Evim, evim güzel evim.
Evime sarılmak mümkün mü? Çok özlemiştim de. Bavulları olduğu yere bırakıp odama fırladım. Kapıyı açtığımda odaya girip deli gibi dönüp zıpladım.
Harry ve benim resimlerimin olduğu duvar kağıdını öpüp, okşayıp, gülümedim.
Ah, çok özlemiştim.
Tekrar aşağı koşup çantamdan telefonu çıkardım. Perrie'ye mesaj atıp haber vermem gerekiyordu.
Evimdeyim sarışın. Haberin olsun. Öpüyorum.xx-Ana
Bu işi hallettiğime göre sıra Niall'a süpriz yapmaktı. Kıyafet dolu olan bavulumu zor da olsa odama çıkarmayı başardığımda köşeye bıraktım ve sonra yerleştirmeye hazır bir şekilde beni beklemesini söyledim.
Bavulla konuşuyordum. Sizce ne kadar mutluyum?
Kıyafet arayışına girdiğimde siyah dar bir pantolanu elime aldım. Üstüme dapdar ve göğüs dekolteli badimi geçiridim. Hava tabi ki soğuktu. Londra'dan sıcak olmasını bekleyemezdiniz. O yüzden açık renk deri ceketimi de giydim. Ceketime uygun topuklularımı da giydiğimde hazırdım.
Koyu bir göz makyajı yaptım ve koyu renk saçlarımı saldım.Saçlarımı koyu renge boyatmıştım ve bence seksi olmuştum.
Aslında hep seksiydim.
Kendimi beğenmeyi bırakıp çantamı da aldım ve arabama doğru yol aldım. Arabamıda çok özlemiştim. Çantamı yan koltuğa bırakıp arabayı çalıştırdım. En sevdiğim albümü takıp rastgele bir şarkı açtım.
End of the Day.
Harry müthiş sesiyle şarkıya girdiğinde eridiğimi sandım. Şarkıları dinlemeden duramıyordum. Bütün şarkıları bağımlılık yapıyordu. İç çekip şarkıya eşlik ettim.
Bir kaç şarkı sonra tanıdık evin önünde durdum. Güvenlik görevlisi büyük kapıyı açtı ve geniş bahçeye girdim. Niall'ın evi oldukça büyüktü. Arabayı park edip büyük bir heyecanla kendimi dışarıya attım. Niall'ı çok özlemiştim. Onu hep özlüyordum.
Kapıyı çaldım ve çakma sarışını bekledim. Kapı açıldığında tanıdık gülümsemeyle karşılaştım. O hep gülerdi. Çılgın İrlandalı.
"Hasiktir! ANA!"
Beni kucaklayıp içeri aldı.
"Niall! Sakin ol beni yere indir."
Beni dinlemedi ve salona kadar beni tepe taklak şekilde götürdü. Evet poposuna bakıyordum. Beni böyle kucağına almayı seviyordu.
"Çocuklar bakın kimi getirdim!"
Çocuklar? Aman Tanrım! Çocuklar! Harry de mi burdaydı? Lanet kıçım onlara dönük olduğu için göremiyordum.
"Bu popoyu nerede görsem tanırım."