37.Erva "İntikam?"

53.2K 1.7K 163
                                    

Hala içmek istemediğine eminmisin?" diye sarhoslugun verdiği etki ile içki şişesini Ateşe doğru uzattığımda donuk bakışları sanki midemi düğümledi.

"İstiyorum.. " dedi. ve bileğimden yakaladığı gibi Dudaklarımın üzerine kapandı.

*******

Dehşet içersinde donup kalırken, hissettiğim garip sıcaklık ve verdiği müthiş tat aklımı başımdan almıştı.

kendini öylesine kaptırmıştı ki tenime değen parmakları ruhumu okşar gibi tenime farklı bir sıcaklık yayıyordu.

Nefes nefese kalmış bir şekilde ayrılan dudaklarımızın tadı ve lezzeti bir an rüyada gibi hissettirmişti.

Kapalı olan gözlerimi yavaşça araladım... açık kalan ağzımı kapadım. bir anlık afallama ile birlikte karşımda gözleri kararmış bir şekilde bakan Ateşin gözleriyle karşı karşıya kalınca kaşlarımı Çatarak yutkundum.

" Seni adi Herif !!" diye haykırırcasına bağırdığımda. yumruk haline getirdiğim ellerimi göğsüne vurmaya başladım.

"Senden nefret ediyorum ! Duydun mu beni senden Nefret ediyorum" diye bağırıp öfkemi kustuğumda bileklerimi havada yakaladı.

"Sen iç dedin.. bende içt.." diye konuşmasını yarıda keserek bileklerimi ellerinden kurtardım.

"Sus allahın cezası sus!" dedim. bu aşağılayıcı duruma daha fazla dayanamayıp göz Pınarlarım yaşarırken, az önceki sarhoşluk hissi şimdi tamamen kaybolmuş gibiydi.

Ağlamamak için titreyen dudaklarımı birbirine bastırdım. gözlerim köşede duran vazoya takılması ile elime alıp bir hışımla yere çarptım. parçalara bölünen vazoya baktığımda, "Ben dedim diye öylemi !" dedim ve masanın üzerinde duran diğer bibloları elime alarak duvara fırlatmaya başladım.

"Seni tanıdığım günden beri hayatımı mahvettin ! Garsonluk dedin Çalıştım! Asistanım ol dedin kabul ettim ! Beni aşağladın sustum ! Babamla arkamdan iş çevirdin, beni yanında kalmaya mecbur ettin ! ve en önemlisi biz evlendik ! Onu Ayla mahvetti, Sense beni öldürdün ! Daha ne istiyorsun bende He söyle daha ne istiyorsun !!" diye bağırarak kıracağım birşey kalmayınca ellerim titremeye başladı.

Gözümden akan yaşı elimin tersi ile silip sesim fısıltı halinde çıktı "Bırak beni lütfen.." diye ilkkez sesim Yalvarır gibiydi.

Başımı yerden kaldırıp, Ateşle göz göze geldiğimde, hareketsiz bir şekilde, çattığı kaşlarıyla uzaktan öyle izliyordu. bağırıp çağırmama hatta eşyalarını kırmama donuk gözlerle sessizce öylece bakıyordu.

ardına dönmesi ile kapıya yöneldiğinde "Ateş.. "diye gidişine mırıldanırken, kapıyı ardından çarpıp çıkıp gitti.

Bir süre olduğum yerde öylece kalınca, Yatağın üzerine oturup, Ağrıyan şakaklarıma elimi bastırdım. aklım sanki bomboş kalmış gibi içim çekilmiş tükenmiştim.

Başımı yastığın üzerine yasladım. gözlerim belli bir noktada asılı kalırken sabahın ilk ışıklarına kadar uykusuz bir şekilde öylece uzandım.

Şimdi ne yapacaktım. Ateşle bir evin içersinde tekrardan nasıl dayanacaktım. olanlardan sonra benden bir şans istemesi ! Hayır hayır aklımı karıştırmasına izin veremezdim.

Düştüğüm bu duruma Dişlerimi birbirine bastırdım. 'Yeminim olsun Bu evden gidişim Ateşde derin yara açacak kadar ağır olacak !' diye mırıldandım.

****

Gözlerimi araladığımda yüzüme çarpan güneşin ışınları gözlerimi kırpıştırmama neden olurken, Ellerimle gözlerimi örtmeye çalıştım.

ERVA (Düzenlenecek)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin