-Lanet olsun sana alarm. Senin o iğrenç sesinden nefret ediyorum. İnsan 12 gibi uyandırır. Ne bu böyle sabahın köründe. Hatta sen hiç çalma. Kapa çene.....lafım yarıda kaldı. Abimin sayesinde.
- Hahahaha Alex iyi misin? Mal ne saatle konuşuyon. Kafanı bir yere mi çarptın?hahaha. Dedi gülerek. Oflayarak abime baktım.
- Alex hadi hazırlanda okulcumuza gidelim. Dedi ve gitti. Ben de rutin işlerimi hallettim ve üzerimi giyindim. (Multi ). Bugünkü dersim vampir okulunda olacak. Hemen aşağıya indim ve
- herkese Günaydın. Dedim ve masaya oturdum. Onlar da Günaydın dedi ve kahvaltıya başladık. Birkaç şey yedikten sonra annemden kan torbasını alıp abimle dışarı çıktık. Okula motorlarımızla gitmeye karar verdik. Charlie abimin önüne Carlton da benim önüme oturdu. ( köpek) Abimle motorlarımıza atladık ve okulun yolunu tuttuk. Abim yarış yapmayı teklif etti. Kabul ettim ve yarış okula kadar sürdü. Tabi ki ben kazandım. Park yerine öyle bir giriş yaptık ki herkes bize bakıyordu. Motorumuzu park ettik ve herzaman ki gibi cool bir şekilde iniş yaptık. Tüm erkekler bana tüm kızlarda abime bakıyordu. Abimin yakışıklılığına benim bacaklarıma bakıyorlardı. Bakalım ne düşünüyorsunuz.
- of bacaklara bak be.
- bacakları için bile kul köle olurum.
- bir içim su.- kim bilir ne düşünüyorlar. Akıllarını okusaydım kimin ne dediğini anlardım. Sevgilim olsaydı gidip hesap sorardım ama ne sevgilim nede abisiyim. Çıkma teklifi etsem kabul eder mi? Etmez zaten abisiyle de bu yüzden kavga etmedik mi. O neden bana bakıyor. Acaba aklımımı okuyor. Dediği anda kafamı başka tarafa çevirdim.
- hadi Alex. Zil çaldı. Dedi abim.
- ok. By. Carlton gel bebeğim. Dedim ve hızla vampir okuluna girdik. Herkes sınıfına gidiyordu. Direk müdürün odasına girdim. Şimdi hiç müdürü bekleyemem.
- Alexandra Hall. Sınıfımı kendim bulurum. Ve köpeğimde var. Dedim ve Carltonla sınıfımı bulmak için büyü yaptım. Yerdeki kırmızı çizgiyi takip ettik. A sınıfının önüne geldik. Hoca daha gelmemiş bizde boş bir sıraya oturdum. Herkes bana garip garip bakıyordu. Ne var bakışı attım. Carlton da yanıma oturdu.
- evet Carlton sessiz sedasız otur. Eğer orda biri oturuyorsa sende yere ineceksin. Ve havlayıp yada yanına gidip rahatsız edici bir şey yapmak yok. Akıllı bir köpek ol. Dedim sessizce. O sırada telefonuma mesaj geldi. Bende baktım.
Kimden: yakışıklım
Ders nasıl gidiyor?Kime:yakışıklım
Hoca girmedi.O sırada içeri nöbetçi öğrenci girdi.
- hoca element odasında sizi bekliyor. Dedi. Ben yürümeye başlayınca Carlton da benimle birlikte yürümeye başladı. Ben hislerime dayanarak en önde sonra nöbetçi öğrenci sonraysa tüm sınıf. Bazı kızlar
- nereye gittiğini sanıyor bu?
- yolu biliyor galiba.
Bazı erkekler
- güzel kız.
- garip bir kıza benziyor.
- nasıl yani?
- farklı işte.
- acaba elementim ne?
Başka konuya geçecekleri için dinlemekten vazgeçtim.
- daha önce element odasına gittin mi? Diye sordu nöbetçi çocuk.
- hayır. Dedim keskin bir ses tonuyla.
- hayvan getirmekte suç bu arada. Dedi.
- kimse bir şey yapamaz. Dedim kendimden emin bir şekilde. Ay hele şükür geldik.
- Carlton. Dedim dikkatini çekmek için. Yoksa gitmeye devam edecekti.