Multi: Jessica ve Ana
Kafamı MacBook'umdan kaldırıp gelen kişiye baktım. Jessica her zaman ki gülümsemesiyle içeri girdi. Ayağa kalkıp ona sarıldım.
"Daha iyi misin Jess?"
"Ah evet. David bana çok iyi baktı!"
Gülümsedim. David nişanlısıydı. Anlattığına göre onu çok seviyordu. Beraber ofisimde ki deri koltuğa geçip konuşmaya başladık. Dün ki ödül törenini anlattım.
"Imm ve Harry'i gördüm. Yani diğer çocukları da."
"Aman Tanrım! Konuştunuz mu? Ne dedi?"
"Konuştuk sayılır. Yani onla çarpıştık. Sonunda ben ona görüşürüz dediğimde, o da bana görüşeceğiz dedi."
Jessica kaşlarını kaldırdı. Ödül töreninden biraz daha bahsettik. Sonra da işimize döndük. Jessica kendi odasına döndü. Ben de MacBook'uma döndüm. İş kadını olmak zor.
Öğlen yemeğine yakınken işimin bir kısmını bitirmiştim. Ayağa kalktım ve eteğimi düzelttim. Ofisimden çıkıp etrafa bakındım. Will'i görmemle gülümsedim.
"Hey Will!"
Arkasını dönüp bana baktı. Oldukça yakışıklı biriydi. Benden sekiz yaş büyüktü ama oldukça iyi anlaşmıştık.
"Hey Ana. Nasılsın? "
"Ah, yorgun." Dedim dudak bükerek.
"Ben de Jess' in yanına gidiyordum. Bana eşlik etmek ister misin?"
"Tabi ki."
Yanında yürümeye başladım. Will çok uzundu. Ciddiyim. Benim boyum da uzundu ama onun yanında kendimi kısa hissediyordum. Jess' in odasına girdiğimizde belgelerle boğuştunu gördüm. Gülerek yanına gittim.
"Belgelerle dövüşmemelisin."
"Geçen bunları duvara fırlatan kız mı söylüyor bunu?"
"Aradığım dosyayı bulamamıştım!"
Gözlerini devirdi.
"Pekala, haklısın." Dedi alay ederek. Ona doğru eğilerek elinde ki dosyaları düzellettim. Jessica kıkırdadı. Will de öksürmeye benzer bir ses çıkardı. Ne yapıyordu bunlar? Will'in baktığı yeri görünce anında doğruldum. Aman Tanrım! Az önce eğilmiş, v yakalı dekolteli gömleğimden siyah sütyenim gözükmesini sağlamış, Will'e ufak bir gösteri yapmıştım. Yanaklarımın kızarmasını engelleyemedim. Will başka taraflara bakarak bir şey çaktırmamaya çalışıyordu. Jessica ise gözlerini açmış gülüyordu.
"Gülmeyi kes." Dedim sessizce. Eliyle ağzını kapatarak bana baktı. Bu gömleği bir daha giymeyeceğim.
************************************
Jessica ve Will ile öğle yemeği yedikten sonra tekrardan odama dönmüştüm. Babam yanıma gelip bana katologlar vermişti. Önümüzde ki hafta düzenlediğimiz moda haftası için mekan bakıyordum. Aynı zamanda internetten de bilgi alıyordum. Kapıyı biri çalınca "gel" diye seslendim. Bu çok havalı değil mi? Jessica kapıdan kafasını uzattı.
"Seni görmek isteyen biri var." Dedi sırıtarak.
"O biri kim peki?"
"Aa bence kendi söylesin."
Ne saçmalıyor bu kız? Jessica kapıyı kapatmadı hatta biraz daha açtı. Ve içeri o kişinin girmesini sağladı. Harry Styles benim ofisimde karşımda kocaman bir çiçek buketiyle dikiliyordu. Jessica bana göz kırptı ve kapıyı kapattı.