Bulut'un ağzından;
Sema ile konuşmanın zamanı gelmişti, artık daha fazla oyalanamazdım ve onu da oyalayamazdım. Gitmek istiyordu buradan, haklıydı. Kim mutsuz olduğu yerde daha fazla kalmak ister ki?
Sema'nın odasının kapısının önünde kendi kendime bir sorgu provası yaparak, kapısını çaldım. içeride sadece Sema'nın olduğunu biliyordum çünkü annesi ve Elisa yemeğe gittikleri haber vermişlerdi bana. Peki neden kapıyı açmıyordu? Uyuyormuydu? "Herhalde uyuyor" diyerek kendi odama geri döndüm. Tamda hazırlamıştım kendimi oysaki ifade ve ifade dışı sorular için. Oflayarak odama döndüm ve oda içinde bir sağa bir sola yürümeye başlamıştım ki, aklıma Elisa'nın balkondan Sema'nın odasına geçtiği geldi. "Sadece uyuyup uyumadığına bakacağım. Bunda yanlış bir şey yok" diyerek balkona çıkıp Sema'nın tarafına geçtim.
Perdesi kapalıydı ama vazgeçmeye niyetli değilim. Önce kapıyı çalarak içerisini dinlemeye başladım. Kapıyı açmayınca uyuma veya banyo yapma ihtimali geldi aklıma. Sema'yı yalnız sorgulamak istiyorsam bunun bu gece olması gerekiyordu. Eğer ki bu gece kafamdaki soruları soramazsam başka sormak için fırsat bulamayacağımın farkındaydım. Emniyette ifade dışı soramazdım değil mi?
"Duştaysa eğer sessizce odama döner, daha sonra yine denerim şansımı" diyerek kapıyı açmayı denedim. Kilitli olma ihtimalini es geçtiğimi kapı açılınca anladım ve gülümsedim kendi kendime. "İçeri giriyorum Sema, müsaitmisin?" diyerek perdeyi açtım ve Sema'nın yatakta yattığını gördüm. Tam şansıma küsüp geri dönecekken yüzündeki terleri gördüm. Yanına yaklaşıp elimi alnına koydum. Ateş gibi yanıyordu. Hemen elimi alnından çekip kucakladığım gibi banyoya girdim ve soğuk suyu açıp küvetin içine yatırdım Sema'yı. Aklıma ateş anında evde yapılabilecekler listesini getirmeye çalışıyordum bir yandan da. Çok sıcaktı, belki de hastaneye götürmeliydim onu.
Neler yapabileceğimle ilgili hiçbir şey gelmiyordu aklıma. "Düşün Bulut düşün" derken sık sık ziyaret ettiğim doktor arkadaş geldi aklıma ve hemen aradım. İki üç kez çaldıktan sonra nihayet telefonu açabilmişti. "Deniz ben Bulut" diye başladığım cümlemi hiç konuşmasına fırsat vermeden "Yüksek ateşte yapılması gerekenleri söyle hemen" diye bitirdim. Deniz'de durumun ciddiyetini anlamış gibi "İlk olarak soğuk su ile duş aldır, ateşi düşmeye başlayacaktır. Yine de çıkardığın gibi boş bırakma alnına, kol altlarına, karnına ve bacaklarına soğuk sulu bez koy. Eğer düşmezse beni gene ara" dedi. Teşekkür edip telefonu kapattım ve Sema'nın alnına elimi yerleştirdim. Düşüp düşmediğini anlamaya çalışırken Elisa ve annesi konuşarak içeri girdiler. Sema'nın annesine seslenerek banyoya gelmesini söyledim. Ne olduğunu anlamış ve panik yapmamıştı benim gibi. Sema'nın yanından kalkıp onu annesine teslim ederken, ana tecrübelerini sergilemesini ve soğukkanlılığını izlemeye başladım. Biraz da olsa rahatlama hissettim çünkü annesi bu işte bildiğin uzmandı.
Belki sabahı Sema'nın ateşini düşürme çabasıyla etmiştik ama buna değdiğini görmek de ayrı bir keyifti doğrusu...Anonim telefon konuşması;
---- Efendim hastaneye getirmediler.
----- .................
---- Anlıyorum Efendim ama ilaç işe yarasaydı eğer şimdiye kadar burada olması gerekirdi.
----......................
---- Yarın pansumana gelmesi gerekiyor, mutlaka öğreneceğim efendim.
---- ..................
---- Tabii tabii... bütün belirtileri öğrenmeye çalışacağım. Siz hiç merak etmeyin. Gerekirse bir şekilde beyin tomografisi ve kan testi de isterim.
---- ................
---- komiserle gelmediği sürece karşı çıkamaz bana, içiniz rahat olsun. İyi geceler efendim.Sema'nın ağzından;
Gözlerimi açmamla alnımdaki bezi fark etmen bir oldu. Odaya göz gezdirdiğim de bütün herkesi aynı odada görmek; herkesten kastım Bulut, biraz tuhaf geldi. Annem baş ucumda, Elisa ayak ucumda, Bulut ise tekli koltukta uyuyordu. Su kaseleri ve bezlerden anladığım kadarıyla ateşim çıkmış olmalıydı ama akşam hatırladığım kadarıyla Bulut'la konuşuyorduk. Yani her şey yolundaydı, gerçi konuşmanın gidişatı ve sonunu düşünürsek biraz garipti ama kendimi sağlık açısından iyi hissediyordum. Sorgu bakımdan berbat hissetsemde!!!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GÖRÜNTÜ
Научная фантастикаÇok sıradan giden hayatım kafama aldığım darbe ile sıradanlığını kaybetmiş bulunuyor.. Görüntüler görüyorum... Baş ağrılarımla gelen görüntüler... Neden ve niçin sorularını henüz cevaplayamasamda elbet birgün cevabımı ve de nedenini bulacağım!