SAHTE - BÖLÜM 9

4.9K 199 30
                                    

Multide Eren var. :)

Instagram: sahte_wattpad_

Keyifli Okumalar!

***9. Bölüm***

Eslem...

Odama girince kapıyı kapatıp zıplayarak yatağıma atladım. Mutluluk, uzun bir aradan sonra kalbime tekrar uğramaya karar vermişti anlaşılan. İstemsizce gülümsemelerim, sürekli saçma hareketler yapmam deli gibi değil, mutlu bir insan gibi hissetmemi sağlıyordu ilk defa.

Elimi kalbime koyup yavaşlamasını bekliyordum. Beni seviyordu! Doruk Çağlar beni seviyordu!

Ne kadar aptal olduğumu düşünüyordum şimdi. Salak gibi beni dostu olarak gördüğünü falan sanmıştım. Hepsi de Eren malı yüzündendi. Bir daha tanımadıklarıma inanmamayı aklıma kazıdım.

Bir an mutluluğumu unutup kendime kızmaya başladım. Hiçbir şey söyleyememiştim. Şoktan dolayı konuşamamış, ona onu sevdiğimi söyleyememiştim. Ama o anlamıştı. Bir kez daha konuşmadan ne hissettiğimi anlamıştı.

Hemen Damla'yı aramam gerektiğini düşündüm. Heyecanla telefonumu çantamdan çıkardım. Damla'yı aradığımda hemen meşgule attı. Kaşlarımı çattım. Bir şey olmamış olmasını umuyordum.

Nasıl olsa yarın öğrenirim diyerek ödevlerimin başına geçtim. İnek öğrenci tabirine uymasam da ödevlerime önem verirdim.

Dedi bugün babasından habersiz okula gitmeyen kız.

İçimden geçirdiğim cümleye güldüm. Okula gitmeseydim olanların hiçbiri olmazdı. Belki de Eren'e teşekkür etmeliydim bugün okula gitmeme engel olduğu için.

Evet, saçmalamaya başladığıma göre kesinlikle şu düşüncelerimden kurtlumalıyım.

***

Telaşla kahvaltı masasından bir şeyler ağzıma tıkıştırdıktan sonra hızlıca masadan kalkarak kapıya yöneldim.

"Nereye kızım daha bir şey yemedin?"

"Yok babam doydum ben. Hadi görüşürüz." deyip babamın yanağından öptüm ve koşar adımlarla dışarı çıktım. Evin önündeki Doruk'un arabasını gördüğümde yüzüme kocaman bir gülümseme yayıldı ve kalbim hızlanmaya başladı.

Şu günlerde kendimi tanıyamıyordum. Tamam, eskiden de sıkça gülerdim ama şimdi resmen küçük bir çocuk gibi davranıyordum. Aşktandır! diye bağıran iç sesimi bastırıp arabaya yöneldim. Titreyen ellerimle kapıyı açtım. Tanrım ne oluyor bana?

"Günaydın." dedi bana yüzünde muhteşem ötesi bir gülüşle.

Ben salak salak sırıtıp o güzel gülüşünü izliyordum. Emre de bile bu kadar heyecanlandığımı hatırlamıyordum.

"Eslem, konuşsana."

"Ha-ne? Ah. Sana da günaydın."

Hayat yine bana kıçıyla gülmüş, sevgili olduğumuz ilk sabah rezil olmuştum. Lanet olsun ergenler gibi davranmaya başlamıştım.

Okula geldiğimizde elimden tuttu ve binaya girdik. Artık sahte değil de, gerçek tutuyordu elimi.

Sınıfa girdiğimizde Poyraz sırasında oturmuş telefonuyla uğraşıyordu. Bizi görünce suratında aptal bir gülümseme oluştu.

SAHTEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin