Feyza hiçbirşey söylemeden çıkıp gidince, arkadaşları da ardından koşarak gittiler.
Ben mi?Ben nasıl davranmam, ne söylemem gerektiğini bilmiyorum.
Sonuçta, yaşanmış birşey yok.Bir kızın kendi kendine sevip, hayaller kurmasına ise ne kadar kızabilirim?Ben kafam önüme eğik düşüncelere dalmışken, elimin üstüne bir el konuldu.
Kafamı kaldırıp baktığım da Zehra olduğunu gördüm, gitmemiş.
"Boşboğazlık ettiler kusurlarına bakma.Ama yanlışta anlama sandığın gibi birşey olmadı hiçbir zaman aralarında, tek taraflıydı hep."
"Biliyorum, Ensar anlatmıştı."
"Öyle mi?Ne güzel.Sorun yok o zaman?"
"Yok, tuhaf oldum sadece, yüz yüze bakıyoruz sonuçta, bildiğimi bilmese iyi olurdu."
"Haklısın."
Bir süre sustuk.Sonunda konuşmayacağımı anlayıp o bir konu açtı.
"Hiç anlatmadın hikayeni, oradan buradan bir iki birşey duydum ama senden dinlemek isterim, tabi sende istersen."
"Öyle çok anlatmaya değer bir hayatım yok ama anlatırım."
Sonra anlatmaya başladım kendimi, hayatımı..Monoton ve sıkıcı hayatımın en dinlenmeye değer kısımları araba kazamdan sonrası.O da oralarda çok heyecanlandı zaten dinlerken.
Tüm anlattıklarımı hiç kesmeden dinledi.
"Sübhanellah!Allah nelere Kadir.Demek hayatının dönüm noktası bir duvara toslaman oldu, ilginçmiş."
"Evet, bayağı ilginç.Ne kadar şükretsem az Rabbime ve ne kadar teşekkür etsem az Esma annem ile Ensar'a."
"Allah onları vesile kılmış doğru yolu bulmanda, ne kadar güzel birşey onlar için.Bizim mahallede Ensar'ların açtığı bir dernek var, bahsetmiştir belki..Orada bayanlar olarakta bir kaç çalışma yapıyoruz, toplu kitap okuma, tefsir dersi gibi.Vaktin varsa eğer sende katıl aramıza, tabi istersen."
"Çok isterim, ben yeniyim ya pek ne yapacağımı, nereden başlamam gerektiğini bilmiyorum."
"Tamam o zaman, ben sana zamanını bildiririm.Cemaat olmak önemli.İnsan tek başına olunca şeytanın onu kandırması çok daha kolay oluyor.Cemaat yani topluluk olunca ise hata yapacak dahi olsan anında müdahale ediliyor, konular tartışılıyor, güzel oluyor.Ama tabii cemaat olmak ne kadar güzelse 'cemaatçilik' o kadar kötü.Körü körüne bağlı olmamak lazım kimseye, her insan hataya müsait.Ve grupçuluk yapıp diğer kardeşlerini dışlamamanda lazım."
"Evet, haklısın."
Bir müddet daha sohbet ettik ve sonra akşama yemeği hazır olmadığı için gitti.
Benim yemek sıkıntım yok bugünlük, bir sürü şey arttı çünkü bugünden.
Uyumak için yukarı çıkan Esma annemi kontrol ettim bende ve hala uyuduğunu görünce ses yapmadan aşağı indim tekrar.
Gündüz uyuyan bir insan değil normalde ama ağrı kesici ilaçları uyku yapıyor.
Son kez etrafı topladım, kahve bardaklarını yıkadım ve koltukların üzerine attım kendimi dinlenmek için.
Bir yerden telefonumun melodisini duyunca, hızlıca kalktım koltuktan ve sese doğru gitmeye başladım.
Odamdan geldiğini farkedince koşarak çıktım merdivenleri.Telefonumun sesine inşallah uyanmaz Esma annem diye de dua ettim içimden.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HURMA AĞACI
Espiritual"Hurma ağacı." "Efendim?" "İsminizin anlamı diyorum, hurma ağacı." "Ah, evet.Babannem koymuş. Bana bıraktığı en büyük miras benim için.İsmimi çok seviyorum.Ama ailem ve arkadaşlarım Buğlem ismimi kullanır.Lina'yı kullanan sadece babannemdi onu da ka...