Bölüm 26

166 6 0
                                    



Berk 'ten

Ondan dudaklarımı ayırdığımda kıpkırmızı oluşunu izledim. Artık dudaklar susmuş sadece gözlerimiz konuşuyordu. 30 saniye bile sürmeyen bakışmamız bana saatler hatta asırlar gibi gelmişti. Hızlıca gözlerimi gözlerinden ayırıp binmesi için arabanın kapısını açtıktan sonra sürücü tarafına ilerleyip koltuğa oturdum.

Yol boyunca ikimizde konuşmamıştık. Aklıma onu evden alıp gölün yakınlarına götürdüğüm zaman geldi. İkimizinde düşüncesi o zamandan ne kadar farklıydı.

Otelin önüne geldiğimizde arabadan inip Esma'nın kapısını açtım. İnmesine yardım ettim. Anahtarı valeye verip Esma'nın elinden tuttum. Resepsiyona doğru ilerledim.

Resepsiyondaki kadın beni baştan ayağa süzdükten ve Esma'ya kıskanan bakışlarını yolladıktan sonra ismimizi sordu. ''Berk Esma Atahan '' dedim ağız dolusu. Anahtarlarımızı uzattı sanırım kral dairesiydi. Ege yapmıştı yine yapacağını. Görevli önde biz arkada odamıza kadar çıktık. Kapıyı açıp anahtarı bize teslim etti.

Odaya girdiğimizde gerçekten lüks döşenmiş büyük bir salon vardı. İkimizde hareket etmeden salonu inceliyorduk. Hareketsizliğimizi bozan ben olmuştum. Salonun içinde bulunan kapıya doğru ilerleyip kapıyı açtım. 4 kişilik bir yatak tam karşımda duruyordu. Üzeri gül yapraklarıyla süslüydü. Odanın içindeki diğer kapıya baktım kapı açıktı ve banyo olduğunu anladığım yerin lavabosu gözüküyordu. Esma da arkamdan gelip yanımda durdu.

''Önce sen mi duş almak istersin yok ben mi alayım ''

'' Ne için duş alacağız Berk ? '' Suratındaki endişenin sebebini anlayabiliyordum

''Esma banyonun icadından haberin var değil mi ? Hani insanlar kirlendiklerinde su ve sabun kullanarak kendilerini temizliyorlar. Şuan küvetlerde yapılan bir eylemken eskiden bunun için hamam kullanılıyordu. Biz Türklerde icadı epey eskiye dayanıyor.''

''Dalga geçmede gir yıkan gıcık. Ben uzanacağım biraz karnım ağrıyor ''

''Demek ilk geceden kocaya gıcık peki Esma Hanım '' deyip duşa girdim.

Onunla ne kadar dalga geçsem de benim karım olduğu gerçeğini hala kabul edememiştim. Normalde en özel ve güzel gecemiz olmasına rağmen ikimizde bu gece sadece yatıp uyuyacaktık. Maalesef ki bu gece ile sınırlı kalmayacaktı bu durum. Daha fazla düşünmemek için suyu açıp altına girdim.

Duştan çıkınca belime havluyu geçirip banyodan çıktım. Çıktığımda Esma yatağın üzerine cenin pozisyonunda gelinlikle yatmıştı.'' Esmaa '' diye seslendim sadece '' hıı '' diyebildi.

''İyi misin '' diye sordum yeniden endişeyle hayır anlamında kafasını salladı.Altımdaki havluyu umursamadan yanına oturdum. Saçımdan damlayan su yüzüne damlayınca istemeyerek de olsa gözlerini açtı. '' Neyin var ? Karnın mı ? '' diye sordum. Gözlerindeki acıyı görebiliyordum ama hiçbir şey yapamıyordum.

Hemen bavulumun yanına gidip içinden şort ve baksır alıp giydim. Giderken Esma içinde bavulundan şort ve tişört aldım. Esma'nın yanına geldiğimde dizlerini iyice kendine çekmiş olarak yatıyordu.

Arkasına geçip gelinliğinin ipini çözdüm. Bana karşı koymaya gücü yoktu. Onu oturur pozisyona getirip gelinliği kollarından çıkarıp gelinliğinin üstünün beline inmesine izin verdim. Elimdeki tişörtü kafasından geçirip üzerine giydirdim.

Tüm bunları yaparken arkasında olmaya özen göstermiştim. Yoksa kendimi tutabileceğimi sanmıyordum. Tişörtünü giydirdikten sonra onu yatağa tekrar uzatıp gelinliği ayakların çıkardım. Altına şortu giydireceğim sırada çamaşırındaki kanı fark ettim. Ağrısının sebebi anlaşılmıştı.

Şortu altına giydirdikten sonra bavulun yanına gidip çantada şu kanatlı şeylerden olup olmadığına baktım. Neyse ki bir tane vardı. Esma'nın yanına gelip onu kaldırdım. Banyoya girene kadar ona yardım ettim. Şaşkın gözlerle beni izliyordu. Klozetin yanına gelince eline çantadan aldığım şeyi verdim. Hala suratıma bakmaya devam ediyordu.

''Suratıma alık alık bakmaya devam edip kendin yapamayacaksan ben yapayım mı senin için '' dedim hayır demesini umarak . Hayır anlamında kafasını salladı bende kapıyı kapatıp odaya geçtim.

Yatağa uzandım. Sağ kolumu kafamın altına koyup tavanı izlemeye başladım. Kafamda Esma'yla tanıştığımdan beri geçen 3 ay vardı. Her şey ne kadar da hızlı gelişmişti.

Esma yavaş adımlarla gelip yanıma uzandı. Ağrısının devam ettiği belliydi. Bana arkasını dönüp yine cenin pozisyonu aldı. Bende ona arkasından sarıldım. Beni itmesini beklerken başımı boynuna gömmeme bile izin verdi. Kafamdaki bütün düşünceleri bir kenara bırakıp lavanta kokulu uykunun güzelliğine kendimi bıraktım.


Uyandığımda Esma yanımda yoktu. Telaşlanacağım sırada banyodaki su sesini duydum. Kahvaltıya inecek halim yoktu. Resepsiyonu arayıp kahvaltıyı odaya istedim.

Kahvaltı gelmeden Esma duştan çıkmıştı. Üzerini giyinmişti. Fakat saçları hala ıslaktı. Islak saçından tişörtüne dökülen damlalara aldırmadan yanıma gelip oturdu.

Kapı çaldı gelen kahvaltı olmalıydı. Kalkıp kapıyı açtım. Odaya giren bayan görevli beni üstsüz görünce gözlerini karnımdaki halen patentini almadığım kaslarına dikti. Esma yanındaki adamın ne kadar tehlikeli olduğunu yavaş yavaş anlıyor olmalıydı.

Hiç beklemediğim bir şekilde ellerini belime dolayıp başını kıza çevirdi. Bakışlarını göremiyordum ama o benim bakışı attığını tahmin edebiliyordum. Kız masayı hazırlayıp odadan çıkınca Esma da belimden ellerini çekti.

Şakayla karışık '' Birbirimize karışmayacağımızı sanıyordum ama '' dedim.

''Karışmıyor olmamız balayı odamda sana asılacaklarına izin vereceğim anlamına gelmiyor ''

'' O zaman balayı odasının gitmeden hakkını verelim ''

''Berk kaşınıyorsun sanırım. Giderken markete uğrayabilir miyiz ? Almam gerekenler varda ''

'' Tamam hadi kahvaltını et gitmeden uğrarız ''

İkimizde sessizce kahvaltımızı ettikten sonra yeniden yatağa uzandık. İkimiz her zaman olduğu gibi konuşmuyorduk. Tavandaki varakları inceliyorduk.

Saatime baktığımda çıkma zamanımızın geldiğini anladım. Esma çoktan hazırlanmıştı. Bende hazırlanıp bavulumu kapattım. Gelinlik ve damatlığı odada bırakmıştık diğer kalan şahsi eşyalarımızla beraber onları da eve göndereceklerdi.

Aşağı inip anahtarı teslim ettikten sonra arabaya binip hava alanına doğru yola çıktık. Esma yol üzerindeki bir markette inip ihtiyaçlarını aldı. Hava alanına geldiğimizde arabayı otoparka park edip bagajdan bavulları aldım.

Gişe işlemlerinden sonra beraber uçağın kalkacağı kapının önüne gelip beklemeye başladık. Uçak anons edilince yerimizden kalkıp içeri girdik.

Ben ilk defa business dışında normal sınıfta seyahat ediyordum.Koltuklar üçlüydü. Ben cam kenarına geçtim. Esma da yanıma oturdu. Bende gözlerimi kapatıp uçağın kalkmasını bekledim.

Gözlerimi açtığımda Esma'nın bacaklarına bakan öküzü görmemle sinirlerim tepeme fırladı. Sadece iki dakika gözlerimi kapamıştım. Esma da en az benim kadar tehlikeliydi.

''Karıcım aslında sen cam kenarına geçsen daha rahat izlersin '' deyip Esmayı olduğu yerden kaldırdım o ne olduğunu anlamamıştı çünkü uçağı beklerken cam kenarı için kavga etmiştik. Ama bozuntuya vermeden yer değiştirmeme izin verdi. Oturmadan tişörtün üzerine giydiğim gömleği çıkarıp Esma'nın kısacık şortundan açıkta kalan bacaklarına örttüm.

Adamın bakışlarını engellemek için bunlar yeterli olmamıştı. Bir daha kesinlikle normal sınıfta uçmamayı aklımın bir kenarına not ettim. Yoksa katil olacağım kesindi.

Elimi Esma'nın omzuna atıp başını göğsüme yasladım. Gözlerimi kapatıp burnuma gelen kokusunun tadını çıkardım.

Kötünün İyisiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin