30.BÖLÜM

6.1K 376 22
                                    

Ayağa kalktım ve arkadaki kızlı erkekli grubun masasına oturdum. Herkes bana baktı.

- selam ben Alexandra. Dedim ve gülümsedim.

- selam ben holly. Dedi bir kız.

- selam ben john. dedi esmer.

- selam ben de grecy. Dedi mavi saçlı kız.

- selam ben kracy. Dedi sarışın çocuk. Bu arada masaya bir erkek oturdu. Yüzünü göremiyordum. Telefona bakıyordu.

- selam bende sam. Dedi ve kafasını kaldırdı.

- sam?

- alexandra?

- siz tanışıyor musunuz? Dedi John. Başımızı salladık. Senin okula geleceğini tahmin etmezdim açıkçası.

- neden? Benim farkım ne?

- melez prensessin.

- ama ben de vampirim. Diyip dişlerimi çıkardım.

- fiziki özelliklerimde farklılık görüyor musunuz? Hayır. Çünkü ben de sizin gibiyim.

- tamam tamam bişe demedim. Dedi.

- şey.... Andrew neden bize öyle bakıyor? Çok korkunç. Dedi fısıltı şeklinde Holly.

- kıskanç erkek bakışı. Dedi kracy.

- katılıyorum. Bakışlarıyla yedi bizi. Dedi grecy.

- biliyorum. Bi olaydan dolayı bana kıskanç dedi. Ben kıskanmam dedi. Ben de izle ve gör dedim ve buraya geldim. Dedim.

- buraya geliyor , buraya geliyor. Dedi Holly. Kendime saniyelik çeki düzen verdim. Andrew yan masadaki sandalyeyi aldı ve yanıma geldi. Sandalyeyi koyup oturdu ve kolunu omzuma attı.

- selam gençler. Gelecekteki eşimle tanıştınız mı? Dedi. Herkes bana bakarken uzun hikaye der gibisinden elimi salladım. Biraz daha oturduktan sonra zil çalmıştı. Bizde Andrewle sınıfa çıktık. Sınıfa girdik. Hoca geldi derse başladı. Andrew otururken beraber kafasını sıraya gömmüştü. Bende hafif yan oturarak kolumu sırtına koydum. Başımı da koyunca uyudum.

########################
Ay noldu be? Kolumu ne dürtüyorsunuz? Kim bu ya? Dürtmesene kardeşim. Ya illa ki uyandıracaksınız demi ya? Uykumun içine etti. Kafamı kaldırdım ve beni dürtene baktım.

- ne oldu Andrew? Dediğimde gülümsedi.

- yerin rahat heralde. Herneyse hadi gidelim artık. Diyince sınıfa baktım. Bomboştu. Ders bitmiş miydi? Ayağa kalktım ve gerinme pozisyonu aldım.

Hafif hafif parmak ucumda yükselip kemiklerimi çatırdatıyordum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Hafif hafif parmak ucumda yükselip kemiklerimi çatırdatıyordum. Sonra Andrew birden bileklerimden tutup havaya kaldırınca tutulan tüm kemiklerim çatırdadı. Iyi geldi valla.

- Sağol ya. Diyerek gülümsedim.

- görevimiz. Diyerek o da gülümsedi. Beraber sınıftan çıktık, okuldan da çıkıp ülkeye girdik. Ama saraya gitmek istemiyorum. Gezmek istiyorum.

- Andrew sen git ben biraz ormanda dolaşmak istiyorum. Dedim

- ben de gelecem. Dedi ve beraber ormana girdik. Ormanın derinliklerine ilerliyordum.

- Alex fazla derinlere gitme. Ne çıkacağını bilemeyiz. Dedi.

- ama merak ediyorum. Dedim ve biraz daha ilerledim. Sonra bir çıtırtı duydum. Sonra önümdeki ağacın arkasından hızla bir şey geçti. Andrew hemen yanıma geldi ve beni arkasına aldı. Yan tarafa doğru bir iki adım attık. Sonra birden havalandık. Sonra kafamı bir yere çarptım. Gerisi karanlık.

###### James 'ten ######
Akşam oldu hala Alex ve Andrewden hala ses yok. Annem sürekli feryat ediyor. Babam muhafızlara emirler yağdırıyor. Andrewin annesi annemle babası babamla aynı şeyleri yapıyor. Amcamlar dayımlar bizimkilerle uğraşıyor. Henry kardeşiyle ilgileniyor. Andrewin kardeşi kardeşiyle ilgileniyor. Leo ise oturmuş düşünüyor. Etrafta büyük bir kargaşa var. Saray ayağa kalkmış. Halk hafiften kuşkulandı. Bir şeyler olduğunu anladı. Ben sağa sola dönüp duruyorum. Sonra birden başımda ağrı oldu.

- ah!

- ah!

Leo da dedi. Noluyor ya? Leo birden ayağa kalktı ve hızla dışarı çıktı.

MELEZ ( ARA VERİLDİ )Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin