ANTART-7 ✈

284 54 166
                                    

Merhaba ada halkı 😄 Ne oldu? Korktunuz mu? Merak etmeyin okuyucu ada halkına bir şey olmuyor 😄 Fakat kim bilir belki de yolunuz buraya düşerse o zaman dediğim şey doğru olmaz 😅

-Ceyhun

***

Yaptığı çalışma için @smellofthemoon okuyucuma çok teşekkür ederim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Yaptığı çalışma için @smellofthemoon okuyucuma çok teşekkür ederim. 😄

***

Önümü açmak için geçtiğim yerlerdeki otları elimle kenara itiyor, bastığım otları ezip başlarının eğilmelerini sağlıyorken durup gökyüzüne baktım.Ağaçların koca dalları gökyüzüne dokunuyormuş gibi uzanıyordu.Gökyüzüne serpilmiş beyaz renkli bulutların haricindeki gökyüzünün yoğun mavisiyle gözlerim acırken başımı gökyüzünden indirdim.

"Nereye gittiğimizi bilmeden kaç saattir yürüyoruz hem ben çok acıktım" Nisa sesindeki sitem eşliğinde dizlerinin üstünde oturur pozisyona geçip iki dirseğini dizlerinin üstüne koyduktan sonra ellerini de çenesinin altına koydu.

"Enkazın oradaki hayvanla karşılaşmaktansa açlıktan ölene kadar yürürüm daha iyi" Ceyhun bir elini bir ağacın gövdesine koymuş öylece dururken Buğra elini dudaklarının üstüne götürüp işaret parmağıyla sus işareti yaptıktan sonra

"Dinleyin" dediğinde ne olduğunu anlamaya çalışır gibi Buğra'ya baktım.

"Lütfen şom ağızlı olmadığını söyle" Nisa oturur pozisyonundan doğrulurken Ceyhun'a bakarak konuşmuştu.

"Tabiki değilim!" Ceyhun kelimelerini sarfettiğinde

"Şşş" diyerek Buğra'nın yanına ilerledim konuşmalar kesilince Buğra dudağının önündeki parmağını indirip

"Duydunuz mu?" diye sorunca bir an hepimiz birbirimize baktıktan sonra ortamın sessizliğinden yararlanarak dinlemeye başladık.Tam gittiğimiz yönden suyun kayalara çarpış sesi geliyordu.

"Sahili bulduk" sözlerimi bir çırpıda söylediğim.

"Çabuk olun gidelim"Buğra kafasıyla gideceğimiz yönü işaret ederken o yöne doğru hareketlendik.Sık ağaçların arasında ilerledikçe sahil görüş alanımıza girmeye başlıyordu.

"İnşallah yardım gelmeden yetişebilmişizdir" Nisa düşüncesi içimdeki endişeyi arttırırken

"Gelseler bile bizi almadan gitmezler illaki ararlar" Ceyhun kararlı konuşmasının ardından tereddütle

"Yani öyle umuyorum" dediğinde çoktan sahile çıkmıştık.Geldiğimizi görüp bize doğru hareketlenen insanlar olduğunu görünce yardım ekiplerinin daha gelmediğini görüp içim biraz rahatlasa da şimdiye kadar neden gelmediler diye de tekrar sıkıntı basmıştı.

Enkazın yanından geçerken birkaç kişi ölü bedenleri bir yere doğru taşıdıklarını görünce tekrar dehşete düştüm bu durma alışmak imkansız gibi bir şeydi.

ANTARTHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin