Yatağa sırt üstü düşmüştüm ve o da bana öylece bakıyordu.
Sonra hızlıca yastığı aldı ve yüzüme bastırdı. Nefes almam yeterince zor iken bir de benim oradan kalmak için harcadığım enerji oksijenin iyice azalması demekti. Çok fazla bastırmasa da sonuç itibariyle oradan kalkamıyordum.
"Burada ölürsem babam seninde benimle gömer ona göre."diyebildim kalan nefesimle.
"Sen bana hayvan mı dedin bücür?"
"Öyle bir şey demedim ben."
Tabiri caizse resmen sudan çıkmış balinalar gibi kıvranıyordum. Yastığı yüzümden çekince öksürmeye başladım.
"Bir an için beni öldürmek istediğini düşündüm."dedim, şaşkındım. Mimikleri hareket dâhi etmemişti.
"Sadece bir şakaydı."derken bile o kadar ciddiydi ki buna inanmak benim için oldukça zordu. Konuşmasına devam etti.
"Kelimelerini dikkatli seçsen iyi olur."
"Bana bir açıklama borçlusun. Beni kurtaracak tek kişi olmak ile ne demek istedin?"diye sordum.
"Seni olabilecek her şeyden koruman kurtarabilir unuttun mu?"dedi ve devam etti. "Bu da benim görevim."
Dediğinin anlamı bu değildi. Biliyorum. Ama şimdilik görmezden geliyordum işte. Göz devirdim ve sonunda yattığım yerden kalktım. Kapıya doğru yöneldim.
"Dur."
"Efendim."
"Bunun için mi geldin."diye sorduğunda kafamı salladım. Başka ne için gelmiş olabilirdim.
İlginç bir şekilde sürekli onunla konuşmak istiyordum. Fakat biraz öldürmeye meyilli görünüyordu. Bunun beni korkutmamış olması şaşırtıcıydı.
Kendi kendime sorular sorarak içeri dalan kişi "Oda da biri mi var."diye soru yöneltmişti. O kişi tabiki Barandı.
"Yok."
"Kiminle konuşuyorsun o zaman."diye sordu gözlerini kısarak.
"Kendimle."
"En azından açık sözlüsün."dedi ve devam etti. "Neden kendinle konuşuyorsun?"
"Benle konuşucak biri olmadığı için kendi kendime geçirdiğim adaptasyon bu çünkü."dedim.
"Deli olduğunu biliyorsun değil mi?"
"Maalesef evet."dedim gözlerimi devirerek.
Bana gerçekten de deli görmüş gibi bakması normal miydi?
Evet.
"Ya sen sussana."dedim sesli bir şekilde.
"Ne?"
Yine anlamsız bir şekilde bana bakıyordu ve ben ona rezil olmuştum. Aslında pek umrumda değildi.
"Susmanı istedim."diyerek durumu kurtarmaya çalıştım.
"Peki öyleyse."
Arkasına dâhi bakmadan odamdan çıktı.***
Akşam yemeği için aşağı indim ve masaya oturdum. Yemekte patates püresi ve köfte vardı.
Tabiki tek tabak olmasına şaşırmamıştım. Yine yalnız yiyecektim.
"Immm.. Yemek de lezizmiş."dedim kendi kendime. Zaten kimse beni duymuyordu. Konuşarak ortamı daha yaşanabilir bir hâle getirebilirdim.
"Beğendin mi?"
Ses beni korkutmuştu. Arkamı döndüm ve gelen sese doğru baktım. Ama ona cevap vermedim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
CESUR
Teen Fiction"Nereden başlasam daha çabuk biter." Bunu nasıl söyledim pek bir fikrim yoktu ama bu korkunç oyunun bitmesini istediğimden emindim. Beklemediğim bir anda bana yaklaştı dizleri dizime değiyordu. Sağ kulağıma yaklaştı. Nerdeyse dudakları kulağıma de...