Göz yaşlarım yanaklarınmdan akıp giderken titrek bir nefes verdim dışarıya doğru ve sızlayan burnumu çektim.
Bulunduğum odanın kapısı sürekli açılıp kapanırken konsantre olmaya çalışmıyordum bile. Sözcükler öylece kalbimden çıkarak zihnime, oradan da parmaklarıma ulaşıyordu.Devam etmem gereken ve henüz yarısına gelmiş olduğum bir turum, buluşmak için can attığım hayranlarım vardı.
Ama ben öylece lanet bir odada ağlayarak şarkı yazabiliyordum. Sadece buna gücüm yetiyordu. Aslında sadece ağlayarak uyumak isterdim ama arkadaşım Abigal, eğer, daha fazla böyle devam edersem kafayı sıyıracağımı söylüyordu halbuki, çoktan sıyırmıştım. Onun beni terkettiği gün zaten delirirken bir de hergün o sarı kafalı, aptal mankenle el ele görmek beni daha da derin bir kuyuya itmişti. Kendime işkence ederek hergün onların fotoğraf ve vidolarını izliyor, sonra da şarkı yazıyordum. Tabii ardından da ağlama krizi ile birlikte uykuya dalıyordum. Daha bir şarkı bitmeden diğerinin sözcükleri kafamda beliriyordu.
Bir gün iyi olduğum zaman, onu unuttuğumda ya da en azından acım hafiflediğinde o şarkıları kaydeder miyim, bilmiyorum. Tek bildiğim, aklımı daha fazla kaçırmamak için şarkı yazmam gerektiğiydi.Elimizde olan tek şey şimdiki anılarımız
Ve zaman geri alınamıyorBurnumu tekrar çektim ve prova için gelen vokal koçuma bakma gereği bile duymadan yazmaya devam ettim. Prova falan yapmayacağımı tahmin ediyor olmalıydı. Toparlanmak için takımımdan 1 hafta süre istemiştim ki, bu da 3 konserin iptali demekti. Ama öyle görünüyor ki, birkaç tane daha 3 konser iptal edecektim.
Henüz birkaç satır yazdığım beyaz kağıt şimdiden gözyaşlarım dolayısıyla ıslanmıştı bile. Kendimi iğrenç hissediyordum.Kalbimde olduğunu biliyorum ve sonsuza kadar devam edeceğini de
Unutmaya çalışsak bile
Aşk hatırlanacakAğzımdan kaçan hıçkırık odada yankılanırken vokal koçum Darren, bana bir kaçıkmışım gibi bakıyordu. Çünkü hiç kimse Zayn'e bu kadar bağlanacağımı tahmin edemezdi. Eski ilişkilerimi her zaman ben bitirmiştim ve sonda ağlayan taraf da asla ben olmamıştım. Ama şimdi...
Onlara kafayı yemediğimi, sadece depresyonda olduğumu söylemek istedim-kısacası yalan söylemek. Zayn'i çok sevdiğimi ve medyanın haklı olarak bana acıdığını haykırmak istedim. Ama yapamadım. Çünkü gücüm tükenmişti. Tek yaptığım kafamı eğerek şarkıyı yazma işlemine geri dönmekti. Kalbimdeki buruklukla birlikte.Beni sevdiğini söyledin ve ben de sana
Ne oldu bu sözlere? Ne oldu?
Verdiğin tüm sözler ve yaptığımız tüm planlar
Ne oldu onlara? Neredeler şimdi?
Bum! Hepsi gitti.
Evet, biz de hayatımıza devam ettik.Son cümle tam olarak koca, boktan bir yalandı! En azından benim için çünkü asla hayatıma devam edememiş ve üstüne üstlük kendimi barda ağlayarak rezil etmiştim. Hayatına devam eden, konserler veren, kitap çıkaran o'ydu. Bense...ben hergün ölüyordum.
Biografi kitabını defalarca satır satır okuyarak neredeyse ezbere bilsem de kendimle ilgili tek bir şey bulamamak beni yıkmıştı. Benimle ilgili tek bir kelime dahi etmemişti. Ben hiç varolmamışım gibi. Onda hiç iz bırakmamışım gibi.Ayrılmamaya alışmıştık
Yerimin doldurulamayacağını düşünürdümDaha fazla devam edemeyerek ağlamaya başladım. Evet, öyle düşünmüştüm ve şimdi yanılmak beni paramparça etmişti. Yerimi 10 hafta gibi kısa sürede nasıl doldurabildi? Nasıl o kızla ilgili sevgi dolu röportajlar verebildi?
Kalbim neredeyse durma noktasına gelmişti ve etrafıma sarılan kolların sahibinin Louis olduğunu çok iyi biliyordum. Artık bu her ikimiz için de normal bir hâl almıştı. O her zaman beni teselli etmek için yanıbaşımdaydı. Krize girdiğimde Abigal hemen onu arar, o da koşarak yanıma gelirdi. Boktan arkadaşının hatalarını düzeltmeye, açtığı yaraları sarmaya çalışıyordu. Ama bilmiyordu. O yararları sarabilecek tek kişinin zaten yarayı açanın olduğunu hiç bilmiyordu."Sanırım bu sefer gerçekten ölüyorum, Lou."
Bolca yorum istesem?^-^
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Shout Out To My Ex/Zaylena
Fanfiction"Kız arkadaşın, senin hakkında şarkı yazmayı kesmemi söylüyor."