36.Bölüm: 'Rüya'

3.2K 222 20
                                    

Arkasını döndü Deren, hızlı adımlarla çıkışa yürüdü, kapıdan çıktığı anda kulağına sesler ulaşıyordu.

"Hiçbir şey senin bıraktığın gibi değil! İkisi feci bir kaza geçirdi, Ömer iyi ama Ekin ölüyor. Melis ise bunca şeye rağmen Ömer'in bebeğini taşıyor. Sen nasıl bu kadar umursamaz olabiliyorsun!!?"

Umursamamaya gayret etti Deren, adımlarını hızlandırıp caddeye geçti. Önüne çıkan ilk taksiye elini kaldırıp bindi.

Bora bakışlarını Ezgi'ye çevirdi. "Gitti" dedi.

Ezgi derin bir soluk verdi, hayal ettiği böyle değildi kızı bulacak, gerçekleri öğrendiği anda arkadaşlarının yanına koşacaktı.

"Böyle olacağını düşünmemiştim"

Bora yanına yaklaştı, 'Ekin'in arkadaşı mıydı?"
"Evet, belki de en büyük dileği onu görmekti."

Sıkıntılı bir soluk verdi, "Gitmeliyim"

Gözlerini genç adama çevirdi, hatırladığı bir şey vardı. "Bu arada, teşekkür ederim"

Bora'nın yüzünde tebessüm oluştu, 'Önemi yok.'
"Dönüş tarihin belki oldu mu?"
"İki hafta sonra."
"Görüşürüz o zaman, sonra yine."

Genç adam tebessüm etti, "Hastaneye mi gideceksin?"
"Eşlik edebilir miyim?"
"Evet" diye onayladı, Bora yanına yaklaştı. Birlikte hastaneye yol aldılar.

....

Yürüyordu Deren, bindiği taksiden en kısa mesafede inmişti. Ücret oladls sadece kolundaki saati verebilmişti. Geçmişini kaplayan bu şehirde yapayalnızdı, gidecek bir yeri, sığınacak bir evi yoktu.

Yanında ne para ne telefon vardı. Çaresizce dolanırken bir yandan duyduklarını düşünmemek için büyük gayret ediyordu.

Söylenenler doğru değildi, arkadaşı ölüm kalım savaşı veriyor olamazdı.

"Hepsi bir oyun" dedi kendinden emin bir şekilde.

Ağır adımlarla yaklaştığı bir banka oturdu, karşısında denizin eşsiz manzarası vardı. Buraya son geldiği, kaçarak gittiği günleri dün misali hatırladı.

Kafasını ellerinin arasına alıp yere eğdi, düşünmek istemiyordu. Burada olmamalıydı, geride bırakmaya çalıştığı bu hayatla yeniden başbaşa kalmamalıydı.

Gözlerini kısa bir an kapatıp hızla açtı, ayağa kalkıp caddeye yürüdü. Yaklaşan ilk taksiyi durdurup bir adresi tarif etti. Gidebileceği tek yerdi.

...

Bir kapının önünde durdu taksi, şoföre bir bakış attı, "Bekleyebilir misiniz?" deyip indi. Kapıya attığı her adımda kalbi delice çarpıyordu, ya hala aynı evde değilse ya adresini değiştirmişse..

Kapının önünde durup elini zile bıraktığı anda kapı açıldı, önünde görmeyi dilediği kişi vardı, derin bir nefes aldı.

"Deren" dedi Doğan şaşkınlıkla. Onu bunca zaman karşısında görmenin şokunu yaşıyordu. "Taksinin ücretini ödeyebilir misin?"

Davet beklemeden içeri girdi, Doğan bekleyen taksiye yaklaşıp ücretini ödedikten sonra geri döndü. Şaşkın ve merak doluydu.

Içeri girdiğinde genç kızı salonda gördü, bedenini koltuğa bırakmıştı Deren. Kafasını kırlentle buluşturup yan pozisyon aldı. Doğan hızla yanına yaklaştı, "Seni göreceğimi beklemiyordum" dedi, genç kız umursamadı. Gözlerini yavaşça kapatıp bedenini uykunun kollarına bıraktı.

İki Yabancı - (Bitti)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin