Secret Obsession

21. Bölüm

O kadar sinirliydi ki beni görmüyordu bile .Baekhyun karşılık olarak,

- " Üzgünüm Sehun tabiki onu öldürmek istemedim yanlışlıkla çarptım."dedi.

O sırada içerden Soo'nun yorgun sesini duydum.

- " Hyung "dedi.

Ve Sehun hızla arkasını döndü.

Demek ki duymakla ilgili bir sorunu yoktu. Soo kapıya doğru yaklaştı ve kapıdan tutunarak,

- " Baekhyun hyungun bir suçu yok ben onların arasına girdim farketmediler bile."

Cümlesini bitirir bitirmez kaymak üzereyken onu tuttum ve Sehunun beni itmesi bir oldu.

Soo ona döndü ve işaretlerle bir şey söyledi. Sehunun şaşırmış yüzü ve bana olan bakışındaki yumuşama ne söylediğini deli gibi merak etmeme neden olmuştu. Ardından Baekhyun söze dahil oldu.

- " Luhan sen Sooyu yatağına yatır ben aşağıdan tıp okuyan ayık birini bulup yukarı getireceğim ve Sehun sende benimle geliyorsun." dedi.

Odaya girip onu yatağa yatırdığımda

- " Şaşırdın öyle değil mi? Bu ailemizin özenle sakladığı bir sır. Bu yükü sana yüklemek istemezdim ama senden kimseye bahsetmemeni rica ediyorum."

- " Sorun değil. Bir gün bir yerden duyarsan o kişinin ben olmayacağım konusunda emin olabilirsin."

- " Umarım böyle bir şeye gerek kalmaz."

- " O seni duyabiliyor."

- " Evet duymakla ilgili bir sorunu yok sadece konuşamıyor. "

- "Ah... Anladım, üzgünüm." deyip başımı önüme eğdim.

- " Teşekür ederim beni sudan çıkarttığın için..."

- " Yüzme bilmediğini söylemiştin. "

- " Ah, evet..." yüzünde oluşan tatlı tebessüm bende koruma isteği uyandırıyordu.

- " Doğum günün kutlu olsun."

Gözlerini kocaman açarak,

- " Öğrendin mi?" diye sordu.

Başımı hafifçe yukarı aşağı salladım.

- " Ne zamana kadar şişman, kısa ve asosyal olduğunu benden saklayabileceğini sanıyordun?"

Önce ciddi ifadesini bozmadı sanırım hareketlerimi tartıyordu. Sonra gülümsedi,

- " Sana söylemiştim." dedi.

- " Evet oldukça şaşırtmaca yaptın.
Doğum günü çocuğunun çirkin olduğunu söyledin asla sen olduğunu anlayamayayım diye."

- " Burdan beni yakışıklı bulduğunu çıkartabilir miyim?"

- " Aynaya hiç bakmıyor musun?" dedim. Alaycı bir ifadeyle kaşlarını çatması beni eğlendiriyordu.

- " Henüz değil ama belki büyüyünce yakışıklı bir delikanlı olabilirsin."

Yerinden doğrulup omzuma sağlam bir yumruk geçirdi.

- " Neden her zaman bu kadar alaycısın?"

Omuzlarından tutup onu yatağa bastırdım.

- " Sehuna benim hakkımda ne söyledin?"

Göz gözeydik ve yatağa iyice pısmış yavaşça yutkunmaya çalışıyordu.

Benden etkilendiği belliydi. Sanırım dalga geçmiyordu ve onunla oynamak bana inanılmaz bir keyif veriyordu. Kısa sürede kendini toparladı.