33.Bölüm: "Bir Şans'

3.4K 230 97
                                    

Bir evdeydi Bora, odanın içerisinde gidip geliyordu. Elinde telefonu vardı, dün geceden bu yana aldığı bir haberin doğruluğundan emin olmak için bir arama bekliyordu.

O anda telefonunun sesini duydu, hızla ekrana baktı. İngiltere'deki arkadaşlarından biriydi, heyecanla kulağına yaklaştırdı.

"Alo"
"Buldum!" dedi arkadaşı, kendinden emin bir şekilde.

"Ne? Gerçekten mi?"
"Evet gerçekten. Deren Karahan'ın adresi artık bizde"

Bora tebessüm etti, yüzünde zafer nidası vardı. Ezgi'nin isteğini yerine getirmek için saatlerdir ayaktaydı, o ülkedeki tüm arkadaşlarını, yakınlarını seferber etmiş sonunda da beklediği haberi almıştı.

.....
Günün ilk ışıklarıydı, Ömer uykusuz gözleriyle yavaşça ayağa kalktı, sessiz olmaya özellikle gayret ediyordu. Gözlerini genç kızın üzerinden ayırdı, sabaha değin yatağın başucunda bekleyip izlemişti.

Odanın kapısını bir hırsız edasında aralayıp koridora çıktı, tam sağ tarafında bulunan banka oturdu. Kafasını yavaşça eğdi, ellerinin arasına almıştı.

Hissettiği bir nefes ile başını kaldırdı, gözleri Ezgi'ninkilerle buluştu. Genç kızın elinde iki karton bardakta kahve vardı, birini uzatıp yanına oturdu.

"Yorgun görünüyorsun" dedi, adamın dağılmış galiba bakıp. Genç adam dalgın ve sessizdi, zihinden ve kalbinde genç kızın dünkü durumu hiç çıkmıyordu. Onun ağrılar içerisinde acı çekişine engel olamamak çaresizliğin yıkımını hissettirmişti.

"Gece.. Hiç uyumadın mı?" diye ekledi genç kız, birkaç gün içerisinde gözleri çökmüş, yüzü solgunlaşmıştı.

Kafasını yavaşça iki yana salladı Ömer, yanağına bir damla yaş hızla süzüldü. "Durumu böyle iken.. Ben nasıl uyuyabilirim?"

"Böyle kötü görünmen Ekin'in de dikkatini çekmiştir."
"İçimden hiçbir yapmak gelmiyor. Düşündüğüm tek şey, onu nasıl mutlu ederim, onunla nasıl daha çok zaman geçiririm, gülümseyişini nasıl görürüm?"

Elini adamın omzuna bıraktı Ezgi, dolu dolu gözlerini gizlemeye çalışıyordu. "Seni böyle görmek onu mutlu etmiyor"

Bakışını genç kızın gözlerine çevirdi, iki çift çaresiz göz buluştu. "Yapamıyorum, durumu böyle kötü iken aklım hiçbir şeyi almıyor"

Alt dudağını ısırıp kafasını eğdi Ezgi, onu daha fazla zorlamak istemiyordu. Derin nefes verdi, zihninde merak ettiği bir şey vardı.

"Ailen hatırladığını biliyor mu?"

Genç adamın gözleri ona döndü, "Benim tek ailem Ekin, başkası yok"
"Bebek.." Dedi fısıltıyla Ezgi. Bu konudaki düşüncesini delice meral ediyordu.

"Umurumda değil"
"Ama babasısın"

Hızla ayağa kalktı, daha fazlasını duymak istemiyordu. "Ekin'i kontrol edeceğim" diyerek genç kızı geride bırakıp odaya yürüdü.

.....

Koca evin salonunda bir başına oturuyordu Emel Hanım, elinde bir zarf vardı. Az önce eline ulaşmış olan boşanma bildirimiydi, kocası yolları tamamen ayırmak adına elinden geleni yapmaya kararlıydı.

Defalarca aynı kelimeleri okuduktan sonra hızla telefonuna yaklaştı, kocasının ismini bulup arama tuşuna dokundu. Dakikalarca çaldı, Kemal Bey önündeki telefonu cevaplamadı, sesini bile duymak istemiyordu.

Öfke ile ayağa kalktı kadın, telefonu sert bir şekilde koltuğa atmıştı. Koca evin boş salonunda bir o yana bir bu yana yürürken aklında sadece bundan sonrası vardı.

İki Yabancı - (Bitti)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin