24. Bölüm

222 22 15
                                    

Baekhyunun çaldığı parça medyada bulunmaktadır dinlemenizi tavsiye ediyorum :) iyi okumalar ^^

BYUN BAEKHYUN

Beethoven'ın Moonlight sonatası... Bu müzik beni sakinleştiriyordu.

Müzik odasında kimse yoktu. Etrafıma doluşan kızlar, videoya almaya çalışan lüzumsuz tipler beni rahatsız edecek kimse yoktu. Sakince çalabiliyordum.

Özgürce...

Ne kadar çaldım hatırlamıyorum ama beni sakinleştirmeyi başarmıştı.

Son notaya basıp gözlerimi açtığımda kapının kapandığını duydum. İçerden biri çıkmıştı. Nasıl fark etmemiştim.

Hızla peşinden dışarı çıktım. Belli ki beni sinsice dinlemişti. Sinsilikten nefret ederdim.

Koridorun sonundan dönen birini gördüm, ya oldukça hızlı yürüyordu ya da baya uzun bacaklara sahipti.

Kestirmeden gidip karşısına
çıkmaya karar verdim. Son dönemeçten dönerken birden karşısına çıkmamla bana çarptı ve elindeki dosyalar havaya fırladı.

Kağıtlar havalandı ve sağanak bir kağıt yağmuru başladı. Uçuşan kağıtların arasından onu görebiliyordum.

Chanyeol'du...

Bu saatte buralarda hayra alamet gezmezdi bu çocuk.

- " Lanet olsun Baekhyun derdin ne senin?"

Beni gördüğüne şaşırmamıştı. Neden şaşırsın ki az önce beni baya baya dinlemişti.Ona doğru avcumu uzattım.

- " Ödeme yap."

Şaşırdığı belliydi hayal kırıklığıyla etrafa bakıyordu. Bu kağıtları tekrar düzenlemesi haftalarını alabilirdi bence. Yani benim için o
kadar sürerdi düzenleme konusunda pek iyi değilim.

- " Yine ne saçmalıyorsun?"

- " Konser. Az önce izinsiz dinlediğin konserimin ödemesi."

Gözlerini devirdi.

- " Konser sayılmazdı. Sadece bir parça Baekhyun. "

- " Ah ha! İtiraf ettin! Neden teşekür etmek yerine sinsice kaçıyordun?"

- " Neden bahsediyorsun? Luhana bakıyordum tesadüfen gördüm. Bibirimize selam verecek kadar yakın olduğumuzu sanmıyorum."

Çenesindeki morluğu görebiliyordum. Partiden hatıraydı. Tanrıya şükür onun bende bıraktığı izleri gömleğimin altında saklayabiliyordum.

Yere eğilip kağıtları toplamaya başladım. Aramın onunla kötü olmasını istemiyordum ama bu asi tavrıyla nedense hiç mümkün olmuyordu. Bir süre beni izledikten sonra o da eğildi ve kağıtları tek tek toplamaya başladı.

Kağıtları okurken bir şeyler kafamda belirmeye başlamıştı. Şaşkınlıkla dönerek,

- " Bunlar senin tezin mi?" dedim.

Soğuk bakışlarını gözlerime düşürdü.

- " Evet. Bir şeyleri berbat etmekte üstüne yok." dedi.

Sinirlendiğimi hissettim. Çabaladığımı görmüyor muydu? İlk kez bir arkadaş grubuna dahil olmak istiyordum ama o bunu imkansız kılıyordu.

- " Neden?" dedim.

Yüzüme bile bakmadan,

- " Ne neden Baekhyun? "dedi.

- " Neden bu kadar zor sana ulaşmak?"

Secret ObsessionHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin