Hiç düşünmedim.
Kapıyı yüzüne kapatmak için tekrar bir hamlede bulundum ama bu hamlem, ayağını araya sıkıştırmasıyla boşa çıktı. Neler olduğunu anlamaya çalışmak yerine, ona olan öfkemi kusmayı seçiyordum ve hiç de pişman değildim, tereddüt yaşamıyordum.
"Dinle lütfen, Selena." Israrcı sesi tüm odada yankı bulurken tekrar kapıyı kapatmak için yersiz bir çabaya girdim. Zayn, bir türlü o lanet ayağını çekmiyordu.
Arkamdan arkadaşlarımın ayak seslerini duydum, kısa bir süre sonra da, Machine'in kemikli ve güzel yüzüklerle bezenmiş eli, kolumdaydı. Beni durdurmaya çalışıyordu.
Öfekli bakışlarımı beyaz kapıdan çekerek bu kez ona yönelttim. Benim yanımda olmalıydı, o, benim arkadaşımdı, Zayn'in değil."İzin ver, Marie. Yoksa vazgeçmeyecek."diye bana güvence verdi ve sıcak bir şekilde gülümsedi. Rahatlamaya çalışarak kasılan vücudumu serbest bıraktım ve kapıyı araladım.
Güzel yüzüyle tam karşımda dururken onu baştan aşağı süzmemek elde değildi. Karanlık havada onu seçmek oldukça zordu çünkü yine simsiyah giyinmişti ve tekrar karanlığın birer parçasıymış gibi duruyordu. Onu net görmenizi sağlayacak tek şey, ışıldayan ela gözleriydi. Gece karası saçlarını özensiz biçimde yana taramış olması bana oldukça tuhaf gelmişti. Saçlarını ilk kez bu kadar düzensiz görüyordum ama bu hali bile çok güzeldi.
O karşımda bu kadar güzel ve parlakken karşı gelmek zordu, hatta imkansız."İçeri geç."diye konuştum. Sesime tüm soğukluğumu yansıtmak istemiştim ama ne kadar başarılı olduğum şüpheliydi.
İlk kez beni ikiletmeden dediğim şeyi yaparak içeri girdiğinde siyah botlarını bu sefer umursamamıştım. Evimde ayakkabıyla gezilmesini sevmediğimi unutmuş olmalıydı.Bakışlarımı kendi ayaklarıma düşürerek peşinden giderken Machine de yanımda ilerliyordu ve gözlerim bu kez onun kırmızı çoraplarına kaymıştı.
Zayn'in Lou Lou ve Camz'e sarılmsını ve ayaküstü kısa sohbet etmelerini izleyerek birkaç dakikayı geçirdim. Arada bana baksa da ben, ısrarla ona bakmayı reddediyordum."Ne söyleyeceksen, söyle ve git, Zayn."diye konuştuğumda kollarımı göğsümde birleştirerek ona bakıyordum. Benden böyle bir tavır beklemediği açıktı çünkü yüzündeki saf şaşkınlığı okumuştum.
"Odana çıkabilir miyiz? Yalnız konuşmak istiyorum. Bu herif buradayken konuşmayacağım."diyerek küçük kafa hareketiyle yanımda duran ve bir koruma gibi her an gelecek ataktan beni korumak için hazırda bekleyen Machine'i işaret etti.
"Ne sikimden bahsediyorsun?"diyerek ona doğru ilerleyen Machine ve Zayn'in arasına giremeden Machine, Zayn'i göğsünden itmiş ve birkaç adım geriye sendelemesini sağlamıştı. Sinirli bir nefes aldım ve arkadaşımı kolundan çekerek geri ittim. Bunu yapmak biraz zor olsa da, başarmıştım.
"Camz, Lou Lou ve Machine'i içki almak için markete yollar mısın? Liste mutfakta. Alık Lou'nun içki almayı unuttuğunu biliyorum."dedim. Louis'nin gözlerini devirdiğini görmek gülmeme neden olmuştu.
Güzel arkadaşım, beni başıyla onaylarken iki erkeğin koluna girmiş ve onları mutfağa sürüklemişti. Ama Machine, ısrarla arkaya bakıyordu."Gel."diyerek bu kez Zayn'e döndüm ve elimle beni takip etmesini işaret ettim. Zaten odamın yerini biliyordu. Hızla merdivenleri çıkmaya başladığımda arkamdan benimle uyumlu adım seslerini duyabiliyordum. Kendime düşünmeyi yasakladım ve derin bir nefes aldım. Eğer, düşünürsem, beynim yanacaktı ve belli ki, Zayn gittikten sonra bana düşünmem için bir hayli malzeme verecekti.
Odamın kapısını açarak içeri girdim ve yatağımın köşesine oturdum. Terleyen ellerimi pantolonuma silerken Zayn de içeri girerek kapıyı kapatmış, sonra da yatağa, karşıma gelecek şekilde oturmuştu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Shout Out To My Ex/Zaylena
Fanfiction"Kız arkadaşın, senin hakkında şarkı yazmayı kesmemi söylüyor."