Aşçı Mafyam

19

''Buğlem'' sesini duyduğumda koşmaya başladım.3 haftadır rutin haline gelmişti. Kim olduğuna bakmadan omuzlarına çarpa çarpa merdivenlere tırmandım. Sanırım son kata gelmiştim ama durmadan karşımdaki küçük kapıyı açtım. Beni karşılayan rüzgarlı bir mayıs sabahıydı. Okula bu yönden hiç bakmamıştım. Kapıyı kapatıp bariyerlere doğru ilerledim. Rüzgar örülü saçlarımı dağıtıyordu. Aşağı baktığımda herkesten nefret ettiğimi bir kez daha desteklemiş oldum. Kaan'ın bir yerden çıkacağını bildiğim için paratoner in arkasına saklandım...Dizlerimi kendime çekip kafamı dizlerime koydum... Dünya Serhat gittikten sonra iğrenç tarafını yine göstermişti. Yanımdaki hareketi hissettiğimde ayağa fırladım. ''Korkma güzel kız '' diyerek ayağa kalktı. ''Kerem'' diye çığlık attıktan sonra boynuna atladım. Kahkaha atarak beni etrafında döndürdü. Sağa sola sallanarak sarılma merasimimize devam ederken kapının çarpılmasıyla Kerem beni arkasına aldı. ''Kaptan Geliyorsun haber vermeden çatılara fırlıyorsun yav'' diyerek Kayra ve diğerleri içeri girdi. Hepsiyle el ele tutuşup omuzlarını birbirine vurduktan sonra yere oturup sohbet etmeye başladık. Büşra Kulağıma eğilip ''Üç hafta sonra gülmene sevindim'' dedi. ona bakıp göz kırptıktan sonra ''bende '' dedim. Elimi kerem'in dizine vurduktan sonra ''Eee.. anlat bakalım Keremişko nasıl oralar? Seni buralara hangi rüzgar attı? '' dedim. Babasına yaptıklarımı anlatınca yüzlerce kez beni tebrik etmişti. Derin bir nefes aldıktan sonra ''Oralaaarr... Sıkıcı nasıl olsun. Çalıştığım Pub da sürünüyorum işte okulla beraber idare ediyorum. Beni buraya annemin rüzgarı attı. Çıkıyor artık. Onu almaya ve Mücevherimi görmeye geldim'' dedi. Ben yüzümü yere eğerken diğerleri 'oooo' luyordu. Deniz araya girip ''Niye 'ooo' luyosunuz ki belki Kerem gizli zenginlerden Ali Ağaoğluna harçlık veriyor. ''dedi. Denizle yumruğumuzu tokuşturduktan sonra ''Doğru'' dedim. Yaklaşık iki ders süresi kadar konuştuktan sonra ''Hadi zafere gidelim ''diyerek ayaklandım. Büşrada yanıma dikilip ''Katılıyorum '' dedi. Çantaları alıp çıkışa yöneldiğimizde Kaan Karşımıza çıktı. Hiç düşünmeden Kerem ve Deniz'in arkasına geçtim. Deniz bana dönüp ''Kız! Gelini gelinlikle görmek uğursuzluk getirir. Yırtık jeanla değil. ''dedikten sonra Kan 'ın önüne itti. Kaan 'ın gözlerine umutsuzca baktım.o AN Kaan'ın gözünden yaşlar aktı. Kaan ağlıyordu... Kaan Uras ağlıyordu... Omzumun üstünden Deniz'e bakarak ''O benim hiçbirşeyim'' dedim. Kaan iki elimi de tutup  diz çöktü.Titreyen sesiyle ''Özür dilerim Buğlem... Özür dilerim...Lütfen yapma böyle...Lütfen '' dedi. Ellerimi hızla çekip ''Belki de Safımüs'ten gitmen gereklidir''dedikten sonra okuldan çıktım..