Rendezvous

9K 750 363
                                    

Uyandığında burnuna güzel krep kokuları geliyordu. Hızlıca yüzünü yıkayarak mutfağa geçti.

"Micha, çikolatalı mı yapıyorsun?"

"Sence?"

Chanyeol gülerek masaya oturdu. Birlikte kahvaltılarını yaptıktan sonra Micha'yı onun iş yerine bıraktı ve kendi ofisine gitti.

İşi gerçekten çoktu. Hangi projeye önceden başlayacağını bilmiyordu. Tüm gününü dosyaları incelemeye verdi.

Çıkış saatine yaklaşırken telefonunu aldı ve Baekhyun'un isminin üzerine tıkladı.

Kime: Byun Baekhyun
Mesaj: On beş dakikaya oradayım.

Saniyeler sonra telefonu titrediğinde gülümsedi. Baekhyun telefon elinde bekliyor olmalıydı.

Kimden: Byun Baekhyun
Mesaj: Evin önündeyim.

Chanyeol serin havada onu çok bekletmek istemiyordu. Evrak çantasını alarak hızlıca işten çıktı ve evine sürdü. Üzerine spor için duran kıyafetlerini geçirdi ve tekrar arabasına bindi. Baekhyun'un evinin önüne geldiğinde akşam güneşinin ışığıyla parlayan saçları gördü.

Gülerek arabadan indi ve yavaşça yanına yaklaştı. Baekhyun'un kulağında kulaklık vardı ve arkası dönüktü. Onu korkutmak istemişti.

Hızlıca ellerini uzattı ve onu gıdıkladı. Baekhyun olduğu yerde sıçrayarak ona döndü.
"Buna gerek var mıydı?! "

Chanyeol karnını tutarak güldü.
"Ee, gidiyor muyuz?"

Birlikte tempolu bir şekilde koşmaya başlayarak aşağıdaki parka gittiler.
"Chanyeol! Biraz yavaş gider misin?"

"Hey, bacaklarının kısa olması benim suçum değil."

"Ne dedin sen?"

Baekhyun hızlanarak Chanyeol'a yetişti ve hızlıca omzuna yumruk attı. Chanyeol gülerek daha yavaş koşmaya başladı.

"İşin nasıl gidiyor?"

"Bir sürü teklif geliyor, hangi birine bakacağımı bile hesaplayamadım."

"Bu kadar iyi bir mimar olmasaydın bunlar olmazdı."

Chanyeol gülümseyerek yanında koşan Baekhyun'a baktı. Adım attıkça yumuşak saçları sallanıyordu. Uzun zamandır hiç böyle keyifli bir aktivite yaptığını hatırlamıyordu. Evet, sadece koşuya çıkmışlardı ve birbirlerinin işiyle ilgili konuşuyorlardı ama Chanyeol'un özlediği şey de tam olarak buydu. Basit, keyifli, rahat bir hayatı olsun istiyordu. Baekhyun'la enerjileri gerçekten çok uyuşuyordu. Kısa sürede çok yakın bir arkadaş edinmiş gibi hissediyordu. Gerçi, ilişkileri pek yakın arkadaşlar gibi değildi-

"Hey, dikkat et!" Baekhyun hafifçe bağırarak onu kenara çekti. Chanyeol kafasını sallayarak kendine geldi ve etrafa bakındı.

"Ne oldu?"

"Önünde kocaman bir ağaç vardı."

Chanyeol Baekhyun'un işaret ettiği yere baktı. Tüm dikkati o sırada Baekhyun'da olduğu için ağacı görmemişti. Utançla gülümsedi ve saçlarını karıştırdı.  Bir kez daha parkı turladıklarında Baekhyun dizlerini tutarak ofladı.

"İçecek bir şeyler almalıyız."

Chanyeol parkın dışındaki markete girerek iki farklı enerji içeceği aldı. Baekhyun'un sevip sevmeyeceğini bilmiyordu. Hızlıca tekrar yanına gitti.

"Hangisini istersin?"

Baekhyun kırmızı renkli olanı aldı ve kafasına dikti.
"Daha önce içmemiştim."

BRO! ||CHANBAEKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin