BRO! ||CHANBAEK

Addiction

Chanyeol pazartesi günü işten çıkıp eve geldiğinde kendini oldukça iyi hissediyordu. Haftasonunu gitarını tekrar çalmaya çalışarak geçirmişti ve tüm stresi yok olmuştu.

Pazar gününden hazırladığı etleri fırına koyup zamanı ayarladığında kapı çaldı. Yavaş adımlarla kapıya yaklaştı.

"Channie!"

"Bae-"  Baekhyun zıplayarak Chanyeol'un kucağına geldi ve bacaklarını Chanyeol'un beline sararak onu öpmeye başladı.

Chanyeol ne olduğunu anlamasa da ellerini aşağıda birleştirip Baekhyun'u iyice kendine çekti. Dudaklarını ondan ayırdığında nefes nefeseydi.

"Neler oluyor?"

"Teşekkür ederim! Teşekkür ederim!"

Baekhyun heyecanla gülerek tekrar onu öptü. Dudaklarından boynuna kayarak orayı da öptü ve sıkıca sarıldı.

Chanyeol alttan Baekhyun'a destek veren elleriyle kalçasını kavradı.
"Anlamıyorum."

"Sınavdan geçmişim! Hem de herkesi sollayarak! Bunu nasıl yaptığını bilmiyorum ama teşekkür ederim!"

Chanyeol gülerek onu yere indirdi. Baekhyun mutlu olduğunda gerçekten etrafa ışık saçıyordu.
"Yemeğe kalmak ister misin?"

"Daha çok istediğim bir şey var, söylemem uygunsuz olur mu?"

"Dinliyorum?"

Baekhyun elini Chanyeol'un kemerine koydu ve dudağını ısırdı.
"Biliyorsun... Uzun zamandır vakit geçiremiyoruz ve..."

"Ve?"

"Bazı şeylere ihtiyacım var."

Chanyeol bunun nereye gittiğini biliyordu. Ama Baekhyun'un utançtan kızarmasına sebep olmak istiyordu.
"Biraz daha açık konuşmalısın Baek."

Baekhyun gülerek kemeri kaydırdı ve kenara attı.
"Ah, hadi ama Channie! Seni istiyorum işte!"

Baekhyun gülerek yüzünü kapattığında Chanyeol yüzündeki ellerini çekti ve tekrar Baekhyun'u kucağına alarak çalışma masasına oturttu.
"İşte böyle söylersen, anlarım."

Baekhyun bakışlarını kaçırırken Chanyeol kendini Baekhyun'un ince boynuna teslim etmişti. Boynundaki yumuşak, hafif kokuyu seviyordu. Pantolonunu aşağı kaydırdığında dudakları Baekhyun'un derin köprücük çukurlarında dolaşıyordu.

Baekhyun hızlıca Chanyeol'un saçlarını tutup çektiğinde Chanyeol daha fazla beklemeyip kendini Baekhyun'a bastırdı.
"Nh!"

Chanyeol kendinden çıkacak inlemeyi engellemek için dudaklarını Baekhyun'unkilere bastırdı.

Son noktalara ulaştığını hissettiğinde kendini yavaşlatıp hem kendine hem de Baekhyun'a işkence ediyordu. Kendisi sonunda rahatladığında masanın önünde dizlerinin üstüne oturdu.

"Chanyeol?"

"Bu çok değişik olacak."

"Ne? Hayır, sakı-" Baekhyun'un ağzından çığlık sayılabilecek kadar yüksek bir inleme koptuğunda Chanyeol doğru bir şeyler yaptığını düşünmüştü.

Şimdiye kadar hep Baekhyun'dan böyle jestler gelirdi. Chanyeol onun her şeyini özlemişti, bu yüzden de kendi çizgisini aşmıştı.

Baekhyun ellerini Chanyeol'un gür saçlarına daldırıp kafasının hareketini hızlandırdığında derin bir nefes aldı.
"T-tanrım! Chanyeol!"

Baekhyun da kendini bıraktığında ağzını silerek ayağa kalkan Chanyeol'u izledi.
"Channie, haber vermediğim için üzg-"

Chanyeol hafifçe gülümsedi ve ağzının içindekileri hızlıca yuttu. Baekhyun şaşkın bir şekilde ona bakıyordu. Bunu yapacağını hiç düşünmezdi. Hayranlıkla Chanyeol'u izlerken Chanyeol kendisini tekrar ona bastırıp dudaklarını birleştirdi. Baekhyun çok ani olduğu için nefessiz kalmıştı. Yavaşça onu itip gülümsedi.