BÖLÜM 42: "ŞEYTANIN NASİHATLERİNE UYMA"

6.6K 504 546
                                    

iyisiyle kötüsüyle 2021 yılını bitiriyoruz. size uzun bir konuşma hazırladım yine. bölüm sonunda buluşalım okuriçeler. bölümü oylamak unutulmasın.

hoş okumalar. 🌙

KUMSAL ÇAĞLAR

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

KUMSAL ÇAĞLAR

"Bina saldırıya uğradı da ne demek oluyor? Ortama nezaret etmesi için kapıdaki korumaları süs olsun diye mi ayarladık? Çıldıracağım ya! İlyas!" Eğilerek yerdeki küçük çantama koyduğum mini silahımı çıkardım. Böyle durumlarda iyi arkadaşımdı. Kulaklığıma dokunarak daha yüksek sesle bağırdım. "İlyas! Sana diyorum aptal! Hemen terasa çık ve Ayaz'a aşağı inmesini söyle. Ben buraları kontrol edeceğim."

İlyas, "Anlaşıldı!" dedi ve kulaklığını kapattı. İlyas yaşı küçük olmasına rağmen böyle olaylara oldukça alışmıştı ve bu onun gibi birisi için çok kötüydü. Gidip ders falan çalışabilirdi mesela?

"Kumsal, ben sağ tarafı kontrol edeceğim, sen de Emir'le diğer tarafa git." Bu sefer kulaklıkta konuşan kişi Kaan'dı. "Duyduğumuz silah sesleri muhtemelen binanın diğer kısmından geldi. Tüm koruma ekipleri aşağı katı kontrol altında tutmaya çalışıyor. Yakut'la ben de sağ tarafta olacağız. Şey bir de polisi aramalı mıyız?"

"Tuğrul'u demek istedin sanırım." Kulaklıkta sesi duyulan kişi nihayet ki Ayaz'dı. "İlyas halledecek o işi. Bu kez mağdur durumundayız, polisin burada olması lehimizə olacaq. Kumsal, hardasan?"

"Heykellerin oradayım." dedim, sürekli etrafı kolaçan ediyordum. Demin birkaç el duyulan silah seslerinden sonra salondaki insanlar hemen tahliye edilmişti. Bu eli silahlılar nasıl içeri geçmeyi başardığını daha sonra öğrenecektik. Emir'e doğru dönerek, "Korumaların başında kim vardıysa hemen yanıma gelsin. Saldırı yapanlar her kimse içlerinden biri olmalı." dedim.

Emir, "Emin olmadan kimseyi suçlamayacağız." dedi.

"Tamam be adalet bekçisi seni. Ben tek başıma yaparım, sen korumaların yanına git." Elimdeki silahla onun yanından ayrıldığımda Emir arkamdan, "Sakın aptalca bir şey yapma." dedi. O, hep bizi böyle şeylerden uzak tutmaya çalışıyordu ama biz ne yapabilirdik ki? Her şey ayağımızın altına geliyordu direkt.

Büyük kapıların yanından geçerek ana koridora geçtiğimde Ayaz'la karşılaştım. "Sesin nereden geldiğini bulabildiniz mi?"

"Kaan, korumalarla beraber binanın arka tarafına gitti. Nedense bunun bir çeşit dikkat toplama olduğunu düşünüyorum. Bu işi hiç sevmedim ben. Burnuma kötü kokular geliyor." Silahın namlusunu yere doğru indirdiğimde Ayaz onaylarcasına başını salladı ve beraber çıkışa doğru ilerledik. Koruma ekibin bir kısmı da buradaydı.

GÖKYÜZÜNÜ KUCAKLA Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin