Çocukluk insan en masum dönemidir belki de ama ben çocuk olduğumu neredeyse hiç hatırlamıyorum. Yaptığım şeylerden dolayı sürekli suçlanmak sanırım bu masumiyeti bana unutturdu tabi doğal olarak çocukluğu da.
Sanılanın aksine çocukluk dönemimde hemen her şeye sahiptim. Hatta günümüzde pek az çocuğun sahip olabileceği imkanlara sahiptim ama bir şeyler, çok büyük bir şeyler eksik kaldı bende. Ya da şöyle diyeyim, fazladan üzerime yük bindi. Sürekli suçlanmak ve her olayın altından ismimin çıkmaması bir çocuğun kaldırabileceği bir şey değildi.
Kızgındım, hırçındım ve çok agresiftim. Sebebi nedir bilmiyorum! Ama hayır, biliyorum. Bir erkek çocuğun sahip olması gereken en büyük kahramandan mahrumdum ben. Arkadaşlarımın babaları ile olan ilişkilerini gözlemlediğimde başkalarının beni suçlamasına alışmış olmaktan sanırım, "acaba bende mi problem var" diye düşünmekten ve kendimi suçlamaktan başka yol bulamadım.
Dediğim gibi ben en büyük mahrumiyetime kızıp, bu sinirimi hep başkalarından almaya çalışıyordum. Çocuktum, kavga eder, tartışır ve bunun gibi daha pek çok yaramazlık denen şeyden yapabilirdim ki yaptım da... Fakat bunlar karşısında sürekli suçlanmak ve ceza almak beni hiçbir zaman böyle davranmaktan alıkoymadı. Hep daha fazlasını yaptım diyebilirim.
Neden mi? Adım bir kere dokuza çıkmıştı ve ben hemen herkese göre iflah olmaz, uslanmaz bir canavardan farkım yoktu. Hele "hiç babasının oğlu değil" sözünü duyduğumda yaşadığım nefret ve kızgınlığı anlatmam mümkün değil.
Ben babamın oğlu değildim evet, söz doğruydu ve asıl kızdığım şey de tam olarak buydu. Babam beni oğlu olarak görmüyordu. Kimse de sormuyordu bana neden öyle davrandığımı. Büyüklerin tek bildikleri şey belki de hesap sormak yargılamak ve suçlamaktı. Yaptığım şeylerden dolayı asla pişmanlık duymadım. Ne dövdüğüm çocuklar kız erkek fark etmeden, ne bisiklet tekerini patlattıklarım, ne arabasını çizdiklerim... hiç biri bana iyi davranmadılar ve kendimce onlara ders verdim. Büyüklere benzedim... Hani şu hiçbir halta yaramayan büyüklere, ağabeylere, amcalara, teyzelere...
nal