Bölüm 1

1.2K 30 5
                                    

Merhaba millet benim ilk hikayem umarım beğenirsiniz desteklerinizi esirgemeyin :)

Bölümün şarkısı:Maître Gims "Est-ce que tu m'aimes ?


. . .

  Koştum ama yetişemedim.Uçurumdan düşüşünü izledim benim dokunmaya kıyamadığım bedeni şimdi denizle buluşmuştu.''Ömeeerrrrrrr'' diye bağırdım duymasını bekleyerek.Hıçkırıklarım sesime karıştı.

  Kan ter içinde uyandım.Elif'in sesiyle kendime geldim.Ama hıçkırıklarım gerçekti o sesime gelmişti bir şey olduğunu sanıp.''Sakin ol.Geçti. Sadece bir rüyaydı.'' deyip beni sakinleştirmeye çalışıyordu ama beni şuan sadece Ömer'i görmek rahatlatabilirdi.Onu göremesem bile sesini duymalıydım.

   Saate baktım 4 e geliyordu.Yarın erken kalkıp tüm gün toplantıda olacaktı uyandırmaya kıyamasam da şansımı denemek istedim.Hemen kalkıp şarjda ki telefonumu aldım ve ismini buldum.Telefonun çalmasına izin verdim kendimi sakinleştirmeye çalışırken ama uyuyordu duymamıştı. Nasıl olsa sabah uyandığında arardı desem de yoğun olduğunu bildiğim için beni aramasını istediğimi söyleyen bir mesaj bıraktım.Aramasını garantilemiştim.Artık uyumalıydım dersim yoktu ama adliyeye uğramalıydım.Yatakta ne kadar dönsemde uyuyamadım.Üstümdeki şortlu ve askılı geceliği umursamadan balkona çıktım ben ne zaman umursamıştım ki zaten umursayan annem ve babamdı.Balkona çıktığımda saat 5 e geliyordu haliyle hava serindi biraz oturduktan sonra üşümeye başladım ama aldırmadan oturmaya devam ettim.Beni üşüten bu soğuk iyi gelmişti

   Soğuktan nefret eden benim bu kadar saat balkonda kalmam hayra alamet değildi.Elifte bunu biliyordu elinde bir pikeyle balkona yanıma geldi.Pikeyi omuzlarıma bıraktı iyi olup olmadığımı sordu iyi değildim ama anlatmakta içimden gelmiyordu iyiyim deyip geçiştirdim.İyi olmadığımı anlamıştı ama konuşmak istemediğimi anlayıp üstelemedi.Ömer'i çok özlemiştim uzun zamandır görüşmemiştik ikimizde çok yoğunduk o  1 yıldır  çalıştığı şirkette müdürlerinin gözüne girmek için fazlasıyla çalışıyordu bende hukuk 4. sınıfta olduğum için fazlasıyla zorlanıyordum.Belki de bu rüya onu görmek için bahanem olmalıydı hızlıca balkondan kalktım. 

  Saate baktığımda 7 ye geliyordu.Önce kahvaltı etmeliydim uzun süredir uyanıktım.Dolaptan aldığım mantarları iyice yıkayıp doğradım onları biraz yağ eklediğim tavaya kavrulmak üzere bıraktıktan sonra dolaptan sosisleri alıp onları da doğrayıp tavaya attım.Üzerlerine biraz suyla karıştırdığım salçayı ilave ettim üzerine birazda kaşar rendeleyip ocaktan indirdim.Sofraya kahvaltılıkları çıkardım portakal suyunu bardaklara koydum.Durup sofraya baktım hamarat kızdım aynı zamanda zeki tabi güzelliği de unutmamak lazımdı.Beni alan yaşamıştı.Elifte sanki zihnimi okur gibi 'Şanslı Ömer '' dedi. Şanslıydı tabi benim gibi kızı nereden bulacaktı.Sohbet ederek kahvaltımızı bitirdik toplama işini Elif'e bırakıp odama gittim. Saat 10 geliyordu hızlıca banyoya girdim.Çıkınca hemen dolabın karşısına geçip ne giyeceğime karar vermeye çalışırken işi erken biten Elif Hızır gibi imdadıma yetişmişti.Beyaz dizlerimin biraz üzerinde olan dantelli eteğimi üzerine de pembe şifon kolsuz gömleğimi giymiştim. Yola gideceğim için rahat olmalıydım o yüzden altına da beyaz babetlerimi giydim.Pembe kol çantamın içine gerekli eşyalarımı doldurdum.Ömer'in benim için aldığı hayat ağacı kolyesini taktım sıra makyaja gelmişti.Her zaman ki Nomakeup makyajımı yapıp çıktım.

11 İzmit otobüsüne yetişmiştim. Çok yorgundum.İzmit Bursa arası iki saatti.Yanıma konuşkan bir teyze oturmasa bu saati dinlenmekle geçirebilirdim.Cam kenarı 5 numaraya oturdum kulaklıklığımı taktım.Araç hareket etmeye başladığında tam yanıma kimse gelmedi diye sevinirken otobüs durdu ve bir teyze bindi.Selamünaleyküm dedi oturdu.Aleykümselam deyip kulaklıklarımı takacaktım ki soru yağmuru başladı.'' Nerelisin kızım ? Kaç yaşındasın okuyor musun ? Baban ne iş yapıyor ? Kaç  kardeşsiniz !soruların ardı arkası kesilmiyordu en sonunda sevgilin varmı diye sordu .'' var teyze dedim onun yanına gidiyorum izmit'e '' Bu belki susmasını sağlardı.Düşündüğüm gibi de olmuştu benden oğluna kısmet olmayacağını anlayınca susmuştu.Kalan 1 saatimi uyuyarak geçirmişti.

İndiğimde saat 1 di ama Ömer hala aramamıştı.Bende sürpriz yapmaya karar verdim.Aramama gerek yoktu.Paspasın altında her zaman yedek anahtar olurdu.Evin yakınlarındaki marketten alışveriş yapıp evin yolunu tuttum.

  Uzun süredir onu görmediğim için heyecanlıydım.Tanıştığımız günü dün gibi hatırlıyordum

Üniversiteye geleli 2 hafta olmasına rağmen katıldığım fotoğrafçılık öğrenci kulübünün başkanıydı.Dersim olduğu için toplantıya geç kalmıştım hızlı bir şekilde toplanılan amfiye girdim.Fakat üst kapıyı kullanmam gerekirken alt kapıdan girip öncelikle tüm dikkati üzerime toplayıp rezil olmuştum.Daha bu rezilliği sindirememiştim ki utancımdan gözüm bir şey görmediği için merdivene takılıp düşmüştüm.Yerden nasıl kalkacağımı düşünürken bir anda omzuma dokunan elle irkildim.Arkamı döndüğümde göz göze geldik.Gülümsedi ve elini uzattı.Elini tutup tutmamak konusunda kararsız kalıp aklımdan binlerce düşünce geçse de kendimi  onu elini tutmaktan edemedim. Kalktığımda iyi olup olmadığımı sordu iyiyim deyip arkaya yürüdüm.Arkamdan seslendi '' Esma '' .Olamaz dedim kendi kendime ismimi nereden biliyor sınıftan okuldan bu şehirden hatta ülkeden kaçmayı düşündüm ama yapacak bir şey yoktu.Yavaşça arkamı döndüm öğrenci kimliğim elindeydi.Düştüğümde orada kalmış olmalıydı ne olurdu sanki herkes gittikten sonra verse.Yapacak bir şey yoktu dönüp kimliği alıp oturdum.O kulübün etkinliklerini anlatmaya başladı konuşurken sık sık göz göze geliyorduk.Yanımdaki ikinci sınıf olduğunu anladığım kızlar yakışıklılığından bahsediyorlardı.Evet yakışıklıydı uzundu belki baklavaları da vardı ama beni rezil etmişti.daha doğrusu ben rezil olmuştum oda tescillemişti.

Kapısının önüne geldiğimde anılardan sıyrılıp evine baktım.Seneye bu şehirde oturacaktık hatta belki de bu evde. Benim okulum biter bitmez evlenecektik.Bahçe kapısını açıp Apartman kapısına geldiğimde kapı açıktı.Yavaş adımlarla yukarı çıktım.Elimdeki eşyaları kenara bırakıp paspası kaldırdım.Anahtarı alıp kilide taktım.Kapıyı çok zorlanmadan açtım zaten kilitli değildi.Geriye dönüp poşetleri aldım.mutfağa ilerlemeye başladım.İçeriden biri seslendi.'' Kim o? '' diye Ömer'di bu. '' Benim sevgilim '' dedim ellerimdeki poşetleri yere bırakıp koşarak sesin geldiği salona koştum.

Beni salon kapısında karşıladı Ömer üzerinde sadece pantolon vardı.Onu o kadar çok özlemiştim ki boynuna sarıldım üzerinde bir şey olamaması işime gelmişti.Ama o tuhaf bir şekilde sarılmamıştı beni özlememiş miydi acaba? Sonra kollarımı doladığım boynundan ayırıp gözlerime baktı '' Neden haber vermeden geldin ? '' dedi bağırarak neden bağırdığını anlamamıştım. '' Aradım akşam seni rüyamda gördüm çok korktum uçurumdan denize düşüyordun ve ben hiçbir şey yapamıyordum '' dedim . Beni kollarımdan tutarak odadan çıkarmaya çalıştı. Ne olduğuna anlam veremiyordum.Birden Ömer'in arkasından gelen kız sesiyle irkildim.'' Ömer kim bu kız '' dedi. Ben de anlamamış şekilde kıza baktım kızın altında kısa bir şort ve siyah sütyeni vardı sadece.

Olanları anlamakta zorluk çekiyordum.Kimdi bu kız ? Neden buradaydı? İkisininde üstü neden çıplaktı.Ben yaşadığım şokun ağırlığıyla yere çöktüm.Ömer '' Deniz giyin ve git '' dedi .

Kötünün İyisiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin