SİYAH'A MOLA

Bölüm 17

TOPRAK

Sahaya girer girmez Umut laf atmaya başladı. Yok korkakmışız da, yok erkek değilmişiz de... Bunun gibi bir sürü şey zırvaladı. Silahı aldığım gibi havaya sıktım. Bu onları korkutmak ve susturmak içindi. Ki öyle de oldu. Bunun ardından Denizler sahaya girdi. Kavga edeceğimizi nereden biliyorlardı? Şimdi buna kafa yormamalıydım. Zaten sonra ne oldu da bilmiyorum ama Umut'un topladığı çetesi korkudan dağıldı. Umut sonra kızlara laf atmaya başlayınca Kayra ve Anıl haklı olarak Umut'a saldırdılar. Ben tam hareket ediyordum ki Deniz kolumdan tutup önüme geçti. Gözlerini bana dikmiş gitme dercesine bakıyordu. Derin'de onları ayırmak için, pardon Kayra'yı aradan çıkarmak için aralarına girdi. Kayra bağırıp duruyordu ama Derin'in elinden kurtulamıyordu. Kayra, aradan çıkınca üçü Anıl'a saldırmaya başladı. Anıl'ı öyle görünce gözlerim doldu ve elim istemsizce silaha gitti. Gözlerim dolduğu için Umut'u tam seçemiyordum. Sonra Umut sandığım kişiye ateş ettim...

Aleyna'nın sesiyle silah sıktığım kişinin Umut olmadığını anladım. Anıl!! Aleyna'nın kucağında kanlar içinde yerde yatıyordu!. Ben ne yaptım...

DERİN

3 SAAT SONRA

Hâlâ hastanenin o koridorlarında oturmuş, Anıl'dan iyi bir haber gelmesini bekliyorduk. Ama ameliyathanenin kapısından ne bir giren vardı, ne de çıkan. Beklemek... beklemek hayatta en zor şeydi aslında. Arkadaşımız içeride can çekişirken burda elimiz kolumuz bağlı oturmak çok zor geliyordu.
"-Derin Anıl'a birşey olmaz değil mi?" Bana yalvaran gözlerle bakan Aleyna'ya olumlu şeyler söylemek isterdim ama gerçeği bende bilmediğim için onu yalnızca teselli edebildim.
"-Saçmalama Aleyna. Tabiki birşey olmayacak"
"-Hepsi Toprak yüzünden oldu" dedi ve ayağıya kalkıp, yerde oturmuş olan Toprak'ın önünde durdu.
"-Nasıl becerebildin? Anıl'a nasıl kıyarsın sen" Aleyna'nın bu sözleri üzerine Toprak'ta oturduğu yerden kalkıp Aleyna'nın önünde durdu.
"-Anıl'a isteyerek vurduğumu mu sanıyorsun?"
"-Evet. Onu hiç düşünmeden vurdun! " bu konuşmanın kötü sonuçlanacağını bildiğimiz için ben ve Deniz ikisinin yanına gittik. Kayra'da zaten Toprak'ın arkasındaydı.
"-Aleyna sen ne dediğinin farkında mısın?"
"-Emin ol farkındayım Toprak. Sen Anıl'ı vurdun! Hiç düşünmeden. Onu nasıl vurabildin. Nasıl kıyabildin!!" dedi ve Toprak'ın omuzuna vurdu.
"-Aleynaaaa!! Onu isteyerek vurmadım. Bunu bana nasıl söylersin sen. Anıl benim kardeşim lan. Bunu bana söylemeden önce iki kere düşünürsen iyi edersin"
"-Annesini öldüren birinin, kardeşini öldürmeyeceği ne malum. Sen bir katilsin. Cezanı çekeceksin"
Deniz bana işaret ettiğinde Aleyna'yı dışarı çıkarmamız gerektiğini anladım. Ve beraber Aleyna'nın koluna girdik.
"-Gel beraber dışarı çıkıp hava alalım biraz" dedikten sonra bahçeye gittik.

Bir banka oturduktan sonra Deniz su almaya gitti. O sırada telefonum çaldı. Arayan Kayray'dı.
"-Efendim Kayra"
"-Neredesiniz?"
"-Bahçedeyiz. Ne oldu?"
"-Anıl'ı odasına aldılar"
Bu haberi duyunca hemen telefonu kapattım. Denizin'de gelmiş olduğunu gördüm.
"-Kayra mıydı? Ne oldu?"
"-Anıl'ı odasına almışlar Deniz"
"-Bu şimdi mi söylenir" dedi Aleyna ve hastaneye doğru koşmaya başladı. Aleyna'nın arkasından ben ve Deniz'de ona yetişmeye çalıştık...

Odaya girdiğimizde Anıl'ı uyanıkken gördük. Ama yeni ameliyattan çıktığı için tam olarak gözlerini açmakta zorlanıyordu.
Aleyna elini tutmuş ona varlığını hissettirmeye çalışıyordu.
"-Aşkım. Bak burdayım. Hadi aç gözünü" diyen Aleyna'nın gözyaşlarıyla bataniyeyi ıslatmasını izliyorduk. Ama çok mutluydum. Çünkü Anıl uyanmıştı ve aramıza dönmüştü. Aklıma Toprak gelince odada olmadığını farkettim. Kayra'nın kulağına eğilip;
"-Toprak nerede?" Diye yalnızca Kayra'nın duyabileceği bir sesle sordum.
"-Aleyna'nın sorun yaratacağını düşündü. Bahçededir büyük ihtimalle"
Doktorun içeri gelmesiyle herkes sustu.
"-Evet. Anıl bey yeni ameliyattan çıktı. Şuan gözlerini açmasını bile beklemiyorduk. Sizi anlıyorum ama Anıl beyi biraz yalnız bırakmalısınız. Çünkü daha bilinci yerinde değil"
"-Biraz daha Kalsaydık" Aleyna'nın ısrarı üzerine doktor da izin vermeyince odadan çıktık.