bacak üstüne atıp güllümseyerek ona baktım..İlk bacağıma sonrada yüzüme baktı..

"Ç-çok güzelsiniz bayan.."dedi..

"Bu güzelliğin ülkende duramayıp, geri dönmesi ne kadar üzücü değil mi Mike.."

Hemen bilgisayarına dönüp birşeyler hazırladı ve bir yere telefon etti..Ama yerli dil konuşunca ne söylediğini anlayamamıştım..Kafamı çevirip Ali ve Uraza baktığımda ,Alinin Urazın kolundan tuttuğunu gördüm..Ne oluyordu orada öyle..

Ali'den

"Uraz..İşine karışırsan kalbini kırar bak.."dedim gitmemesi için kolundan tutarken..

"Kıracak kalp bırakmadı ulan bu kadın bende..Gözümün önünde o adamla förtleşiyor.."dedi..Ama şu an orada olanları bana dönük olduğu için göremiyordu..Karanlık tam masadan kalkacakken adam ayağa kalkıp karanlığın kolundan tuttu..Ve birşeyler söyledi..Karanlık biranda alev saçar gözlerle adama bakınca adam karanlığı tuttuğu elini gevşetti..Bence ağzına vuracaktı..O ise ilk önce bize baktı..Ve bizi gösterdi..Birşeyler söyleyince adam da bizim olduğumuz yere bakmaya başladı..Daha sonra adam kafasını olumlu anlamda sallayıp belgeleri karanlığa uzattı.

Karanlık çocuğun elinden çekip aldığı belgelerle bize doğru geliyordu..Uraz gidip banka oturmuştu..Ama suratı sinirden kırmızı olmuştu..