34. Bölüm

56 8 3
                                    

Sessizliğe döndüm.

Gelen Sehundu.

Ondan nefret ederken bile nasıl gözüme nasıl bu kadar güzel görünüyordu. Apar topar ayağa kalktım.

Telefonuna bir şeyler yazıyordu.

Sonra bana gösterdi.

Özür dilerim.

Ben konuşamadığım için senden kaçtım.

Bana doğru bir adım daha attı.

-"Yaklaşma."

Tekrar yazdı.

Beni affetmen için ne yapabilirim?

Mesajı görünce sinirli bir kahkaha atmama neden oldu.

-"Defolup gidebilirsin."

Kapıya doğru yürüdü ona bakmayı kestim bedenim alev alev yanıyordu sanki. Kapının açılma sesini duymadan hızlı adımlarla bana yaklaştı ve ona engel olamadan beni öptü.

Onu öyle sert ittim ki çalışma masasına çarpıp kitapları düşürdü. Şaşırmışa benziyordu.

-"Sana gitmeni söyledim." 

 Yere düşen defterlerden birini aldı.  Kocaman harflerle hırsla,

BENİMDE CANIM  YANIYOR,   yazdı.

Sonra başka bir sayfa çevirdi, 

BAĞIRAMIYORUM DİYE SESİMİN YÜKSEK OLMADIĞINI SANMA.

-"Bunu bana söylemediğini düşündükçe yüzünü dağıtmak istiyorum Sehun."

Özür dilerim binlerce sayfa özür mektubu yazabilirim.

-" Neden konuşamıyorsun?"

Başıma çocukken gelen bir olay yüzünden bir kaçırılma. Orada bir çocuk vuruldu ama her şey karmakarışık.

Onunla konuşmak zor geliyordu ama merak ediyordum.

-" Luhan tedavi için gittiğini söyledi."

Ayağa kalkıp yanıma geldi. Yatağın yanında diz çöküp ellerini saçlarıma doğru uzattı ama başımı çevirdim.

Telefonunu yerden aldı ve tekrar yazdı.

Ben çocukluğumdan beri tedavi görüyorum görünürde hiçbir şey yok. Fizyolojik hiçbir sorun yok. Kafamın içinde bir yerleri kapattığım için konuşamıyorum ve o anılar o kadar derindeki açmaya çalışırken. 

Dudaklarını yalayıp yeni bir mesaja geçmişti.

Açmaya çalışmak çok zor.

Ve vazgeçmiştim

Sana rastlayana kadar

Şimdi tekrar konuşmak istiyorum

Lütfen bana bir sebep ver

Ellerini tekrar saçlarıma uzattı bu sefer karşı koymadım dokunuşuyla gözlerimi kapattım. Dizlerinin üzerinde doğruldu gözlerimi öpmeye başladı. Alnımı, yanaklarımı, burnumu... İki elimle kollarını tuttum bu iyi fikir değildi ama kollarımdan kurtulup benimle birlikte yatağa uzandı. Dağılmak üzere görünüyordu.  Onu üzerimden itme fikri beni korkuttu. Tekrar kalkamamasından korktum. Dudakları dudaklarıma değdi. Önce karşılık vermedim ama dayanamadım.

 Sonra üzerimden kalktı ve yanıma uzandı karanlıktı sadece dışarıdan gelen ışık vardı.

-"Eve nasıl girdin?"

Tekrar telefonuna uzandı. Bunun onun için ne kadar zor olduğunu o an anladım konuşmak için her zaman yazacak çizecek bir şeylere ihtiyaç duyuyordu.

Soo aşağıda bekliyor belki babanla karşılaşırım diye onu da getirdim.

-"Luhan bana videodan bahsetti."

Başını yan çevirip bana baktı ve tekrar yazdı.

Er ya da geç birileri öğrenecekti.

-"Gerçekten okulu bırakacak mısın?"

Bilmiyorum her şey alt üst olmuş gibi hissediyorum.

Luhan babanın seni buradan göndermek istediğini söyledi.

Bakışlarımı kaçırdım.

-"Beni burada istemiyor."

Ben istiyorum. Benimle kal.

Hali içime dokunuyordu her zaman gururlu ve ulaşılamaz görünen Oh Sehun yatağımda bana onunla kalmam için yalvarıyordu. Aklıma okulda geçirdiğimiz bazı anılar geldi her zaman güneş gözlüğü ve kulaklıkla gezişi.  Birileri onu sıkıştırdığında kaçmak için ne kadar çaba sarf etmiştir. Herkese karşı rol yapmak, bana bile.  Daha fazla dayanamadım ve uzanıp onu öptüm.

Gözlerimin içine uzun uzun baktı.

Sonra, seni bırakıp gittiğim için üzgünüm, yazdı,  o gece...

Aklımı başımdan almıştın ve ben çok korktum.

Daha fazla uzatmak istemedim.

-" Evet bu konuda Amerika da bir efsane olduğum konuşulur."

Espri yaptığımı anlayınca gülümsedi.

Öyle mi? Kule kule gezip Rapunzellerin kapısına dayanan  birdeli olduğun mu?

Beni tekrar güldürdü. 

-"Ne yapacağız? İkimizde baştan aşağı yaralarla doluyuz Sehun. Kendimizi iyileştiremezken birbirimize nasıl iyi geleceğiz?"

Uzun bir süre hiç kıpırdamadı sonra işaret dilinde bir hareket yaptı sonra telefonunu aldı ve bu işaret bilmiyorum demek, dedi sonra hareketi tekrarladı.

Sonra başka bir işaret daha yaptı ve sonra tekrar yazdı bu da sadece seni istiyorum demek

Hareketi tekrarlamaya çalışırken onu kendime çektim yeni bir dil daha öğrenmem gerekiyordu.



Okuduğunuz için teşekkürler.




















Secret ObsessionHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin