Bölüm 12 - Pişmanlık

236 15 204
                                    

Herkese yeniden merhabalar. Bu hikayeyi 50 bölüme kadar yazmak istiyorum. İnşallah bölüm 50 final olucak. Bu kitap bitince, yeni kitap yazmayı düşünüyorum. Herneyse iyi okumalar herkese *_*

-Rose-

Olanlardan 3 gün geçmişti. Her gün Dianayla birlikte okula gidiyor, daha sonra da işe gidiyorduk.

Boşanma işini de çoktan halletmiştik.

Jack artık Jeremy ve benim birlikte olmamızı kabulleniyordu. Ben ve Jack Jeremynin evinde kalıyorduk.

3 gündür Justini görmüyordum. Çok özlemiştim. Ama bu sefer eskisi gibi olmayacağım. Eskisi kadar saf olmayacağım.

Jeremy benim çalışmamı istemiyordu.

Bende onu kıramamıştım. Jeremynin bir şirketi vardı. Orada çalışıyordu.

Jack de çalışıyordu. Bununla birlikte, her gün Dianayla birlikteydi.

Jeremyi sevecektim. En azından çalışacaktım. Çünki beni seven oydu. Benim için herşeyi göze almıştı.

Geçmişi unutmuştum. Yeni bir sayfa açmıştım, Jeremyle beraber.

Gece olmuştu. Jeremy ve Jack uyumuştu. Jeremyle beraber uyumak istemediğimi ona söyleyince, anlayışla karşılamıştı.

Uykum yoktu. Justini görmek, onunla konuşmak istiyordum. Ona sımsıkı sarılıp, kokusunu içime çekmek istiyordum. Ama o beni kandırmıştı. Aklıma gelince sinirleniyordum. Ona bunu neden yaptığını sormak istiyordum.

Ama yapamıyordum.

Olmuyordu işte.

Olmuyordu...

-Jeremy-

Jack ve Rose uyumuştu. Justin ne yaptıysa, cezasını ödeyecekti. Beni kandırmıştı. Jack Rose"u kurtarsın diye, ona adresi vermişti. Ama gerizekalı Jack, bulamamıştı Rose"u.

İnleme seslerini duyduğunda oradan kaçmıştı.

Salak diye geçirdim içimden.

Ailemiz Kanadada olsaydı, onlara anlatabilirdim. Justinin ne kadar aşağılık olduğunu bileceklerdi.

Justinin evine gidip, onu gebertecektim.

Planım buydu.

Sessizce evden çıktım. Rose ve ya Jacki uyandırmak en son istediğim şeydi. Arabama bindim ve Justinin evine doğru ilerlemeye başladım.

Kapıyı çaldım..çaldım..çaldım..

Açmadı. Neden açmıyordu ki kapıyı ? Benden mi korkuyordu yoksa ? Kahkaha attım.

Yaklaşık 2 dakika kapısını çaldım, açmadı. Kapıya tekme attım, kapı kırılmıştı, içeri girdim.

Justini bulma umuduyla tüm odaları gezdim. Banyo kalmıştı.

Banyoya girdiğimde, şaşkınlıktan titremeye başladım.

Bunu nasıl yapabilmişti ?

Hepsi benim suçumdu..Hepsi..Çok ileri gitmiştim.

Nasıl bu kadar şerefsiz olabilmiştim ?

O benim kardeşimdi..

-Diana-

Evde yalnız olmanın verdiği keyfle gülümsedim. Hemen cipsimi ve kolamı aldım, filmi izlemeye başladım. Filmin en heyecanlı sahnesinde, telefon çalmaya başladı.

Açmayacaktım. Bir filmi bile izleyemiyoruz.

Durmasını bekledim ama durmadı.

Hemen telefonumu elime aldım. Jeremy arıyordu.

"Ne var Jeremy"

"Diana..Just..Justin" sesinden ağlamış olduğu belliydi.

Hemen ayağa kalktım.

"Noldu Justine ? Çabuk cevap ver ! Jeremy cevap ver !"

Duyduğum haber beni gözyaşlarına boğdu...

Ben ne yapmıştım böyle ?

Neden onun mutlu olmasına izin vermedim ?

Sevdiğim çocuk mutlu olmayı hakediyordu.

Ama olamamıştı.

Hepsi benim suçumdu.

Hepsi.

Bir bölümün daha sonuna geldik. Kısa demeyin, her gün bölüm atıyorum :D Yalvarıyorum yorum yapın, vote verin :( 30-40 kişi okuyor ama oy vermiyor. Yorum yapmanızda çok önemli. Hikaye nasıl gidiyor ? Fikrinizi öğrenmek isterim. Yeni bölümün gelmesi için sınır +7 vote ve +120 yorum. Sizi seviyorum. Hoşçakalın *_*

Just Believe || BieberHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin