Kısım 2 Bölüm 4 "Kimse Ölmemeli"

242 45 2
                                    

Medya Çiftlik Evi

İkimiz de Sudenur'a güvendik gayet iyi bir kız gibi geldi bize. Umarım bizi yanıltmaz.

Çiftliğe geldik. Sudenur eve girdiğinde kendini dışlanmış hissetti.

- Utanma Sudenur burası artık senin de evin , hepimizin evi.

Gizem
- Arkadaşlar bu Sudenur. Onu ormanda bulduk ve getirdik bu kadar.

Hanife
- Nedenmiş o! Belki kötü birisi o!

- Hanife bencillik yapma. Seni de ormanda bulduk seni de aramıza aldık , almadık mı? İstemiyorsan kapı orda!

Hanife
- Bundan sonra size katlanmak istemiyorum.

Hanife büyük bir bencillik yapmıştı. Sonuçta aynı şey onunda başına geldi susuzluktan ölecekti az kalsın.

- Gençler hadi yemek yiyelim. Karnımız acıktı.

Hep beraber masaya -sığmayan iki üç kişi de yere - yemeğe oturduk. Fakat Hanife gelmedi. Ona böyle demek istememiştim ama benim gözümde bir hata yaptı.

- Hanife nerde?

Nazar
- Bir bakayim ben.

Nazar'ın Ağzından:

Yediğim yemeği bırakıp dışarıya Hanife'ye bakmak için çıktım ama bulamadım. Etrafa bakındım.

- Hanife , nerdesin?

İçinde saman balyalarının olduğu ambara baktım.
En yüksek çığlığımdan kopartarak bağırdım.
Hanife kemerindeki bıçağı ile boğazını kesmişti. O anda diğer arkadaşlarım koştu ama artık yapacak bir şey yoktu. Sırf Anıl iki kelam etti diye mi bunları kendine yaptı yoksa bu dünya ona ağır mı geldi? Kim bilir bence ikinci ihtimal daha yakın. Gelen kızların çoğu gördügü manzara karşısında bir çığlık atmadan edemedi. Ki zombiler de sese gelir.

Tekrar Anıl'ın Ağzından;

Hanife'nin ölümü bizi üzdü. Hemde kendi isteği ile öldü neden bunu yaptı hala anlamıyorum!

Nida
- Anıl üzülme , senin suçun değil. Bence bu dünya ona ağır geldi artık o yükü taşıyamıyor.

- Biliyorum ama işte üzülüyor insan.

Eymen
- Her geçen gün azalıyoruz. Buse , Hanife , Duygu bizim bilmediğimiz Didem. Artık birşey yapmamız lazım. Şuan on kişiyiz.

- Biliyorum Nazar daha ne yapayım grubum için dışarı çıkıyorum. Malzeme buluyorum silah buluyorum ama hala kıymetim olmuyor.

Kaan
- Anıl , Nazar onu demek istemedi. Üzülme bunlar senin suçun değil.

- Tamam , Menderes orda mı? Mezar kazalım bari.

Gizem
- Ben kürekleri getiriyim.

Ceylin
- Bende Menderes'i çağırıyim.

- Tamam ben su deposunun ordayım Buse'yi gömdüğümüz yerde.

Umutsuzca ve bu dünyanın verdiği üzüntü ile kazacağım yere gittim. Beş dakika sonra da Mendedes geldi.

Menderes
- Üzülme Anıl, her daim yanındayız biz bir aileyiz kimse parçalayamayacak.

- Hadi geç kalmadan kazalım.

Boynu kesik yerde yatan kızdan hırıltı sesleri gelmeye başladı.

- Mende bu hırıltılar Hanife'den mi geliyor?

Menderes
- Galiba evet. Anıl dikkat et , o dönüşüyor.

- Isırılmadı ki! Yoksa öldüğünde beyni yok olmayanlar da mı dönüşüyor.

Menderes
- Yani bu virüsü herkes taşıyor vücudunda. Ama beyin işlemini yitirince dönüşüyor.

Artık herkesin bu virüsü taşıdığı öğrendik. Bizim için büyük bir bilgiydi bu. Kızın kafasına usulca bıçağı sokup mezara gömdük.

Menderes
- Bu sefer kar başlamadan girelim eve.

- Tamam, soba yanıyor değil mi içerde?

Menderes
- Evet Kaan yakmış.

- Tamam o zaman koş.

Oyuncular

Anıl Etem Anıl Ünlü
Gizem Gizem Kılıç
Kaan Kaan Tahir Başaran
Menderes Menderes Çebişci
Ceylin Ceylin Paşazade
Özge. Özge Özdemir
Sudenur Sudenur Zıh
Oğulcan Ogulcan Konakçı
Buğra Mehmet Buğra Kıraç
Mehtap Mehtap Şahin
Arda Arda Bayhan
Nida Nida Yılmaz
Nazar Nazar Berkpınar

SALGIN-I ZOMBİ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin