"Hey, biraz gülümse Ana." Ah evet gülümse! Pazar günümü evde oturup The Walking Dead izlemek varken sevgili arkadaşım (!) Perrie tarafından zorla dışarı çıkarılıyorum ve dışarıdan bahsettiğim alışveriş ise ( ki hiç sevmem) bu daha berbat bir hal alıyor. "Bu nasıl sarışın?" Oldukça sahte gülümsememe karşı gözlerini deviriyor.
Bu sefer gerçekten gülümsüyorum, hey insanları uyuz etmek en büyük hobim napabilirim? Perrie ile uğraşmak da öyle. Evet şu seksi bomba Zayn Malik'in sevgilisi olan Perrie. Ve benim en yakın arkadaşım olan, ne kadar huyumuz ve dış görünümüşüz aynı olmasa da iyi anlaşırız. Onun sapsarı kısa ve sevimli duran saçları varken benim, açık kahverengi tonlarında belime uzanan düz saçlarım vardı. Boyu kısa ve sevimliydi ben ise uzun ve seksi bir vücuda sahibim. Ah, evet güzel sayılırdım ve çokta mütevazı. Perrie'nin telefonunun melodisiyle düşüncelerime ara verdim.
"Sevgilim, seni çok özledim. "
Ah, mükemmel. Bir Zayn eksikti.
"Ah bu iyi olur.Ana alışveriş için pek de istekli değil birazdan yanınıza da oluruz öptüm. "
Ah, milyon kere mükemmel (!)
"Ne halt yiyorsun Perr?"
"Sadece çocukların yanına gidiyoruz bebeğim rahatla. Seninle tanışmak için can atıyorlar ve bende Zayn'i çok özledim şimdi sızlanmayı kes. " En azından alışverişten yırtmıştım bu da bir şeydi öyle değil mi? Evet kızlar kendimi kandırmak gibi bir huyum var. Herneyse. Perrie'nin neşeli bir şekilde
"Evet, geldik!"
diyince gözlerimi devirdim. Arabayı park etti ve indik. Vay canına gerçekten büyük bir evdi diyemeceğim çünkü bizim evde böyleyidi. Evet şu meşhur Fray ailesindeyim çok zenginiz falan filan. Perrie büyük bir heyecanla kapıyı çaldı. Ah sanki ilk defa görecek Zaynie'sini. Kapı açılır açılmaz Zayn 'nin boynuna yapışması bir oldu sarışının. Ve o iğrenç sulu öpücükler, ıyy.
" Hoşbulduk Zayn." dediğim zaman ayrılmayı akıl edebildiler.
"Ve bir numaralı uyuz arkadaşım da burdaymış, hosgeldin cadı." diyip sarıldı. Zayn ile yakın olmama rağmen gruptaki kimseyle tanışmamıştım ve bunu dört gözle beklediğim söylenemezdi. Hey, ne var? Tipim değiller. Hah.
" İçeri geçin , hanımlar. "
Sağol ya biz burda sabaha kadar dururduk ne gerek vardı Zayn'ciğim diyesim geldi ama demedim yapmayın o kadar da sinir bozucu olamam. Sanırım. İçeri girdiğimde odada tuhaf bir koku vardı ve bu koku Hey, biz pahalı parfümüz ve odada birbirimize karıştık diye bağırıyordu ve bunu ben duyabilirim evet. Oda da pek özel bişey yoktu sadece kocaman hd ekran olan tv dikkat çekiyordu ve ağzı cipsle dolu olarak gülmeye çalışan yada ben öyle anladım, bir çakma sarışın olan Niall vardı. Adını tabiki biliyorum, cahil değilim. Yani o kadar değilim.
"Hey, merhaba Perrie ve onun güzel arkadaşı."
Bunu söyleyen kişinin gözleriyle beni becerenen bir adet kıvırcık olduğunu gördüğümde sahte bir sırıtış atıp,
" Sanada merhaba azgın şey."
Harry denen kıvırcığın yüzü düştüğünde diğerleri kahkaha atıyordu ve bu benim hoşuma gitmişti.
"Merhaba ben Louis ve sana bayıldım kızım fena laf soktun. "
Ah, biliyorum.
" Bende Anastasia, ve oh teşekkür ederim."
"Seni sevdim Anastasia, bende Niall ve tanıştığımıza memnun oldum. " Kibar İngiliz veletleri, sevimli.
"Ne kadar güzel değil mi Ana yine mükemmel davranışlarıyla (!) ortama ayak uydurdu." Diye dalga geçen Perrie'ye
"Ah evet biliyorum mükemmelim." diye karşılık verdim.
"Pekala geçin oturun ve Harry kıza öldürücü bakışlar atma ya da herneyse Niall sende yemek yemeyi bırak ve gel. Ah Lou şu koltukta yayılma kızlar da oturusun ve Ana tanıştığım memnun oldum. " Vay canına, Liam gerçekten tam bir babacıktı. Eh, boşuna demiyorlarmış.
"Bende memnun oldum Liam."
Evet olmuştum kafa çocukları şu sapık bakışlı marul kafa hariç. Gidip tekli koltuğa oturdum ve bacak bacak üstüne attım. Elbisemi de düzelttim tabi şu sapık bakışlı marul kafaya karşı önlem alarak.
"Manken falan mısın?" diyen Harry'e döndüm ve bu soruyu çok duyuyorum, eh güzel bir vücudum var.
"Harry!"
Diye kızan Liam'a dönüp
"Ah, sorun yok. Bu soruyu sıkça duyuyorum ve değilim Harry."
"Olmayı düşün-" Koca bir hayır.
"Hayır." diyip sözünü kestiğimde
"Tamam bayan sinir. " cevabını aldım. Hey! Ben sinir falan değilim.
"Peki bay sapık." diyip göz kırptım. Bu marul kafa bir insan 10 dakika içinde nasıl birinden soğuyabilir
testini kesinlikle geçmişti. Diğerlerini sevmeme rağmen sapık bakışlı marul kafadan hoşlanmamıştım ve benden uzak dursa iyi ederdi. Aslında kıvırcık saçları onu sevimli yapıyordu yeşil gözleri kesinlikle mükemmeldi. Konuşurken öne doğru uzanan dudakları öpülesiydi ve vücudu ahh harikaydı! Tanrım ne saçmalıyorum ben , ıyy. Sanırım kendime yeni bir düşman edinmiştim ve bu yeni eğlence demekti.
Selam kızlar, bu ilk hikayem ve büyük bir heyecanla yazdım. Umarım beğenirsiniz. Yorum ve vote bekliyorum şimdiden teşekkür ederim.
