9. Bölüm

49 10 0
                                    


İçimde bir korku filizlendi. Aynı zamanda merakta vardı ne olduğuna dair. Kim bilir nasıl bir gönderiye etiketlenmiştim ve beni ne bekliyordu. Nehir'e çaktırmadan telefonu alıp sakince kilidini açtım. Üstten gelen bildirimde hala aynı şey yazıyordu "emrevebuketsonsuzakadar sizi bir gönderiye etiketledi." Bir elimle telefonun solunu kapatmaya çalışıyordum kimse görmesin diye. En sonunda bildirime bastım ve instagram açıldı. O hesap...

"ŞAKA MI BU?" Diye beynimin içinden çığlık attım resmen. İnanamadım gördüğüm şeye. Korkunçtu bu! Koreli komşum ile çıktığım yürüyüş zamanı dinlenmek için çardakta oturduğumuz zaman çekilmiş bir fotoğrafı post atıp beni etiketlemişti manyak!

Yine çok geriden bir fotoğraftı. Yüzler tam olarak anlaşılmasa bile resmen fotoğrafta olan kişilerin ben ve Güney olduğunu seçebiliyordum. Güney ile birbirimize bakıp güldüğümüz bir anı denk getirmişti üstelik. Neyse ki sadece beni etiketlemiş ve post'un altına "Lütfen gerçek aşkının yanına dön :(" yazıyordu. 

En azından Güney'i etiketlemediği için şükrediyordum. Sanırım onun hesabını hala keşfedememiş etiketlemediğine göre.

"Buket iyi misin?" Nehir sıkıntılı yüz ifademi fark etmiş olacak ki sessizce fısıldamıştı bana. Ancak hiç çaktırmamaya çalıştım ve onu geçiştirdim "Elbette, başıma ağrı girdi sadece." 

Nehir önüne döndüğünde ben de telefonuma kapandım yeniden. Küçük fanımı stalklamaya başladım. Çok fazla kişiyi takip etmiyordu. Otuz küsur insan vardı topu topu. Hepsi tanıdıklarımdı ve içlerinde Ezgi de vardı. Berfin'in profiline girdim ardından. Elbette onu takip etmiyordum ancak epey bir ortak arkadaşımız vardı, Yirmi beş tane. 

O kızın profiline girince bir şeyler kafama dank etti sonra "Lan bu kızın hesabı gizli!" dedim içimden. Sonra fan hesabının Berfin ile ilgili olan paylaşımına baktım. Bu fotoğrafı nereden bulmuştu bu? Acaba Berfin'in takipçilerinden biri olabilir miydi? Hatta ortak arkadaşlarımızdan biri bile olabilirdi. Herkes şüpheliydi artık benim için. Kimdi ulan bu hesabın sahibi?

Ancak hesap sahibi eğer akıllıysa bu fotoğrafı başka yerden almış olabilirdi. Belki Berfin'i takip eden bir arkadaşı bile olabilirdi. Of!

"Küçük böcek!" diye söylendim olabildiğince kısık bir sesle. Ayrıca beni takip eden ve evimi bilen bir sapıktı. Böyle düşününce epey ürkütücü geliyordu kulağa. Ben kendi kendime daldığım sırada bir bildirim daha geldi. Ancak bu sefer instagramdan değil, whatsapp'tandı. 

Öykü yazmıştı "Senin fanın yeni bir fotoğraf paylaşmış!"

Ne yazık ki çoktan fark ettim sevgili arkadaşım. Önemli olan bu sapığın birine zarar vermemesiydi "Güney de fotoğrafta. Sence bunu ona söylemeli miyim?" yazıp gönderdim direkt. Resmen bela gibi bir şeydi. Yanımda olabilecek her insanı böyle paylaşacak mıydı bu? Hayır Güney'e yazık oluyordu. Adamın hiç suçu yokken tanımadığı bir grup salak insana dedikodu malzemesi oluyordu. 

"Ben olsam böyle bir şeyi bilmek isterdim. Sonuçta izinsiz fotoğrafı çekiliyor bence bilmesi lazım." Böyle bir cevap atmıştı Öykü çok geçmeden. Haklıydı da dediği şeyde ve aynı şekilde düşünüyordum.

"Ben eve hemen gelemem sen eğer evdeysen gidip haber eder misin ona?" diye sordum ve Öykü bana sadece "👍" atarak cevap verdi.

Sol kolumun dürtüldüğünü hissettim "Buket." elimdeki telefona aşağı eğip kafamı çevirdiğimde Nehir bir elinde kalemle meraklı gözlerle bakıyordu. Cidden bir rahat vermemişti bana "Efendim?"

"Bu ödev için bir an önce başlamamız gerekiyor. Bugün müsait misin?" Başka ne diyebilirdi ki? Her şey yeniden üst üste gelmeye başlamışken sadece sıkkınlıkla kafamı salladım "Müsaitim. Dersten sonra konuşalım." ve yeniden önüne döndü cevabı aldıktan sonra. Bense kendimce planlar yapmaya devam ettim aklımda.

Yelken ApartmanıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin