Yelken Apartmanı

20. Bölüm

Bir süre bakakaldım ekrana. Bu hesap ne yaptığını sanıyordu? Güney ile birlikte Avm'de yürürken çekilmiş bir fotoğrafı paylaşmıştı. 

"Emre kara kediden kurtuldu. Sıra güzeller güzeli Buket'te 💖💖 #emrevebuket #gerçekaşk #lütfenbarışın"

Kaşlarım çatılmış ve adeta telefonu parçalayacakmış gibi sıkıyordum. Üstelik bu fan hesabı Güney'i sanki yeni sevgilimmiş gibi gösteriyordu. Bir de avm'de çekilmiş bir fotoğraf! Bu sapık kesinlikle beni izliyordu. Başka bir açıklaması olamazdı. Ya da daha saf düşünecek olursam avm'de denk gelmiş olabilirdik. Ancak saf düşünmek istemiyordum. Bu kesinlikle beni takip ediyordu!

"Buket?" diye bir sesleniş duyduğumda "Ne var!" diye çıkışıp kafamı kaldırdım telefondan. Kaşlarım hala çatıktı ve karşımda olanlar bana tuhaf gözlerle bakıyorlardı.

"Sanırım pek iyi bir ana denk gelmedim." dedi Cüneyt ayakta dururken. Bana seslenen kişide oydu. Yeni geldiği için selam verecekti belki de. 

"Özür dilerim. Az önce fan hesabım bir fotoğraf paylaşmış ona gördüm. Sinirden bir an öyle çıkıştım. Hoş geldin." deyip telefi etmeye çalıştım az önceki halimi.

"Gerçekten mi? Ne paylaşmış?" diye sordu Levent tek kaşını kaldırarak ve telefonuma doğru eğilip fotoğrafa baktı. O esnada Cüneyt'te kendine bir sandalye çekip Didem'in yanına oturdu. Levent şöyle bir fotoğrafa baktı ve "Bu hiç normal değil." diye mırıldandı. Değildi zaten. Hiç ama hiç normal değildi! Kim bir insanın ilişkisi üzerinden böyle paylaşımlar yapardı ki? Yani en azından magazinsel bir değeri olmayan bir ilişki üstüne. 

"Bence ciddi bir şekilde peşine düşmelisin. Yoksa yapmaya devam edecek." dedi Fuat ve Didem onu onaylar gibi kafasını salladı sonra da yorumunu ekledi "Hukuksal işlem başlat bana kalırsa."

"Hesaba mesaj attın mı?" diye sordu Cüneyt.

"Attım ama cevap vermedi. Fanlığını yaptığı kişiden mesaj alıyor ama cevap vermiyor!" dedim iyice sinirim bozulmuş bir şekilde. 

"Demek ki fanlığını yapmıyor." dedi Cüneyt. Dikkatler bir an ona çevrildi. Böyle olunca Cüneyt devam etti "Gerçekten fanlığını yapıyor olsa zaten daha sen ilk mesaj attığında anlayışla hesabı kapatırdı. Ben burada kötülük seziyorum. Senin kötülüğünü isteyen birisi yapıyor bunu. Sanki hayatını bozmak ister gibi. Hiç düşmanın olarak bellediğin birisi var mı etrafında?"

Sorduğu soruya dikkat kesilip düşündüm kısa bir süre "Yani aramın bozuk olduğu kişiler var." derken Levent'e baktım iki saniyeliğine. Kiminle aramın bozuk olduğunu en iyi o bilirdi. Levent kafasını fotoğraftan kaldırıp beni onaylar gibi kafasını salladı.

"Ezgi olabilir mi?" diye sordum ona.

"Ezgi mi? Tamam iyi bir insan değil ama böyle bir şeyle uğraşmaz."

Sonra aklıma gelen ikinci seçeneği söyledim "Emre olabilir mi? Böyle bir psikopatlık ondan çıksa çokta şaşırmam." 

"Ortaya çıkma ihtimalinden korkar. Bence o değildir ama ihtimaller arasına alınabilir." dedi Levent. 

Sonra Cüneyt bana doğru eğilip elini uzattı "Telefonu iki dakikalığına alabilir miyim?" deyip telefonumu istedi. Bir an tereddüt ettim neden istediğine dair "Ne yapacaksın?" sorumun üstüne Cüneyt sadece "Merak etme kötü bir şey değil. Sadece cevap verebileceği şekilde yazacağım ona." dedi ve yanıma gelip ekledi "Hatta senin yanında yazacağım. İstemediğin bir mesajı atmam." Böyle deyince biraz daha güven verici olduğundan dolayı telefonu ona verdim ve sandalyesini benim koltuğuma yaklaştırıp yanıma geldi. Açıkçası ne yapacağını merak ediyordum.