BÖLÜM 33: "PİŞMANLIKLARA YER VERME" (GK 2.KİTAP)

12.3K 727 896
                                    

selaaaaammmmm!!!!!

nasılsınız, okuriçeler?

umarım çok çok iyisinizdir. sizi en son bıraktığımda aşırı hüzünlü hissediyordum ama tam 4 ayın sonunda tekrar bu kitaba geri dönmüş olmama inanamıyorum. asla aklımdan çıkmadılar, asla onları unutmadım. umarım siz de Milay'ımı Ayaz'ımı ve diğer nice karakterlerimi unutmamışsınızdır. bölümün sonunda uzun uzun sohbet edeceğiz. şimdilik sizi bölüme alalım.

kaldığımız yerden devamke...

hoş okumalar. 🌙

AYAZ ALİZADE

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


AYAZ ALİZADE

Aşk kalbin nerede olduğunu insana gösteren haritaydı.

Milay benim aşkımdı.

Yaşadığım bu hayatın her köşe bucağı benim için özenle seçilmişti ama ben o hayatın hiçbir noktasına kendimi ait hissetmedim. Yıllar yaşımın hanesindeki rakamı yükselttikçe yaşanılan ömrün altında kaybolmak boynumun borcu olmuştu. Bir kez bile kendi adıma vermediğim kararlardan, benim için seçilen kravatların rengine kadar çoğu şeyden sıkılmıştım. Çoğumuzun berbat hayatları vardı, benim ise berbat bir hayatı seçecek şansım bile olmadı.

Babam kendi hayatını çalışmaya adamıştı ve ardında bir sürü miras bırakacaktı. Yıllarca benden babama layık bir oğul olmam istendi. Mutlaka babamın hayallerini devam ettirmeliydim, böylece toplum beni kabul edecekti. Babam gibi olmak için tüm hayatımı harcadım ama en sonunda hayat omurgamı kırdı. Belki de hayatımın dönüş noktası buradan başlıyordu. Geriye baktığımda kendi miladımı burada görüyordum.

Hayat, elinde kırmızı balonlu palyaço gibi sürekli şaka yapıyordu ama ben de artık ona gülümseyen çocuk değildim.

Belki de mutluluğun kanımda dolaşması gereken zamanlarda o odada, yapayalnız geçirdiğim yıllardı bana acımasız davranan? Etrafımda olan hangi arkadaşıma güvenebilirdim? İçimdekileri rahat bir şekilde dökecek arkadaşımın olmaması en büyük kayıbımdı, ailemin beni dinleyeceği hiç olmadı zaten.

Zaman okları döndü, döndü.

Kumsal'ı tanıdığımda benim gibi hayatından bıkmış birilerinin var olduğuna sevinmiştim. Kumsal'ın hayatı ve benim hayatım bir noktada öylesine kesişti ki ikimiz de yarattığımız enkazdan zevk aldık. Beraber hayatı kötülük olan insanların dünyalarını dağıttık. Kumsal sayesinde nefes aldığımı hissettim. İnsanları doğru yola çekmek kolaydı, zor olan beraber yanlış yolda yürümekti. Kumsal bazı zamanlar benim yerime de o yolda yürüdü.

Ekip kurma fikrini aklıma sokan şeytan da Kumsal'ın ta kendisiydi.

"Şaka yapmıyorum, Ayaz." dedi Murat yüzündeki gülümsemesiyle. "Niye bu kadar düşünüyorsun? Seçimini yap."

GÖKYÜZÜNÜ KUCAKLA Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin