25. Bölüm

209 24 14
                                    

OH SEHUN

M.K: Duyduklarım doğru mu?

Gelen mesajla ekrana bakarak gülümsedim. İsmini değiştirmemiştim. Onun yazdığı gibi kalsın istedim. Ve iki gündür yazdığı mesajları aptal aptal okuyup gülmeme rağmen cevap vermiyordum.

Ama bu mesaj diğerlerinden farklıydı. Öncesinde beni güldürmeye çalışan komik ve saçma şeyler yazıyordu. Buysa garip bir şekilde canımı sıkmayı başarmıştı.

Sehun: Hangi duydukların?

M.K: Baekhyunla mı berabersin?

Sehun: Baekhyun mu? Bu da nereden çıktı şimdi?

M.K: Ortalıkta senin sevgilin olduğunu söyleyerek gezen o!

Sehun: Yok öyle bir şey.

M.K: Belli ki yine de baya yakınsınız mesajlarımı ona okuttuğuna göre!

Sehun: Saçmalama. Mesajlarını kimseye okutmadım!

M.K: Aramızda geçenleri biliyorlar Sehun! Baekhyun da o küçük sinsi kardeşinde bununla rahatça dalga geçebiliyorlar!

Sehun: Bu mümkün değil. Onlara bir şeyden bahsetmedim.

Aklım allak bullak olmuştu. Hızla kalkıp Soo'nun odasına gittim şanslıydım Baekhyun da
buradaydı. Pes oyunuyorlardı. Tv'nin önüne geçip kollarımı bağladım. İkiside sağ sol yapıp görüş alanlarını arttırmaya çalışıyorlardı.

- " Çekil önümden Rapunzel bu oyunun ödülü büyük kaybedemem." dedi Baekhyun.

O an ellerim buz kesti ikisinin de elindeki kumandaları alıp yatağa fırlattım hayretle bana bakıyorlardı.

》Telefonumu mu karıştırdınız?

Soo'nun gözleri kocaman oldu.

- " Hyung açıklayabilirim."dedi

》 Ne cesaret Soo! Bunu ne cesaretle yaparsın!

Sinirliydim ve üzerine yürüyordum o sırada Baekhyun araya girdi ve şiddetle onu koltuğa itmem bir oldu.

- " Mesajlar Ipad' e düşmüş Sehun tesadüfen gördük üzgünüm."

》Değilsin! Bunu neden kullandın? Neden ona söyledin? Sen benim sevgilim misin? Bana aşık mısın?

Baekhyun korkuyla gözlerime baktı.

- " Seni rahatsız ediyormuş gibi göründü. Ukala piçin teki hem partide onu fena halde benzetmiştin mesajda da sürekli tersliyordun. İstemediğini düşündük."

》İşime burnunuzu sokmayın!

İkiside kıpırdamadan beni izliyordu.

》IPad《 deyip elimini uzattım. Soo hızla kalkıp masanın üzerindeki Ipadi bana uzattı.

- " Üzgünüm"dedi.

Sadece gerçekten üzgünken dilsiz alfabesini kullanırdı.

Omzuna dokundum ve odadan hızla çıktım. iki küçük aptal yeterince karmaşık değilmiş gibi işleri iyice allak bullak etmişti.

Sehun: Üzgünüm... Mesajlarımı okumuşlar.

...

Sehun: Ben onlarla konuştum. Bir daha asla böyle bir şey olmayacak.

...

Sehun: Kai... Üzgünüm.

M.K: Nasıl bir duygu? Çaresizlik...

Secret ObsessionHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin